'AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu tarafından alınan ilke kararı gereği hem meclis üyesi olarak hem de il yöneticisi olarak görev yapılamamaktadır. Eskişehir İl Yönetim Kurulu Üyesi ve Tanıtım ve Medyadan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı olarak görev yapmakta olduğumdan Tepebaşı Belediyesi Meclis Üyesi görevimden istifa etme zarureti doğmuştur. Gereği için bilgilerinize sunarım.' Yukarıdaki bu sözleri söyleyen AK Parti İl Başkan Yardımcısı Serhan Arıman Tepebaşı Belediye Meclis Üyeliğinden istifa etti.

ÜYELİKLERİ DÜŞÜRÜLMELİ
Bu istifa sonrasında tüm gözler CHP Tepebaşı İlçe Başkanı Atilay Dalgıç ile CHP Odunpazarı Belediye Meclis Üyesi Cahide Tetik'e çevrildi. 29 Aralık 2017 tarihinde Görünüm'de 'Dalgıç ve Tetik'in Üyelikleri Düşebilir' başlıklı bir yazıyı kaleme almıştım. Yazımda CHP'nin eski İl Başkanı Avukat Yunus Emre Karabulut'un, CHP Tepebaşı İlçe Başkanı Atilay Dalgıç ve CHP Odunpazarı İlçe Yöneticisi Cahide Tetik'in Belediye Meclis Üyelerinin düşmesi gerektiğini söylediğini belirtmiştim. Karabulut; '26 Kasım'da yapılan kongrede Tepebaşı İlçe Başkanlığına seçilen Atilay Dalgıç hem Çifteler hem de Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi. Cahide Tetik'de CHP Odunpazarı Belediye Meclis Üyesi. Karabulut İçişleri Bakanlığı Hukuk Müşavirliğinin 'İki Görevi Birlikte Yönetilmesi' konusunda 26 Eylül 2014 tarihli yazısını da göndererek; 2389 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunun 'Adaylık için görevden çekilmesi gerekenler' kapsamına giren kamu görevlilileri, siyasi parti il, ilçe yöneticileri, Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, sendikalar, kamu bankaları ile üst birliklerin ve bunların üst kuruluşlarının ve katıldıkları teşebbüs ve ortaklar yönetim ve denetim kurullarında görev alanların aknun gereği, çekilmeleri ve görevinden ayrılmaları gerektiğine karar vermiştir. Dolayısıyla ilçe başkanlarınınında Mahalli İdarelere Seçimlerine girebilmek için istifa etmeleri göz önüne alındığında; belediye meclis ve encümen üyesi olan bir kimsenin aynı anda bir siyasi partinin ilçe başkanlığını yürütebilmesinin mümkün olmadığı değerlendirilmektedir' demişti.

ES TV'DE KONUŞTU
Bende yazımı; 'Hukukçu kimliğiyle tanıdığımız Karabulut'un sözleri ve İçişleri Bakanlığı Hukuk Müşavirliğinin resmi yazısına göre Atilay Dalgıç ve Cahide Tetik'in belediye meclis üyeliklerinin düşmesi gerekiyor' diye tamamlamıştım. Karabulut AK Parti Mahmudiye İlçe Başkanı Mustafa Arslan hakkında da şikayetçi olmuştu. AK Parti Arslan'ı tekrar ilçe Başkan adayı yapmayarak, sorunu kendince çözmüştü. Yunus Emre Karabulut geçtiğimiz günlerde sevgili Ali Baş'ın ES TV'de yayınlanan programına konuk oldu. Karabulut katıldığı programda benim AK Partili Mustafa Arslan ve CHP'li Atilay Dalgıç ile ilgili yazılarımı gündeme getirerek; bu konuyla ilgili aynı görüşlerini dile getirdi. Konuya gösterdiğim duyarlılıktan dolayı bana da teşekkür etti.

ZAMAN ONU HAKLI ÇIKARDI
Karabulut ile program sonrasında yaptığım görüşmede bana şunları söyledi; 'Yasanının amiri hükmü ile 'görevin bir arada yapılmayacağı' şeklindeydidi. Bunu bazılarına bir türlü anlatamadık. CHP'nin önümüzdeki günlerde yapacağı Kurultay çalışmalarında yeni konulan maddelerden birisi de 'Kongreler de adaylık' başlığı altındaki madde. .Madde 38: '...... Belediye Meclisi ve İl Genel Meclisi Üyeleri bu görevlerinden istifa etmedikce delegelik dışındaki görevlere aday olamazlar...' şeklindedir. ... Geçtiğimiz zaman diliminde benim dile getirdim ve sizin de haber yaptığınız Mahmudiye Büyükşehir Belediye Meclis üyesi Mustafa Arslan da belediye meclis üyesi olması nedeniyle Mahmudiye İlçe Başkanı olamamıştı birlikte gözlemlemiştik. CHP Tepebaşı İlçe Başkanının Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi olmasıyla, Odunpazarı Belediye Meclis üyesinin de Odunpazarı İlçe yönetiminde görev almasının yasaya aykırı olduğunu haber yapmıştın.... Bu konuda Eskişehir Valiliği Geçtiğimiz günlerde bir soruşturma başlatmıştı bunun akıbetin ne olduğunu şu anda bilmiyoruz ancak işlemlerin sürdüğünü tahmin edebiliriz. CHP tüzük komisyonunun bu konuyu ele alması bizi mutlu etmiş ve haklı çıkarmıştır' dedi. İyi bir hukukçu olan Yunus Emre Karabulut bu konuyla ilgili yıllardır aynı şeyi söylüyor. Arslan'ın aday yapılmaması, Arıman'ın istifası, CHP'nin 'Belediye Meclis Üyeleri delegelik dışındaki görevlere aday olamaz' şeklindeki tüzük değişikliği yapacak olması Karabulut'u haklı çıkardı. Önümüzdeki günlerde Dalgıç ve Tetik istifa etmemeleri durumunda meclis üyelikleri düşebilir. Benden uyarması!..




******

SİYASETTE ESKİDEN NEZAKET VARDI

Tarihi fotoğrafta Türk Siyaset tarihine damga vuran dört isim görünüyor.

GAZETECİ KOVDURMADILAR
Merhum Süleyman Demirel, merhum Bülent Ecevit, merhum Necmettin Erbakan, merhum Alparslan Türkeş. Bu dört isim yıllarca birbirleriyle mücadele etti. Genel Başkanı oldukları partiyi iktidara getirebilmek için çalıştılar. Halk bu dört ismin yaptığı siyaseti çok sevdi. Onlara, 'Baba', 'Karaoğlan', 'Hoca', 'Başbuğ' lakaplarıyla seslendi. İçlerinden üçü Başbakanlık yaptı. En çok Başbakanlık yapan Demirel, 1993-2000 yılları arasında Cumhurbaşkanlığı da yaptı. Biz bu dört büyük siyasetçinin ağzından karşısındaki rakibine hitaben 'seviyesiz bir söz' duymadık. Onların zamanında siyasette bir zerafet vardı. Patronları arayıp, kendi aleyhlerine yazan 'gazetecileri kovdurmayı' hiç düşünmediler. Kendilerine isyan eden vatandaşı korumalarına dövdürmediler. Kendileri gibi düşünmeyenleri 'Hain', 'terörist' diye yaftalamadılar.

TELEVİZYONDA TARTIŞIRLARDI
Her seçim öncesi dördü televizyon ekranlarına çıkarak, birbirleriyle medenice tartışırdı. Projelerini anlatır, onları yarıştırırlardı. Karşısındakine hakaret etmeden siyasi tartışma yapılabileceğini herkese gösterdiler. TRT'de yapılan bu programlar büyük ilgi görürdü. Herkes seçim öncesinde parti liderlerinin projelerini, birbirlerine yönelik eleştirilerini pür dikkat izlerdi. Özellikle Demirel ve Erbakan'ın mizahi yönleri çok güçlüydü. Rakiplerine mizahi dille yaptıkları siyasi göndermeler hala unutulmadı.Türkiye'nin zor günler geçirdiği 80'li ve 90'lı yıllarda gerçekten demokrasi varmış. Ben merhum Demirel'in, merhum Ecevit'in, merhum Özal'ın, merhum Erbakan'ın, merhum Türkeş'in, merhum Erdal İnönü'nün, Mesut Yılmaz'ın, Tansu Çiller'in açık oturumda bir araya geldiği o programları özlüyorum. Türk halkı o günleri ve siyasetteki eski nezaketi özlüyor. Ülkeyi bugün yönetenlerden de aynı duyarlılığı bekliyor…



*****

FOTO ŞAKA

CHP İl Başkanı Sinan Özkar: Kazım Bey getirdiğim çiçek hatrına sizden sonra Odunpazarı Belediye Başkanlığını bana bırakırsın değil mi?

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt: Sinancığım belediye bana babamdan kaldı mı ki sana bırakayım? Sivrihisarlı Sinan'a Sivrihisar Belediyesi yakışır.

CHP İl Başkanı Sinan Özkar: Kazım Başkan gerçekten soyadı gibi kurt. Ben ondan büyük ikramiyeyi beklerken; o beni teselli ikramiyeyle yanından gönderdi.



*****

FIKRA

Akbaba..


Kayınvalide damada 'Ayıp damat' demiş sinir içinde, 'Bana sanki bir akbabaymışım gibi davranıyorsun..! ' Damat 'Olur mu hiç efendim' demiş saygıyla, 'Haksızlık ediyorsunuz.. Akbabalar insanı didikleyip yemek için en azından ölmelerini beklerler..!'