Türkçe karşılığı 'karın yarmak…'
Japonların geleneksel ölüm ritüellerinden biri…
Yeni öğrendim, diğer bir adı da 'seppuku' imiş…
İç organların dışarı çıkması…
Niyeyse,
Önceki gün Ayhan Aydıner'in köşesini okurken bu aklıma geldi…
Hani şu CHP Eskişehir Örgütünde,
Mülakat diye başlanıp, anket, görüş, nabız, yoklama gibi isimlere büründürülüp, sonunda ne olduğunu kimsenin anlamadığı ve üzerinden 24 saat geçmeden gazete sayfalarına yansıyan faaliyetten söz ediyorum…
İlçe örgütleri, kadın ve gençlik kolları Genel Merkeze bildirilmek üzere
milletvekili aday adayları hakkındaki görüşlerini yazıp, zarfların içine koyup, zarfların ağızları yapıştırılıp il başkanlığına teslim edilen ve ertesi gün gazetemiz SONHABER'de yer alan örgüt görüşlerini diyorum…
Onları okurken,
Nedense aklıma 'harakiri' kelimesi geldi…
Japon samuraylarının onurlarının zedelendiğini düşündüklerinde kendilerini öldürme biçimi olan 'harakiri…'

***

Ayhan Aydıner'in yaptığı şey gazeteciliktir…
Gazeteciliğin gereğidir…
Yerinde ben olsaydım, ben de o belgeleri yayınlardım…
Zira köşesinde yazdıkları neredeyse virgülüne kadar doğru…
Düşünülmesi gereken şey,
Ayhan Aydıner'in bunları neden yazdığı değil, genel merkeze gönderilmek üzere kapalı zarflara konularak il başkanlığına teslim edilen belgelerin ne zaman, nerede ve kim ya da kimler tarafından açılıp basına sızdırıldığıdır…
Bu konudaki tüm sorumluluk il başkanınındır…
Ya bu işin failini bulacak ve hesap soracak ya da sorumluluğu kendi üzerine alacaktır…
Yoksa bu iş,
Öyle üzeri örtülecek bir şey değildir…
Sorumluluk,
İlçe örgütlerine,
'Merak etmeyin bu yazdıklarınızı genel merkez dışında kimse bilmeyecek' deyip, milletvekili niteliklerinden başka, isim olarak da sıralama yapılmasını isteyen, (yine de bunu yöneticilerin kendi isteklerine bırakan) ancak basına sızmasını önleyemeyen il başkanı ve il yönetim kurulu üyelerinindir…

***

Üstelik başka bir iddia daha dolaşıyor ortalıkta…
Zarflar açılıp, içindeki kağıtlarda yazılan bilgiler-isimler değiştirildi mi?
Üzerlerinde oynandı mı?
Bazı isimler çıkarılıp, bazı isimler eklendi mi?
Son bir soru daha;
Zarfları Genel Merkeze göndermeden açan 4 kişilik ekipte kimler vardı?
İl Başkanı çıkıp tüm bu sorulara cevap vermelidir…
Yoksa CHP Örgütü değil ama il yönetimi 'harakiri' yapmış demektir…
CHP Eskişehir Örgütünün tüm güvenini yitirmiştir ve geri kazanmasının tek yolu budur…

ODUNPAZARI KADIN KOLLARININ GÖRÜŞÜ…

Söz konusu görüşler içinde belki de en ilginci Odunpazarı Kadın Kollarına ait…
Şöyle görüş bildiriyorlar;
'Başkanımız olduğu için Sibel Yeşildal'ı görmek istiyoruz.
Figen Kahya'yı kadınları kutuplaştırdığı için kesinlikle görmek istemiyoruz.'
Alın size, CHP'de hiç bitmeyecek bir kavganın daha başlangıcı…
Burada yapılan şey, başlı başına bir parti suçu değil midir?
Odunpazarı Kadın Kolları Başkanı Sibel Yeşildal'ı önermeleri değil…
Bu partinin bir üyesi, CHP Kadın Kolları Merkez Yönetiminde görevli, üstelik partiden milletvekili aday adayı olmuş bir isimden nasıl böyle bahsedebilirler?
Nasıl böyle bir görüş belirtebilirler?
Figen Kahya hakkında Odunpazarı Kadın Kolları üyelerinin tamamı mı böyle düşünüyor?
Bu ne hastalıklı bir düşünce ve davranış biçimidir?
Sibel Yeşildal'ın başkanı olduğu Odunpazarı Kadın Kolları, Sibel Yeşildal'ın milletvekili adayı yapılmasını çok isterken, başka bir aday adayını yerin dibine batırarak neye ya da kime hizmet ettiğini düşünmektedir?
Sibel Yeşildal'ın böyle bir şeyden fayda sağlamasını ummak, nasıl bir düşüncenin ve zihniyetin yansımasıdır…
Dahası Sibel Yeşildal böyle bir şeye nasıl izin verir?
Buna, bırakın Genel Merkez yöneticilerini, anaokulu öğrencileri bile kahkahayla gülmez mi?

***

Tüm bu olup bitenleri bir taraftan hayretle izliyor, bir taraftan da eskileri hatırlıyorum…
O yıllarda İstikbal Gazetesi'nde çalışıyordum…
CHP'nin Merkez İlçe Kongresi yapılmıştı.
Ancak kaybeden grup İlçe Seçim Kurulu'na itiraz etmişti…
İtiraz sonucu kongre iptal olmuştu…
Haber yaptık…
CHP'nin merkez ilçe başkanı, başkan seçildiği kongrenin iptal edildiğini gazetedeki haberden öğrenmişti…

***

Şimdi CHP Genel Merkezi,
Gerek milletvekili adayları, gerekse belediye başkan adaylarını kendi belirlemek istemesinde haklı mı haksız mı?
3-5 tane zarfa sahip olamayanların yönettiği bir örgüte nasıl güvenecek?
Kendi içinden çıkarıp Genel Merkeze yönetici olarak gönderdiği kişi ile gurur duyacağı yerde, tam tersi şekilde davranan bir örgütle nasıl önseçim yapacak;
Söyler misiniz?