ÖRNEK NO:1

Daha önce,
Soma-Yırca'da termik santral kurulmasına karşı çıkan bölge halkıyla uzun süre mücadele eden Kolin Şirketler Grubu'un eski Enerji Grup Başkanı olan, şu anda da Enerji Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdürü Murat Zekeriya Aydın ile İletişim Danışmanı Sevda Güner, geçen hafta sonu geldikleri Eskişehir'de, bir otelde muhtarlarla toplantı yaptılar.
Genel Müdür Aydın, yaptığı uzun konuşmanın bir yerinde aynen şu ifadeyi kullanıyor;
'Ortaya çıkan küllerin ortalığı berbat edeceği eleştirisi var.
Nerede bu kül?
Kömürü yaktınız.
Kömür dediğiniz şeyin yüzde 30'u kül.
Yani yaklaşık 3'te 1'i kadar kül çıkacak…'
Sayın Genel Müdür şöyle mi demek istiyor acaba?
Hey Eskişehir halkı Allah aşkına! Şu itiraz ettiğiniz şeye bakın…
Altı üstü yılda 2 milyon ton kül…
Kömürlü termik santralin çevresinde 3 adet 'Kül Depolama Sahası' açılacak, ne var bunda?
Birincisi 57,31 hektar… Yani 573,1 dönüm…
İkincisi 36,50 hektar… Yani 365 dönüm…
Üçüncüsü 216,78 hektar… Yani 2167,8 dönüm…
Toplam; 310,59 hektar… Yani 3105,9 dönüm…
Diğer bir deyişle;
422 futbol sahası büyüklüğünde bir alan 'Kül Düzenli Depolama Tesis Yeri' haline getirilecek…
Kül dağlarını gözünüzde büyütmeyin bu kadar canım…
Kafayı taktığınız işe bakın…
Pöh!
Kömür bu yahu, yakacağız tabi…
Yanıp da külü çıkmayan kömür var mı?

***

ÖRNEK NO:2

AKP Eskişehir milletvekili Emine Nur Günay, TBMM Plan Bütçe Komisyonu'nda Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı'nın bütçesi görüşülürken konuyla ilgili olarak yaptığı kısa konuşmada Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'a,
'Sayın Bakanım, ben Sevgili Milletvekili Arkadaşım Utku Çakırözer'in kaygılarına katılıyorum.
Ama burada şunu önermek istiyorum;
Öncelikle bu konularda ben kendi adıma konuşuyorum uzman değilim, ne termik santral ne nükleer enerji.
Dolayısıyla, öğrenmemiz gerektiğini düşünüyorum.'
Sayın milletvekiline izin verirse, şu hatırlatmayı yapmayı bir görev sayıyorum…
Kömürlü Termik Santral kurulması ile ilgili ihaleye girecek firmaların başvuru süreleri 26 Ocak 2018 tarihinde (yaklaşık 2 ay sonra) sona eriyor…
Bu şu demek değil mi?
Yaklaşık maliyeti 1 milyar 800 milyon dolar olan Tepebaşı Kömürlü Termik Santrali'ni kurmak ve işletmek konusunda ihaleye girmeyi düşünen firmalar 'ihale başvuru dosyalarını' hazırlıyorlarsa eğer;
Bu santralin her bir ayrıntısı bellidir, projelendirilmiştir, son şekli verilmiştir…
Ve bir firmanın ihale başvurusunu yapabilmesi için;
Şartnamenin hazırlanmış
Kurulacak termik santral ile ilgili 'bilinmeyen hiçbir şeyin kalmamış olması' gerekmez mi?
Ama biz hala,
Hele bir durun, biz gelelim anlatalım…
Bilgilendirme toplantıları yapalım…
Alıp sizi Çanakkale'ye götürelim…
Masallarını dinliyoruz…
Ve siz hala,
Firmalar 2 milyar dolarlık ihaleye girmek için son 2 aya girerken, 'kömürlü termik santralin ne olup ne olmadığını öğrenmekten' söz ediyorsunuz…

***

ÖRNEK NO:3

KIZILAY Şube Başkanı Yüksel Girgin, yanlış anlamayın bu sıfatıyla değil, Beyazaltın Mahallesi Muhtarı olarak dün bir basın toplantısı düzenledi…
Öncelikle,
KIZILAY gibi, 'varoluş nedeni, insan hayatını korumak ve gözetmek' olan bir kurumun Eskişehir Şube Başkanı olarak; kömürlü termik santrali savundu…
Yani 'iki şapka taşıyan' bir kişi olarak,
Şapkalarından birini çıkarıp, muhtar şapkasıyla bir toplantı yapıyor…
Diyor ki,
'Ben Çanakkale Çan Termik Santralini gördüm ve ikna oldum…'
Size kafadan komik bir şey söyleyeyim mi?
KIZILAY Şube Başkanı Yüksel Girgin'in görüp Tepebaşı Kömürlü Termik Santrali yapılması için ikna olduğu Çanakkale Çan Termik Santrali'nin toplam gücü 320 MW/h…
Tepebaşı Kömürlü Termik Santrali ise, kurulursa şayet gücü 1080 MW/h olacak…
Yani, şu 'yeni nesil' Çan Termik Santrali'nin 3 katından daha büyük…
Diyeceksiniz ki, termik santralin gücü az olunca zehri de mi az oluyor?
Zehir her yerde zehir ama dozu da önemli elbette…
KIZILAY Şube Başkanı Yüksel Girgin diyor ki,
'Ben de 3 ay önce öğrendim… Ben 3 ay öncesine kadar termik santral hakkında bir şey bilmiyordum…'
Ancak,
KIZILAY Şube Başkanı Yüksel Girgin ardından ekliyor;
'Çok iyi alan seçmişler. Kumsal arazi. Tarıma çok elverişli birinci derece bir arazi değil. Bu çok önceden yapılan bir planlama…'
'Alpu büyük ova ilan edildi. Ama biz Tepebaşı bölgesindeyiz. Santralin olduğu yer de kömürün çıktığı yer de Tepebaşı'nda aslında. Bakanlık rant olmasın diye Alpu dedi…'
'Ben Çanakkale'ye gittim, gördüm, ikna oldum. Ne insanlığa ne doğaya ne toprağa ne suya zararı var…'
'Kimse hiçbir dönüm arsa almadı. Öyle bir şey olsa ben işadamıyım, ben de alırdım. Yani yok kimse bir şey almadı. Aniden ilan edildi. İlan edildikten sonra kimse yerini satmadı. Nereye yapılacağı bilinmiyordu. Sadece Alpu Termik Santrali diye geçiyordu. Nereye yapılacağı kimseye söylenmedi.(Hatırlatma; Ben 3 ay öncesine kadar termik santral hakkında bir şey bilmiyordum YG) Çok gizli tutulmuş. Rant olmasın istendi…'
Devam ediyor KIZILAY Şube Başkanı Yüksel Girgin,
'Bakın toplantıda kozmetik ürünler verildi. Ben geçen sene de aldım o ürünlerden. Kömür işiyle uğraşıyorum…'

***

ÖRNEK NO:4

Böl – ikna et…
Bölge halkını bilgilendirme toplantısına basın dahil edilmedi…
Muhtarları bilgilendirme toplantısına basın dahil edilmedi…
Basın tahminimizce,
Sivil toplum kuruluşlarını bilgilendirme toplantısına da dahil edilmeyecek…
Basın bilgilendirildiğinde ise…
Korkarım iş işten geçmiş olacak…
Birinci perde burada bitiyor…
Bakalım ikinci perde de neler izleyeceğiz!