Bilinmeyen numara! Telefonu açıp açmamakta tereddüt ettim.
Bayramdı seyrandı derken… O da bitti.
Yazıya tarih atarken fark ettim. Mart’ın yirmi üçüne gelmişiz. Ne kadar da hızlı geçiyor zaman. Zaman bir değirmen gibi…
Şu günlerde sık sorulan bir soru: “Oyunu kime vereceksin? Size de soruluyordur mutlaka.
Hadi bakalım, vakit tamam. Şu yazıyı yazalım artık. Bu öyle, canım isteyince…
Kadınlardaki merak tamam! Tescillenmiş. Ama ya erkeklerdeki merak? Öyle erkekler var ki…
Orhan Kemal; her sabah, her gece de diyebiliriz, 03’te kalkıp romanını yazmaya başlamadan önce cezveyi ocağa sürüp sabırla kahve pişiriyormuş kendine.