İçi en çok boşaltılan ve aslında olması gerekenin tam tersi hayata geçirilen, en önemli disiplinlerden olan halkla ilişkilere nasıl bir bilim ciddiyetle eğilmek gerek?
Uygulamalı bir sosyal bilim olan halkla ilişkiler, genel olarak anlaşılamama sorunu yaşamakta. Halkla İlişkiler disiplini yüz yıllık bir geçmişe sahip olmasına rağmen hala mesleğin tanımlanması ile ilgili tartışmalar devam etmekte. Edward Bernays'da bu konuya dikkat çekerek, halkla ilişkilerin ne olduğunu ve ne yaptığının tam olarak anlatılamadığını belirtmekte. Yine halkla ilişkilerin ne olduğunu ve nasıl bir etkinliği temsil ettiğini Bernays'in fikirlerinden yola çıkarak daha iyi anlayabiliriz. Bernays'in önemli ve üzerinde durulmasını gerektiren en önemli husus, onu bir efsane haline getiren yaratıcılığı ve teori ile praksis arasında kurduğu yaratıcı ilişkidir.
Bernays halkla ilişkiler faaliyetlerini bir sosyal bilimler uygulaması olarak görmektedir. Psikoloji ile halkla ilişkiler bağıntısını sürekli vurgulayarak iki yönlü asimetrik modelini bilimsel ikna üzerine kurar. Kitle psikolojisi ve kitle iletişimine büyük önem vererek, insanlar üzerinde etkin olabilecek hassas noktaları başarıyla tespit ederek psikolojinin etkinliğinden yararlanmıştır. Bilimsel verileri hedef kitle ile kurulacak iletişimde yaratıcı bir mesaja dönüştürerek ikna temelli faaliyetlerle öne çıkmaktadır.
Bernays'in temsilciliğini yaptığı iki yönlü asimetrik model, hedef kitleyi kurum ya da firmanın lehine olacak şekilde ikna etme amacını gütmektedir. Bu modelde feedback olmasına rağmen alınan feedback hedef kitleyi kontrol etmek amacını taşımaktadır. Bu modeldeki ikna süreci Freud'çu psikolojinin ikna teorisine dayanmaktaydı.
Bernays'i ilginç kılan en önemli husus, halkla ilişkiler faaliyetleri ile sağladığı yapısal dönüşümlerdir. Örneğin, The Amerikan Tobacco Company için yaptığı kampanya yapısal dönüştürme faaliyeti olarak öne çıkmaktadır. Bernays, kamuya açık yerlerde sigara içilmesini engelleyen yasakların kaldırılması için New York 5. Cadde'de 'Özgürlük Yürüyüşü' adı altında kadınları sigara içerek yürütmüş ve sigarayı özgürlükle özdeşleştirmiştir. Sonuçta kadınlar kamuya açık yerlerde sigara içebilmiştir. Kadınların sigara içme nedenlerini araştıran Bernays, bunun erkeklerle eşit statüye sahip olma isteği biçiminde algılandığını tespit ederek sigara içen kadınları New York sokaklarında yürütmüştür. Kadınların yeşil sigara paketlerini elbiseleri ile uyumlu bulmamalarını yeşil rengi moda yaparak çözmeye çalışan Bernays, bunun için bir balo düzenleyerek, kanaat önderlerini etkilemeyi başarmıştır.
İki yönlü asimetrik modelle Bernays, ikna olgusunu derinlemesine kullanmıştır. Kitlesel ikna bu anlamda halkla ilişkilerin toplumu dönüştürme ya da hedef kitlede davranışa yönelik istek oluşturmada önemli bir rol oynamakta. Bernays, bunu yaparken kitle psikolojisinin Freud'un lider ile kitle arasındaki ilişkiyi hipnotize eden ile hipnotize olan arasındaki ilişkiye benzeten kitle psikolojisi ve ben analizi geleneğine dayanmakta.