Yaklaşık 2003 yılından bu tarafa,
Eskişehir'in yerel siyasetini yakından izlemek durumundayım…
Özellikle de CHP'yi…
2010 yılına kadar,
Genel seçimde CHP, yerel seçimde DSP ikilemi, bu tarihten sonra yerini her iki seçimde de CHP'ye bıraktı…
2003'ten bu tarafa,
Her seferinde yaşananlar aynen devam ediyor…
Her kongre döneminde,
Her genel seçim öncesinde milletvekili adaylarının belirlenmesinden tutun, yerel seçimlerde belediye başkan adayları ve meclis üye listelerine kadar…
Hep şu yazılır; (bu arada benim de bu minvalde yazdığım çok sayıda yazı vardır…)
'CHP'de büyük çatlak…
CHP'de büyük kavga…
CHP'de hesaplaşma…'
CHP o kadar kötü, o kadar kötüdür ki,
Herkes birbirinin kuyusunu kazmakta,
Herkes birbirine muhalif olup, partisinin kaybetmesi için neredeyse, elinden geleni yapmaktadır…
Yine biz 'çokbilmişlere göre'
CHP'nin bu şekilde başarılı olması mümkün değildir…

***

Hem Eskişehir kamuoyunun, hem de Eskişehir yerel basınının CHP'ye ilgisi yoğun olduğu için;
Yerel basın bu ilgiyi her daim yüksek tutmak,
CHP'ye olan ilgiyi, haber ve yazılarla kendine çekmek için,
Diğer taraftan da,
Parti içinde taraf olanlar,
Hem kendi seslerinin çok çıkması,
Hem de kendilerinin daha güçlü ve daha kalabalık oldukları yönünde bir algı yaratmak için ellerinden geleni yaparlar…
Ellerinden gelenin ne olduğu konusuna çok fazla girmeyeceğim…
Yani,
CHP'deki parti içi mücadele kamuoyu önünde ve açıkça yapılır…
İşte burada farklı bir refleks yok mu sizce de;
CHP'de her şey apaçık ve orta yerdedir…
Hem parti tabanından hem de seçmenden gizli saklı hiçbir şey olmaz…

***

Ancak bu yaşananların,
Yerel basın aracılığıyla kamuoyuna aktarılması her zaman sağlıklı olmayabilir…
Zira,
Yerel basın, kimi zaman o kadar çok işin içine girmiştir ki,
Kamuoyuna aktarılan 'haber ve yorum' arasındaki fark kaybolur…
Her ikisi de birbirine girer…
Söylenen her söz, yapılan her açıklama, üçüncü, dördüncü, beşinci ağızlardan aktarılanların içine yorumlar, değerlendirmeler, yönlendirme çabaları eklenir…
Aynı bugünlerde olduğu gibi…

***

Oysa bu,
Bir sınır ihlalidir…
Kişinin, aldığı bilgilerle kendi yapacağı yorum ve değerlendirmenin ihlalidir…
Ve insanlar,
Bilgi almayı kabul ederler ama akıl sınırlarının ihlalini asla…