Buruk bir tadı, hoş bir kokusu, oldukça sert görüntüsü ve sonbaharın sarısına bürünmüş rengiyle pazar tezgahlarında yerini almaya başlayan ayva ; meyvesi , çekirdeği , ağacının yaprakları çeşitli amaçlarla kullanılabilen çok yararlı bir gıdadır. Ekmek ayvası, şeker (gevrek) ayva, limon ayvası, tekkeş ayvası, bardak ayvası gibi çeşitleri olan ayva, taze olarak ya da külde pişirilerek veya etli yemeği, tatlısı, reçeli, marmelatı ve kompostosu yapılarak da zevkle tüketilmektedir. Ayva buzdolaplarında ya da bu soğukluktaki yarlarda bozulmadan 2-3 aya varan sürelerle muhafaza edilebilmektedir. 'Her derde deva' denilebilecek özellikleri bulunan ayva ; şeker, organik asit, A, B1, B2, B3 ve C vitamini, demir, bakır, potasyum , fosfor ve kalsiyum bakımından zengindir. Tohumlarında yağ ve protein bulunmaktadır.
Ayva kalorisi düşük ve lif içeriği yüksek bir meyvedir. Tokluk hissi vermesi nedeniyle diyet yapanların öncelikli tercihlerinden biri olan ayva, sindirim sisteminin dengelenmesine de yardımcı olmaktadır. Suda çözünen bir lif olan pektin içeriğinin yüksek olması kolestrol seviyesini dengelemekte, kan şekerinin hızlı yükselmesini azaltmaktadır. 100 gram ayva günlük demir ihtiyacının %4'ünü, C vitamini ihtiyacının %252ini, potasyum ihtiyacının %6'sını, fosfor ihtiyacının %2'sini ve bakır ihtiyacının %6'sını karşılayabilmektedir. Antioksidanlar yönünden zengin olması nedeniyle kansere karşı korunmak için tüketilmesi gereken meyveler arasında yer almaktadır.
Ayva çocuklarda sağlığı korur, büyüme ve gelişmeyi hızlandırır. Kış mevsiminin önemli sıkıntılarından olan grip ve nezlenin iyileşmesini hızlandıran ayva, kalp, akciğer, boğaz, mide, göz, bağırsak ve ağız rahatsızlıklarının ve varisin tedavisine faydalı olmaktadır. Ağız kokusunun giderilmesine, cildin ve tırnakların daha sağlıklı ve parlak olmasına yardımcı olmaktadır. Yapılan analizler, ayvada aspartik asit, glisin, alanin, asparagin ve prolin gibi aminoasitlerin yeterli miktarda bulunduğunu göstermiştir. Bu özelliği ile sinirleri rahatlatıcı, güçlendirici, canlılık kazandırıcı, yorgunluk gidericidir. Karaciğer sağlığının korunmasına, kanın temizlenmesine katkı yapar, ciltteki kırışıklıkların düzelmesinde rol oynar; kıkırdakların, eklemlerin, tendonların ve kalb kasının tamir ve direncinin artmasına fayda sağlar. Ayva, çarpıntıyı önlemeye, sıkıntıyı gidermeye, zihni berraklaştırmaya, dimağı ve kalbi kuvvetlendirmeye yardımcı bir gıda olarak bilinmektedir. İçinde bulunan organik asitlerden dolayı ayva, mide suyunun tesirini artırmada, hazmı kolaylaştırmada, ishali kesmede, kabızlığı ve bulantıyı gidermede fayda sağlamaktadır.
Yapılan araştırmalar ayvanın içindeki glikozitlerin, aminoasitlerin ve organik asitlerin miktarının reçel, marmelat ve kompostoda değişmediğini göstermiştir. Bu nedenle çiğ tüketimi yerine bu şekillerde tüketimi daha çok önerilmektedir. Ayva halk arasında, göz yanmalarında, cilt çatlakları ve kurumalarında, öksürükte, genital akıntılarda, faranjite bağlı ses kısıklığı ve gıcıklanmalarında, göz kızarmasına sebep olan iltihaplarda ayvanın kabuğu, etli kısmı, çekirdeği, suyu , çiçeği merhem veya karışım şeklinde kullanılmaktadır. Ayva hoşafının ağızdaki yaraların iyileşmesini hızlandırdığı, yaşlıların ayaklarının tutukluk yapmasını giderdiği, ağız yaralarına ve akciğer veremine iyi geldiği, gece uyurken ağızdan salya gelmesini önlediği bildirilmektedir. Tereyağında pişirilen ayva, balgam söktürmeye, kronik öksürüğe, solunum sistemi hastalıklarına ve bronşite iyi gelmektedir. Ayva kabuklarının kaynatılıp içilmesi, idrar yolu iltihaplarında iyileşmeyi hızlandırmaktadır. Ayvanın meyvesi ya da yaprakları kaynatılıp suyu ile gargara yapılırsa ağızdaki yaralar, boğazdaki şişlik ve ağrının giderilmesine etkili olmakta, çekirdekleri suda kaynatılıp gargara yapılırsa boğaz ağrılarını geçirmekte, bu sıvı dudak ve meme çatlaklarına, egzamaya iyi gelmektedir. Ayva yaprakları çay gibi demlenip içildiğinde insanı sakinleştirdiği, kalp ağrılarına ve uykusuzluğa iyi geldiğini belirtilmektedir.
Diğer meyvelere göre şeker içeriğinin düşük olması nedeniyle şeker hastaları tarafından da yenilebilen ayvadan, günde yaklaşık orta boy bir meyvenin dörtte birini tüketmek faydalıdır. Tansiyonu yüksek hastaların bu miktarı aşmamaları gereklidir. Kabızlık çekenlerin ise ayvayı mutlaka pişirerek tüketmeleri önemlidir.