Küresel ticaretin geliştirilmesi için imzalanan serbest ticaret anlaşmalarına rağmen, yurt dışında birçok ülke de sivil toplum örgütleri ve tüketici örgütleri kendi ülkelerinde üretilen malların kullanılması için sürekli kampanya yapıyorlar. Türkiye açısından ise bu tür kampanyaların yapılıp üretilen malları yeterince pazarlayamadığımız bir durum söz konusu. Aslına bakarsanız ülkemizin üretim bakımından başarılı olduğu birçok ürün var.
Türkiye başta mobilya, beyaz eşya, elektronik eşya olmak üzere bütün tüketim mallarının en kalitelisini üretiyor ve birçok ülkeye ihraç ediyor. Türk Beyaz eşyası ve elektronik eşyası yurt dışında kalitesi ile beğeni kazanan ve ödül alan ürünler sıralamasına giriyor. Türk ekonomisinde üretim, ara mamul, hammadde girişlerinde yüksek oranlı birbirine bağımlılık söz konusu olmasına rağmen böyle.
Öte yanda otomotiv sektörünün dar boğaza girmesi, tekstil, kauçuk, lastik ve yan sanayi gibi bir çok alanı etkilemesi olası bir durum iken, keza beyaz eşya, mobilya gibi tüm sektörler de birbirine iyice bağlı hale gelmişken ve bunlardan herhangi birinin dar boğaza girmesi bütün sektörü üretici-tüketici açısından iki yönde etkileyecek iken artık yerli malı kullanma kavramını incir ve portakal ile kutlanan haftalardan kurtarmak zorundayız. Bu yüzden kendi işyerimizi, kendi aşımızı korumak için sanayicisi, ihracatçısı, tüccarı, işçisi, memuru, esnafı, tüketicisi ve bunların örgütleri olarak bir araya gelip yıllardır unutturulmaya çalışılan yerli malı kullanma kavramına geri dönmek zorundayız. Yerli malı kavramını da genişleterek, bizim ülkemizde bizim işçimiz tarafından üretilen, bize vergi ödeyen, bize katkı sağlayan markası ve milliyeti ne olursa olsun Türkiye'de yatırım yapan, her türlü firmanın ürününü yerli malı olarak kabul ettiğimizi Türkiye'de üretilen malı kullanmanın nostalji değil, ülkenin geleceğini düşünmek olduğunu önemle ve inançla herkese anlatmalıyız.
Evet Kendi aşımızı, kendi işimizi korumak için Türkiye'de Üretilen Malı kullanmak zorundayız. İthal edilen her mal sonuçta bizim ekmeğimizin azalmasına neden olmaktadır. Bunu da üretenler ve tüketenler olarak asla unutmamalıyız.