İnsanın fiziksel, zihinsel ve ruhsal bakımdan sağlıklı olması için gereken temel koşulların birincisi doğru ve yeterli beslenmedir. Bireyleri doğru ve yeterli beslenen toplumlar, sosyal ve ekonomik gelişmelerini de daha hızlı ve daha sağlıklı yapabilmektedir. Beslenmesinin önemli bir kısmını yanlış seçilmiş, yanlış hazırlanmış veya yanlış saklanmış gıdalarla yapan veya yetersiz beslenenler büyük ölçüde solgun, bitkin, güçsüz veya hastalıklı olmakta ve yaşamlarının bir bölümünü hastaneler ve sağlık kuruluşlarında geçirmektedir. Yanlış beslenme alışkanlığının, kanserlerin % 30-40' ı , kalp-damar hastalıklarından ölümlerin ise % 30' undan fazlası ile ilişkili olduğu bulunmuştur. Bunların yanı sıra hipertansiyon, kilolu veya şişman olma, diyabet, osteoporoz ve osteoporoza bağlı olarak daha çok yaşlılarda görülen kalça kırıkları ; demir yetersizliği anemisine (kansızlık) bağlı huzursuzluk, halsizlik, algılama eksikliği, büyüme ve gelişmede yavaşlama, zeka gelişmesinde azalma ; iyot yetersizliğine bağlı guatr, fiziksel ve zihinsel gelişme geriliği ve ağır olgularda düşük ve erken doğum, cücelik, sağırlık ve dilsizlik gibi hastalıkların ve diş çürüklerinin, beslenme ile bağlantısı bulunmaktadır. Bebek ölümleri ve düşük doğum ağırlıklarının büyük bir kısmı yetersiz veya yanlış beslenmeden kaynaklanmaktadır.

Doğru beslenme tıka basa karın doyurmak değil, vücudun gerek duyduğu besin maddelerini yeterince alabilmesini sağlamaktır. Doğru beslenmek, pahalı gıda maddeleriyle beslenmek de değildir. Bunlar kadar besleme özelliği olan çok sayıda ucuz gıda maddeleri vardır ve iyi beslenmek için en önemli husus, gıda maddelerini doğru seçmek, doğru hazırlamak ve doğru saklamaktır. Bunlar doğru yapılmazsa ne kadar pahalı gıdalar tüketilirse tüketilsin veya ne kadar çok miktarda yenilirse yenilsin, sağlıklı, verimli, kaliteli bir yaşam sürmek pek de mümkün değildir.

Sağlıklı bir yaşam için gereken maddelerin vücuda yeterince alınabilmesi için günlük beslenmenin tek düze değil, çeşitli gıda maddeleri ile yapılması gerekmektedir. Başta ekonomik olmak üzere çeşitli nedenlerle bunun yerine getirilmesi zor gibi görülmekle birlikte, ülkemizde birçok ülkede bulunamayan ürün çeşitliliği ve bunlar arasında ucuza satın alınabilecek çok sayıda gıda maddesi bulunmaktadır. Bunlar doğru kullanılabilirse, vücudun günlük olarak ihtiyaç duyduğu protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineralleri büyük ölçüde sağlamak mümkündür. Örneğin, baklagiller çok iyi bir protein, mineral ve vitamin kaynağıdır. Tavuk ciğeri ucuz bir gıda maddesidir fakat içerdiği protein ve mineral maddelerle çok yararlıdır. Bulgur, B12 dışında, başta tiamin olmak üzere bütün B vitaminlerine ve birçok mineral maddeye sahip besleyici ve doyurucu bir gıda maddesidir, ayrıca kolestrolün kontrol edilmesinde yararlıdır. Buğday ve yoğurttan yapılan tarhana protein, vitamin ve minerallerce zengindir ve kolestrolu düşürmek için uygun bir besindir fakat mutlaka mayalandırılmalıdır. Sebzeler özellikle vitamin ve mineraller bakımından zengindir. Sebze yemekleri içine az bir miktar kırmızı veya beyaz et (kemikli veya kemiksiz) konularak pişirildiğinde çok daha besleyici olmaktadırlar.

Burada verilenler, ucuz fakat doğru beslenme için neler yapılması gerektiği üzerine birkaç örnektir. Gıda maddelerinin ne zaman yenip içileceği, hangilerinin beraber veya ayrı tüketileceği, nasıl hazırlanması (pişirilmesi) gerektiği mutlaka öğrenilmelidir. bilgisizlik, alışkanlık, kolaycılığa kaçma, doğruyu öğrenme isteğinde azlık vb. nedenlerle yanlış beslenmekte ısrar edilmesi sağlık bakımından ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Bilinmesi gerekenleri, ihtiyacı olanlara öğretme sorumluluğu taşıyan kamu kuruluşlarına bu sorumluluğu verimli bir şekilde taşıyabilmeleri için başta ilgili meslek örgütleri olmak üzere sivil toplum örgütleri, dernekler ve gönüllüler de yardımcı olmalıdır.