Hukuki süreçlerde sıkça karşılaşılan kavramlardan biri olan “dahili davalı”, davaya sonradan dâhil edilen ve davanın sonucundan etkilenebilecek üçüncü kişiyi ifade eder. Bir davada doğrudan taraf olmayan ancak mahkeme tarafından ya da taraflardan birinin talebiyle sürece katılan bu kişiler, davalıdan farklı bir konumdadır.
Bu yazıda, dahili davalının hukuki statüsünü detaylı bir şekilde ele alacağız. Dahili davalı ile asıl davalı arasındaki farkları, dahili davalının duruşmaya katılmaması durumunda neler olacağını, mirasçılık durumu ile ilgili olup olmadığını ve hakkında karar verilip verilemeyeceğini inceleyeceğiz. Özellikle dahili davalının davaya etkisi ve sorumluluklarını değerlendirerek, bu kavramın uygulamada nasıl işlediğini açıklayacağız.
Dahili Davalı Nedir?
Dahili davalı, bir hukuk davasına sonradan eklenen ve davanın sonucundan doğrudan veya dolaylı olarak etkilenebilecek kişidir. Bu kişi, genellikle taraflardan birinin talebi üzerine ya da mahkeme tarafından re’sen (kendiliğinden) davaya dâhil edilir. Dahili davalı, davanın tarafı olan davacı veya davalı gibi doğrudan dava açma ya da dava açılma hakkına sahip değildir, ancak davanın sonucunda hak kaybına uğrayabileceği için yargılama sürecine katılır.
Dahili davalıya genellikle tapu iptali ve tescili davalarında, miras hukuku davalarında, ortaklıkların sona erdirilmesi davalarında veya sigorta şirketlerinin dâhil edildiği davalarda rastlanır. Örneğin, bir taşınmazın mülkiyetine ilişkin bir davada, mülkiyetin devri konusunda menfaati olan bir kişi, tarafların talebi üzerine dahili davalı olarak eklenebilir.
Dahili Davalı Duruşmaya Gelmezse Ne Olur?
Dahili davalı, davaya dâhil edilmiş olmasına rağmen, duruşmalara katılmama hakkına sahiptir. Ancak bu durumda, mahkeme mevcut deliller ve tarafların beyanlarına dayanarak karar verir. Dahili davalının duruşmaya katılmaması, davanın ilerleyişini engellemez. Eğer dahili davalı, kendi menfaatlerini korumak için savunma yapmak istiyorsa, duruşmalara katılması ve gerekli belgeleri sunması önemlidir.
Örneğin, bir miras davasında bir kişi, diğer mirasçılar tarafından dahili davalı olarak gösterilmişse, duruşmaya katılmazsa mahkeme yalnızca mevcut mirasçıların beyanlarına dayanarak bir karar verebilir. Bu durumda, hak kaybına uğrayabileceğinden, dahili davalı olarak gösterilen kişinin sürece aktif katılım göstermesi önerilir.
Davalı ile Dahili Davalı Arasındaki Fark
Davalı, bir davanın doğrudan muhatabı olup, kendisine karşı dava açılan kişidir. Dahili davalı ise, dava sürecine sonradan katılan ve davanın sonucundan etkilenecek olan kişidir.
Davalı:
Davacı tarafından doğrudan dava edilen kişidir.
Mahkeme, davalı hakkında bağlayıcı karar verir.
Savunma yapmak, delil sunmak ve mahkemeye katılmak gibi yükümlülükleri vardır.
Dahili Davalı:
Başlangıçta davanın tarafı değildir; mahkeme veya taraflardan birinin talebi üzerine sürece eklenir.
Davanın doğrudan tarafı olmamakla birlikte, kararın etkileyebileceği üçüncü kişidir.
Savunma yapabilir, ancak bu bir zorunluluk değildir.
Örneğin, bir tapu iptali davasında asıl davalı taşınmazın mevcut sahibiyken, taşınmazın eski sahibi veya tapu devriyle ilgili hak iddia eden bir kişi dahili davalı olarak sürece eklenebilir.
Dahili Davalı Mirasçı Mıdır?
Dahili davalı her zaman mirasçı olmak zorunda değildir. Ancak miras davalarında, diğer mirasçıların haklarını korumak veya kendi menfaatlerini savunmak için bir kişi dahili davalı olarak dâhil edilebilir. Örneğin, bir murisin (miras bırakanın) terekesi üzerinde mirasçılar arasında anlaşmazlık çıktığında, bazı mirasçılar diğer mirasçıları dahili davalı olarak gösterebilir. Özellikle mirasın paylaşımı veya iptal davalarında, mirasçılar birbirlerine karşı ya da üçüncü şahıslara karşı açılan davalarda dahili davalı olarak dâhil edilebilirler.
Dahili Davalı Hakkında Karar Verilebilir mi?Dahili davalı hakkında mahkeme karar verebilir, ancak bu karar doğrudan onun aleyhine olmayabilir. Dahili davalının hukuki durumu davanın konusuna ve mahkemenin verdiği karara bağlıdır. Mahkeme, genellikle dahili davalıyı doğrudan borç altına sokan veya tazminat ödemekle yükümlü kılan bir karar vermez. Ancak, dahili davalının dava konusu taşınmaz, miras veya ortaklık gibi bir hakkı varsa, karar ona da etkili olabilir.
Örneğin, bir apartman yönetiminin açtığı ortak gider davasında, bir kat maliki dahili davalı olarak sürece dâhil edilebilir. Mahkeme, ortak giderlerin ödenmesi gerektiğine karar verdiğinde, bu karar dahili davalıyı da ilgilendirebilir.