Sevgili okurlar,
Yüce İslam dini insanlara birçok kolaylıklar getirmiştir. Bunlar bir anda saymakla bitmez. Ancak biz mail yoluyla bize ulaşan bazı soruları bu satırlara dökmek istedik. İşte onlardan birisi; misafir namazı.
Bu konuyu işlememizin nedeni bir Cuma namazı çıkışı genç bir kardeşimizin 'Hocam ben geçici görevle buraya geldim ama ne kadar kalacağımı bilmiyorum. Ben namazları tam mı kılacağım yoksa seferi olarak mı kılacağım?' diye sordu. İşte ben de İslam eserlerinden derlediğim bu bilgileri sizlerle paylaşmak istedim.
Esas ikamet ettiği yerden yaklaşık 90 kilometre uzağa giden bir kişi misafir sayılır ve ibadetlerini de ona göre yapar. Mesela 4 rekatlı bir namazı eğer imama uymamışsa mutlaka 2 rekat kılması gerekir.
Bazı çok bilmişler bu zamanda seferilik olur mu? Gideceğimiz yere uçakla belki 1 saatte gideceğiz yine mi seferi sayılırız diye akıllarınca Allah'ın emrini küçümser gibi tavır alırlar.
Bu konuda yüce Peygamberimizin cinnilere verdiği cevap gayet açıktır. Bilindiği gibi cinniler Tayyi mekan (yer değiştirme) gücüne sahiptirler. Bir anda binlerce kilometre yere ulaşmaları mümkündür. Allah Teala onlara öyle bir güç ve kuvvet vermiştir. Onlar da Cenabi Peygamberimize Ya Rasulallah biz de mekanımızdan ayrıldığımızda seferi mi (misafir) sayılırız diye sordular. O da cevaben 'Evet siz de sınırı aştığınızda seferi olursunuz' diye onlara Allah'ın emrini tebliğ etti.
Yani hangi vasıta ile olursa olsun evimizden çıkıp köy ise bağ-bahçe, şehir ise son mahalleden ayrılmamızla 15 günden az kalacaksak, hemen seferilik oradan başlar ve tekrar şehir girişine kadar veya köyün bağı bahçesine kadar bu hal devam eder.
Eğer bir insan dönüş tarihi belli olmayan bir yere gitmiş ise, süre ne kadar olursa olsun seferidir ve namazlarını (farzlarını) 2 rekat kılması gerekir.
Ramazan ayı ise orucunu erteleyebilir. Ama tutabiliyorsa tutar ve Allah Teala'nın bildirdiğine göre bu daha hayırlıdır.
Sünnet namazları tam kılınır. Ancak kafileye yetişecekse araba bekliyorsa veya arkadaşları onu bekliyorsa sünnet namazlarını terk etmesinde bir vebal yoktur.
Mühim olan bir imama uymuşsa o da 2 rekatta selam vermez ve imamla birlikte 4 rekat kılar.
Eğer gittiği yerde imam okursa kendisi 2 rekat kılar ve cemaat herkes kendi başına o farz namazını 4'e tamamlar. Misafirlikte kılamadığı namazları ikamet ettiği yere dönünce yine 2'şer rekat olarak kaza eder.
Seferde yenilen oruçlar günü gününe tutulur. Sefer çıkan kimseye kurbanda vacip değildir. Ama hali vakti yerinde ise nafile olarak keser ve fakir fukarayı sevindirir. Ancak hane halkına giderken, benim adıma kurban kesin diye vasiyet etmiş ise evdekilerin bu vasiyeti yerine getirmesi gerekir.
Seferde olanlar Cuma namazı ile mükellef değiller. Ancak şartlar müsaitse Cuma namazını kılarlar. Cuma namazı kılanlar öğle namazı kılmazlar. Kadınlarda normalde olduğu gibi seferde Cuma namazı kılabilirler. Genel hatlarıyla İslam'ın misafirlere bakışı ibadette böyledir.