Sevgili okurlar, Hz. Musa peygamber, zaman zaman Allah ile konuşmak için Turi-Sina'da ziyarette bulunurdu. Bu Allah'ın daveti üzerine olurdu ve burada bizzat yüce yaradan ile konuşma fırsatı bulurdu.

İşte böyle bir zamanda yine Turi-Sina'da Musa Allah ile konuşurken ondan şöyle bir istekte bulundu: 'Yarabbi ahirette benim komşum kimdir?' Allahüteala da 'Ya Musa senin ahiretteki komşun falan yerdeki şu isimli kasaptır.'

Bunun üzerine Hz. Musa peygamber, o kasabı aradı buldu. Ve evini ziyaret edip, misafir oldu. Yemek zamanı geldi, kasap bir parça et pişirdi. Duvardaki asılı zembili aşağı alarak, orada bulunan ve sadece bir deri ve kemikten ibaret bir kadına yedirdi, suyunu içirdi, üstünü başını tekrar temizleyip zembili yerine koydu. Kadının, zembil yerine konulurken, açık bir sesle

'Yarabbi oğlumu cennette Musa Peygamber ile komşu eyle' diye dua ettiğini işitti.

Musa Peygamber kasaba dönüp, 'Bu senin neyin olur?' diye sordu. Kasap da, 'O benim annemdir. İhtiyar olup bu hale geldi. İşte o her gün sabah ve akşam kendisine böyle bakarım' dedi.

Bunun üzerine Musa Peygamber kasaba müjdeyi vererek, 'Ey kasap Allahüteala seni affederek Musa Peygambere komşu eyledi' diye buyurdu.

İslam alimlerinin büyük bir kısmı ittifakla anne ve babası kendisinden razı olarak ölenlerin, ahirette peygamberlere komşu olacağı yönünde görüş beyan etmişlerdir. Bir de şunu unutmamak lazım; dört atanın hakkı birdir. Yani anne nasıl ise kayınvalide de aynıdır. Baba nasıl ise kayınpeder de aynıdır. Onları birbirinden ayırarak,'bu babam ama bu kayınpeder ne oluyor, bu annem ama kayınvalidem ne oluyor' demek Allah katında büyük vebal almak demektir.

Eğer şu üç günlük dünyada ebedi hayatımızı (ahiret) kazanmak istiyorsak mutlaka anne ve babamızın hoşnutluğunu alarak ömrümüzü tamamlayalım. Yoksa alnımız secdeden kalkmasa, onlarca defa hacca gitsek, camiler, okullar, hanlar, hamamlar, köprüler, yollar yapsak, eğer atamız bizden razı değilse Allah bilir ama kolay kolay cenneti kazanamayız. Şairin bir deyişi ile sözü bitirelim

Anne başa taç imiş

Her derde ilaç imiş

Bir evlat pir olsa dahi

Anneye muhtaç imiş