Mabeyinci Pavlos,
'Memeleri avucumda, dudakları ağzımda
kudurmuş gibi emiyorum bembeyaz boynunu
ama bütünüyle ele geçiremedim Aphrodie'yi
ve beni yatağına almayan bir bakirenin
peşinden gidiyorum inatla…' demiş.
Ne zaman demiş?
6. yüzyılda.
Biz kaçıncı yüzyıldayız?
21. yüzyılda.
Ne ben…
Ne de sen!
İkimiz de göremeyeceğiz 22. yüzyılı.
Bu gün, şu anda doğan çocuk dahi şansı varsa görebilecek 22. yüzyılı, ölmek üzere olan yaşlı bir insan olarak.
Ne yaparsın!
Bu böyle bir şey işte.
Ne Şah ne Padişah!
Ejderha olsan kar etmez.
***
Şöyle bir düşününce…
Kim bilir ne insanlar gelip geçti dünyadan.
Yaşadığı yüzyılı kasıp kavuranlar…
Çoluk çocuk, kadın erkek, yaşlı genç demeden, masum insanları katledenler…
Sanki dünyaya kazık çakacaklardı!
Ne kaldı geriye onlardan, insanı ürperten kötü şöhretlerinden başka?
***
Mabeyinci Pavlos 6.yy'da, günümüzden 15 yüzyıl önce yazmış 'Aphrodite'yle Athena Arasında' şiirini.
'Memeleri avucumda, dudakları ağzımda
kudurmuş gibi emiyorum bembeyaz boynunu
ama bütünüyle ele geçiremedim Aphrodie'yi
ve beni yatağına almayan bir bakirenin
peşinden gidiyorum inatla…'
İster Şah ol…
İster Padişah!
İstersen Hitler ol!
Aphrodie kadar güzel; ince, uzun, bembeyaz boyunlu genç kızları toplama kamplarında katleden Hitler!
Eğer biraz dürüst olursan, hiç değilse kendine karşı…
Senin de en temel, en vazgeçilmez duyguların Mabeyinci Pavlos'un 6.yy'da yazdıkları.
Günümüzden 15 asır önce yazdıkları.
***
Kafka'nın sevgilisi…
Sevgili Milena…
Milena Jesanska da 1944'te Nazi toplama kampında ölmüştü.
Öldürülmüştü.
İnsan olan insan, nasıl kıyar Milena gibi akıllı bir kadına?
Ah Milena!
Sevgili Milena!
Kafka'nın…
Romanlarındaki; Dava'daki, Şato'daki, Amerika'daki, Değişim'deki kahramanlarından daha zavallı olan Kafka'nın saplantılı duygularına karşılık verecek kadar duyarlı Milena.
Merhametli Milena, Nazi toplama kampında yüzlerce, binlerce insanla birlikte maruz kaldığı insanlık dışı zulme dayanamayarak öldü.
***
Yarım asırdan fazla zaman geçti.
Yine de insanlık insanların tehdidi altında.
Oysa 18.yy şairi Pierre Beranger'in 'Tanrı Baba' şiirinde,
'Boşuna mı kızlar verdim, şarap verdim size
Güzel güzel yaşayasınız diye
Nasıl olur da siz benim inadıma
Orduların Tanrısı dersiniz bana' diyor Tanrı insanlara