'Eskişehir eğitim camiasında son günlerde Nurullah Karakaş rüzgarı esiyor. Hızırbey İmam-Hatip Ortaokulu'nda Müdür Yardımcısı olarak üç yıl çalışan ve veliler tarafından takdir edilen Karakaş, burada başarılı bir grafik çizdi. Üç yılda üç farklı okul binasına taşınılmasına rağmen eğitim kurumu başarılı bir eğitim çizgisi yakaladı. Daha sonra eğitimde sorunları bir türlü bitmeyen Çamlıca Ticaret Odası İmam-Hatip Ortaokulu Müdürlüğü'ne 'Valilik Oluru' ile atandı. Okul Karakaş gelmeden önce iki müdür değiştirmesine rağmen sıkıntı ve sorunları çözülmemiş haldeydi. Karakaş eğitim kurumunda hızlı bir giriş yaparak, burasını Eskişehir'de adından söz ettiren İmam-Hatip Ortaokulu olmasını sağladı. Geçen yıl yapılan 'Müdürlük Sınavında' ikinci olarak aynı okula 'Müdür olarak' atandı. Okulun ismini de 'Çamlıca Şehit Muhammed Fatih Safitürk İmam Hatip Ortaokulu' olarak değiştirildi. Karakaş yönetiminde okul geçen yıl yapılan TEOG Sınavında İmam-Hatip Ortaokulları arasında birinci oldu. Diğer ortaokullar arasında da ön sıralara yükseldi. Eğitim alanında 'İngilizce dil ve Hafız sınıfları' açarak okulun kalite seviyesini arttırdı. Nurullah Karakaş aynı zamanda 'TÜGVA Eğitim Koordinatörü' olarak gençlere yönelik çok sayıda çalışma gerçekleştirerek, onlara büyük katkılar verdi. Gençlerin iyi bir geleceğe sahip olması için çok sayıda projeye imza attı. Oscar Wilde 'Kimi gittiği yeri mutlu eder, kimi de terkettiği yeri' demiş. Karakaş da eğitim yöneticisi olarak gittiği her yeri mutlu etti. Son yıllarda Eskişehir eğitim camiasının yükselen bir değeri olan Karakaş'ın yaptığı başarılı çalışmalar umarım, kentteki diğer okul yöneticilerine örnek olur.' Yukarıdaki bu satırları yedi ay önce Görünüm'de 'Gittiği Her Yeri Mutlu Eden Yönetici Karakaş' başlığıyla kaleme almıştım. Başarılı yönetici Valililik İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğüne atandı. Artık biz basın mensuplarıyla birlikte mesai harcayacak. Kendisinin bugüne kadar olduğu gibi bu görevinde de başarılı olacağına inanıyorum. 'Aramıza hoş geldin' diyorum. Valililik İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü görevini 18 yıldır Turgay Ömerülfarukoğlu yapıyordu. Ömerülfarukoğlu bu görevi gerçekten başarılı şekilde yaparak, Valiliğin düzenlediği törenlerde, Cumhurbaşkanı ve Bakanların ziyaretlerinde muhabir arkadaşlarımıza büyük destekleri oluyordu. Ömerülfarukoğlu'na da emeklilik hayatında sağlık ve mutluluk diliyorum.
***
NOSTARJİ
31 YIL ÖNCE HAKİM HUZURUNDA ÖNSEÇİM
12 Eylül darbe yönetimi CHP'yi kapattığı için bu partiye gönül verenler Halkçı Parti ve Sosyal Demokrat Parti (SODEP) altında siyaset yapmaya başladı. 16 Eylül 1985'te SODEP ve Halkçı Parti birleşti. Yeni partinin adı Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) oldu. Süleyman Demirel'in Adalet Partisi kapatıldığı için bu partiye gönül verenlerde DYP çatısı altında siyasete devam etti.

HAKİM HUZURUNDA
1987 yılında her iki parti de Eskişehir milletvekili adaylarını önseçimle belirliyor. Partiiçi demokrasiyi hayata geçirerek, aynı gün (1 Kasım 1987 Pazar) önseçim yapıyorlar. Hakim huzurunda yapılan seçim öyle delege bazında da yapılmıyor. Tüm üyeler oy kullanıyor. Daha sonraki yıllarda olduğu gibi bisküvi kutusuna değil, mühürlü sandıklara oy atılıyor. Zaten o seçimden sonra Eskişehir'de bir daha hakim huzurunda seçim yapılmadı. Bugünkü yazımda 30 yıl önce yapılan Eskişehir SHP Örgütü'nün önseçiminde, kimlerin aday olduğunu ve ne kadar oy aldıklarını anlatacağım.

SELVİ BİRİNCİ ÇIKTI
1 Kasım 1987'de yapılan milletvekili adayı önseçimine SHP'den 17 aday adayı katıldı. O yıllarda Eskişehir'in merkez dışında sadece 6 ilçesi (Çifteler, Mahmudiye, Mihalıççık, Sarıcakaya, Seyitgazi ve Sivrihisar) vardı. Petrol-İş'in Eskişehirli Genel Başkanı Cevdet Selvi 2312 oy ile seçimden birinci çıktı. Zeki Ünal 1859 oyla ikinci, Doğan Könel 1461 oyla üçüncü oldular. O yıllarda milletvekili olan Münir Sevinç 1274 oyla dördüncü olabildi. Merhum Demircan Arıkan 1251 oyla beşinci, Orhan Aydın 1175 oyla altıncı oldu. Diğer aday adayları sırasıyla şu kadar oy aldılar; '7. Nilgün Süer 1151, 8.Tahsin Bezek 763, 9. Necdet Özsel 703, 10. Azmi Kerman 670, 11. Abdülkadir Adar 631, 12. İsmail Özen 522, 13. Niyazi Önal 485, 14. Hikmet Savaş 276, 15. Fevzi Sızanlı 226, 16. Yüksel İşbilen 208, 17. Daniş Soykal 188.'

İLÇELERDE DOĞAN KÖNEL
Cevdet Selvi 1683 oyla kent merkezinde en çok oy alan aday aday oldu. Doğan Könel 674 oyla ilçelerden en çok oy alan aday adayı oldu. Selvi 629 oy ile ilçelerde en çok oy alan ikinci isim oldu. Zeki Ünal 560 oyla ilçelerde en çok oy alan üçüncü isim oldu. İlçelerde Zeki Ünal'ın önünde olan Doğan Könel, kent merkezinde az oy alarak ona geçildi. İlçelerde hemşeri oyları etkili oldu. Çiftelerde en çok oyu (177) İsmail Özen aldı. Doğan Könel 139, Cevdet Selvi 132 oy aldılar. Mahmudiye'de en çok oyu (138) Doğan Könel aldı. Cevdet Selvi 128, Münir Sevinç 104 oy aldı. Mihalıççık'ta en çok oyu (157) Cevdet Selvi aldı. Orhan Aydın 119, Doğan Könel 117, Zeki Ünal 106 oy aldılar.

SEYİTGAZİ'DE ZEKİ ÜNAL
Sarıcakaya'da en çok oyu (104) Doğan Könel aldı. Demircan Arıkan 77, Azmi Kerman 66 oy aldılar. Seyitgazi'de en çok oyu (237) Zeki Ünal aldı. Tahsin Bezek 154, Doğan Könel 146 oy aldılar. Nilgün Süer'e de 123 oy çıktı. Sivrihisar'da da en çok oyu (83) Doğan Könel aldı. Selvi 71, Orhan Aydın 64 oy aldı. Zeki Ünal'a Sivrihisar'dan sadece 20 oy çıktı. Önseçimde ilk iki sırayı alan Cevdet Selvi ve Zeki Ünal 29 Kasım 1987 seçimlerinde Eskişehir Milletvekili seçildiler. SHP %27 oy aldı. Aynı seçimde Anavatan Partisi oyların %41'ini aldı. DYP %19 oy aldı. Eskişehir'in beş milletvekilinden üçü Anavatan'ın oldu. Erol Zeytinoğlu, İsmet Oktay ve Mustafa Balcılar'da milletvekili seçildiler.

****
FOTO ŞAKA
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç:
Vuralcığım Çifteler Belediye Başkan adayı olma. Tepebaşı İlçe Başkanlığına geri dön de orayı derleyip, topla.
CHPeski Tepebaşı İlçe Başkanı Vural Yörük: Başkanım siz git dediniz, gittim. Gel diyorsanız gelirim.
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer: Vural Bey, ya Genel Başkan 'git Çifteler Belediye Başkan adayı ol' derse ne yapacak?
***

FIKRA
TELSİZ TELEFON
Temel bilim adamı iken bir arkeoloji araştırmaları konferansına davet edilir. Amerikalılar anlatmaya başlar;
'Biz ülkemizde yaptığımız kazılarda 25 metre aşağı indik ve telefon kabloları bulduk. Öyleyse bizim atalarımız asırlar önce
telefon kullanmışlardır.'
Sıra Türkiye'ye gelir ve Temel başlar anlatmaya
'Biz ülkemizde yaptığımız kazılarda 50 metre aşağı indik ama bir şey bulamadık. Öyleyse atalarımız telsiz telefon
kullanmışlardır.'