Tepebaşı Belediyesi, bu sorumluluğu yerine getirirken, Engelliler Montaj Atölyeleri ile önemli bir başarı hikayesine imza atıyor. İki merkezde toplamda 19 milyon 727 bin 912 parçanın montajı gerçekleştirildi. Bu sayı, sadece bir istihdam başarı hikayesi değil, aynı zamanda engelli bireylerin topluma kazandırılması açısından da son derece anlamlı bir veri.
Engelli bireylerin iş hayatına katılmaları, sadece ekonomik bir katkı sağlamakla kalmıyor; aynı zamanda onların özgüven kazanmasına, sosyal beceriler edinmesine ve toplumla bütünleşmesine de olanak tanıyor. Melih Savaş Yaşam Köyü'ndeki İbrahim Ethem Kesikbaş Engelliler Montaj Atölyesi ve Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (EOSB) iş birliği ile kurulan atölyeler, bu süreçte yol gösterici işlevi üstleniyor. Bu projeler, engelli bireylerin kendilerini geliştirmelerine ve çeşitli sektörlerde istihdam edilmelerine yardımcı oluyor.
Eğitim gören 192 özel bireyden 61’inin diğer kurumlarda istihdam edilmesi, programın etkinliğini gözler önüne seriyor. İbrahim Ethem Kesikbaş Atölyesi’nde 110 öğrenci eğitim almışken, EOSB atölyesinde ise eğitim alan 82 birey, bu sürecin ne kadar önemli ve etkili olduğunu gösteriyor. Toplamda 7 milyon 530 bin 711 adet parçanın montajı, EOSB’deki 12 milyon 197 bin 201 adet montajla birleşince, engelli bireylerin başarısının somut bir örneği haline geliyor.
Bununla birlikte, bu başarıda yer alan firmaların katkısını da unutmamak gerekiyor. Can Conta, Starplast Plastik, Kafaoğlu ve Baycan gibi firmaların demonte parçalarını atölyelere göndermesi, toplumun her kesiminin bu sürece dahil olduğunu gösteriyor. İş dünyası ile sosyal projeler arasında kurulabilecek köprüler, sadece ekonomik fayda sağlamakla kalmayıp, insanlığa olan inancı da pekiştiriyor.
Engelli bireylerin çalışmaktan mutlu olduğu, onlara sunulan şansların bir kenara itilmediği bu atölyelerdeki başarılar, toplumsal dayanışmanın en güzel örneklerinden biri. Unutmamalıyız ki, her birey bir değerdir ve potansiyeli keşfedilmeyi beklemektedir. Tepebaşı Belediyesi’nin gerçekleştirdiği bu projeler, geleceğin daha aydınlık olmasına katkı sağlarken, engelli bireylerin de bu sürecin aktörleri haline gelmelerine fırsat tanıyor.
Sonuç olarak, engelli bireylerin toplumdaki yerleri ve katkıları asla göz ardı edilmemeli. Onların başarısı, toplumun başarısıdır. Tepebaşı Belediyesi ve iş birliği yaptığı firmalar, bu yöndeki çabalarıyla sadece engelleri aşmakla kalmayıp, değerli bir örnek teşkil ediyor. Hep birlikte daha kapsayıcı bir toplum yaratmak için elimizi taşın altına koymalıyız.
**
ESKİŞEHİR SANAYİİNDE DÖNÜŞÜM RÜZGARI
Eskişehir, sanayi ve teknoloji alanında attığı adımlarla dikkat çekmeye devam ediyor. Eskişehir Sanayi Odası (ESO) ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın iş birliğiyle kurulan ESO Yetkinlik ve Dijital Dönüşüm Merkezi – Model Fabrika, ülkemizin dijitalleşme sürecinde önemli bir rol üstleniyor. Son düzenlenen 2. ve 3. Öğren-Dönüş Programı Sonuç Toplantısı, bu açıdan gelecek için ne denli umut verici sonuçlar getirdiğini gösteriyor.
Kamu ve özel sektör iş birliğinin en güzel örneklerinden birine tanıklık ettiğimiz bu süreç, Eskişehir Odunpazarı İlçe Sağlık Müdürlüğü’nün programa katılmasıyla farklı bir boyut kazanmış oldu. Kamu kurumu olarak ilk kez bu tür bir süreçte yer alan sağlık müdürlüğü, esnekliğin ve adaptasyonun sadece sanayi ile sınırlı olmadığını, her alanda geçerli olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.
Toplantıda ESO Yönetim Kurulu Başkanı Celalettin Kesikbaş ve Dr. Yücel Özkara'nın konuşmaları, verimlilik ve inovasyonun önemini vurguladı. Gerçekleştirilen eğitim ve danışmanlık süreci boyunca, firmalar yalın üretim yaklaşımıyla kayda değer iyileşmeler sağladı. Özellikle üretkenlik artışları, zamanında teslimat oranlarındaki iyileşme ve makine ekipman verimliliğindeki büyük artışlar, sanayinin geleceği açısından cesaret verici bulgular.
Öne çıkan başarı hikayeleri, verimlilik açısından Türk sanayisinin ne denli potansiyel barındırdığını gözler önüne seriyor. Yüzde 200’e varan üretkenlik artışları ve makine ekipmanı verimliliğinde sağlanan yüzde 50'lik bir artış, yalnızca katılımcı firmalar için değil, tüm sektörler için bir örnek teşkil ediyor. Bu, aynı zamanda Türkiye’nin sanayi üretiminde daha rekabetçi bir konuma gelmesi için bir alt yapı oluşturuyor.
Bu tür programların yaygınlaşması, sanayicimizin bilgi ve deneyimlerini artırarak, uluslararası standartlarda üretim yapabilme yeteneğini geliştirecektir. Bunun yanı sıra, sanayicilerin sıklıkla karşılaştığı israf, zaman yönetimi ve verimlilik eksiklikleri üzerine yapılan çalışmalar, sektörü daha da ileriye taşıma potansiyeline sahiptir.
Son olarak, program sonucunda katılımcı firmalara verilen plaketler ve katılım belgeleri, bu yolculuğun bir nişanesi olarak büyük bir anlam taşıyor. Ancak esas önemli olan, bu başarıların kalıcı hale getirilmesi ve diğer firmalara da ilham vermesi.
Eskişehir, üretimle büyüyen bir şehir olma yolunda önemli adımlar atıyor. Model Fabrika'nın çalışmaları ve elde edilen sonuçlar hem yerel hem de ulusal düzeyde sanayi politikalarının güçlendirilmesine katkıda bulunuyor. Bu nedenle, bu tür girişimlerin desteklenmesi ve yaygınlaştırılması, geleceğin şekillendirilmesinde kritik bir rol oynamaktadır. Geleceğe umutla bakarken, sanayi alanında yapılan bu yenilikçi çalışmaları takdirle karşılamak gerekiyor.