İlköğretim okullarında öğrencilerimizin okuduğu 'Öğrenci Andı'
10 Mayıs 1933 tarihli Milli Talim ve Terbiye Heyeti kararıyla uygulamaya konulmuştu.
Bazıları, 80 yıldır okullarımızda okunan Andımız'dan birden bire 'pirelenmeye' başladı ve sonunda AKP İktidarının 'açılım politikası' kapsamında, İlköğretim Kurumları Yönetmeliği'nde değişiklik yapılarak 'Öğrenci Andı' başlıklı 12. madde 2013'te yürürlükten kaldırıldı.
Çözüm sürecinde 'bir dediği iki edilmeyenler' ile ilişkilerin şimdi hangi noktada olduğu herkesin malumu olduğuna göre; sorunun 'Andımız' olmadığı muhtemel ki bazı kafalar (!) tarafından daha iyi anlaşılmıştır.

BİR MAHKEME KARARI DAHA...
Andımız'ın kaldırılması veya okunması konusunda 2011 yılından beri çok sayıda dava açılmış ve davalar genellikle Andımız'ın okunması gerektiği şeklinde kararlara bağlanmıştır.
Yasalarla okunması engellenemeyen Andımız; okunması 'yasak olmayan' ancak yönetmelikten kaldırıldığı için okullarda uygulanamayan bir hale dönüştürüldü. Bu nedenle davalar bu kez de Andımız'ın okunması maddesinin kaldırıldığı yönetmeliğin iptali için açıldı.
Geçen hafta konu ile ilgili bir yargı kararı daha alındı.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, okullarda öğrenci andının okunmasını kaldıran yönetmeliğin iptali istemiyle açılan davayı, davacının ilköğretim çağında çocuğu bulunmadığı gerekçesiyle reddeden Daire kararını bozdu.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, öğrenci andının okullarda okunması uygulamasını kaldıran yönetmeliğin iptali istemiyle dava açmak için 'Türk vatandaşı' olmanın yeterli olacağına karar verdi. Kararın gerekçesindeki açıklamalar ise Andımız karşıtlarına ve 'numaralı çakma cumhuriyetçilere' adeta bir 'yurttaşlık dersi' niteliğindeydi.

'IRKÇILIK YOK YURTTAŞLIK VAR...'
Kurul'un gerekçesinde, 'Türk vatanı ve milletinin varlığını, devletinin bölünmez bütünlüğünü belirleyen Anayasa'nın, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ölümsüz önder ve eşsiz kahraman Atatürk'ün belirlediği milliyetçilik anlayışı ile onun inkılap ve ilkelerini şiar edindiği' belirtildi.
Bu açıklamadan sonra; Anayasa'nın 66. maddesinde 'Türk Devletine vatandaşlık bağıyla bağlı herkes Türk'tür' ifadesine yer verildiği vurgulandı.
Öğrenci Andı'nın 'ırkçı söylemler içerdiği' gerekçesiyle iptali istemiyle açılan davanın, Danıştay 8. Dairesince 2011'de, 'Öğrenci andında geçen 'Türk' kelimesinin bir ırkın değil, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan dili, ırkı, rengi, cinsiyeti, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini, mezhebi ne olursa olsun tüm vatandaşların bir araya gelerek oluşturdukları, herkesi kapsayan ve kucaklayan milletin ortak adı olduğu' gerekçesiyle reddedildiği bir kez daha anımsatıldı.

SIRA İSTİKLAL MARŞI'MIZ DA MI?
Küresel kapitalizm, 'göz diktiği' ulus devletlerin önce ortak değerlerini aşındırıyor. Ortak değerleri yok edilen toplumlar; din, mezhep ve etnik kışkırtmalar ile küçük parçalara bölünüp emperyalizm için kolay lokma haline dönüştürülüyor. Andımız'ın kaldırılması için yaygara kopartanlar eninde sonunda, yine 'ırkçı söylemler' olduğu gerekçesiyle İstiklal Marşı'na da el atacaklardır.
İstiklal Marşı'nın yavaş okunduğu gerekçesiyle notaları üzerinden yürütülen tartışma çoktan başlatıldı bile.
Atatürk'ün 80 yıllık mirası olan ve 2013'te 'başı, sonu belli olmayan açılım' uğruna kaldırılan Andımız okullarda 'her pazartesi' Bayrak Töreni'nden sonra yeniden okutulmalıdır.
Sizce Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Andımız'ın yeniden okutulması için bir adım atabilir mi?
Yoksa çok mu bekleriz..?