Çalışma hayatını yakından takip edenlerin hatırlayacağı üzere 2007 yılında çıkarılan 5620 sayılı Kanun ile kamu kesiminde altı aydan fazla çalışan geçici işçiler daimi işçi kadrolarına alınmıştı.
Geçici, diğer bir adıyla muvakkat işçiler açısından önemli ve doğru bir adım olan bu yasa çıkarken maalesef sakat çıktı ve amacına tam olarak hizmet edemedi. Bu nedenle de başta şeker sektöründe olmak üzere birçok kamu işyerinde geçici, kampanya veya mevsimlik işçiler kadroya alınmadan mağdur edilerek çalıştırılmaya devam etti, halende ediyorlar. Kadroya geçirilecek geçici işçilerde aranan tek özelliğin 2006 yılı içerisinde 6 ay yani 180 iş günü çalışmışlığının olması, kanun hazırlanırken kadroya geçirilecek işçilerde aranması faydalı olacak vasıflı kalifiye elman, tahsil, iş tecrübesi gibi özelliklerin göz ardı edilmesi 2006'dan önce ve daha sonraki yıllarda çok daha fazla günü olanlarla birlikte tahsil, beceri ve iş tecrübesi açısından kadroya geçirilenlerden çok daha uygun şartlara sahip olan pek çok çalışanın mağdur edilmesine neden olmuştur.
İşte bu mağduriyetin en yoğun yaşandığı yer bir zamanlar kamunun göz bebeği olan Şeker Fabrikalarıdır. İlimizde de önemli bir yeri olan Şeker Fabrikalarında da kendini hissettiren bu sorunu her ortamda dile getiren, mücadelesini veren Şeker İş Sendikası'nın Eskişehir Şube Başkanı Cengiz Ünder'in ifadeleriyle 'Şeker fabrikalarında çalışma, kampanya dönemi dışında da devam etmektedir. Şeker üretimi tamamlandıktan sonra bakım, onarım ve revizyon işleri teknik bir zorunluluktur. Bu çalışma pancar ekim, söküm, çiftçi ile beraber zirai mücadele, melas, şekerin pazarlanması ve satışı gibi diğer teknik özelliklerle birlikte tüm yılı kapsamaktadır. Yapılan işin bu özelliği nedeniyle geçici işçilerin dahi uzun bir süre çalıştırılması bir ihtiyaç iken, 5620 sayılı Kanun ile en fazla 180 gün çalıştırılabilmektedirler. 180 günü aşan çalışma ihtiyacı hukuka aykırı bir şekilde hizmet satın alımı – alt işveren yoluyla giderilmektedir. Halbuki 25 – 30 yıldır fabrikalarımıza emek veren hepsi birer usta seviyesine erişmiş Geçici işçilerin 180 günden fazla çalışmalarına acilen ihtiyaç duyulmaktadır.'
Aslına bakarsanız Başkanın anlatımıyla olay bu kadar nettir. Yaşanan mağduriyeti bir de şöyle örnekleyerek anlatmaya çalışayım; Bir an düşünün yılda sadece 120 gün çalışıyorsunuz. Diğer günler çalışmak istiyorsunuz ama iş yok! Başlıyorsunuz bir yerlerde çalışmak için torpil aramaya! Hayırlı kişileri devreye sokmaya ve her yıl aynı durum devam ediyor. İŞ-KUR'un kapısını çalıyorsunuz bu kez de onlar size 'Sizler geçici işçilersiniz, iş akdiniz askıya alınmış, işten çıkarılmamışsınız, doğal olarak size işsiz muamelesi yapamayız' diyor. İşsizlik maaşı almak için müracaat ediyorsunuz yine aynı cevap! Ne yapacaksınız?
Sadece Şeker Fabrikaları'nda Eskişehir'de 110 Türkiye'de 2850 aile bu biçimde mağdur. Sözün özü bir an evvel 5620 sayılı yasanın Meclis'te düzenlenerek çalışma sürelerinin önünün açılması gerekmektedir.
​Geçici işçilerin çalışmadığı dönemler için genel sağlık sigortası primleri zaten devlet tarafından karşılanmakta iken artık bu sorun kökünden çözülmeli insanların rahat nefes alması sağlanmalı, ağızlarının tadı bozulmamalıdır.