3 Aralık Perşembe günü yapılan Tepebaşı Belediye Meclisi'nde,
'Eskişehir YHT Hattı Kapalı Kesit Üzeri Peyzaj Yapım İşi' üzerine ilginç bir saptama yapıldı…
Tepebaşı Belediye Başkan Vekili Erdoğan Aydoğmuş, işi yapan firmanın, işi tamamlamadan 'kaçtığını' söyledi…
İzleyicilerin arasındaki bir kişi ise,
Sanki bu konunun gündeme geleceğini biliyormuş ve o nedenle oradaymış gibi, kendisinin projede görevli bir çalışan olduğunu belirterek, müteahhidin kaçmadığını ancak projenin durdurulduğunu söyledi…
Belediye Meclis toplantıları sırasında, izleyicilerin bu tür söz alma veya konuşma hakları olmadığı için, konuşma o anda Aydoğmuş tarafından kesildi…
Elbette olay son derece ilginçti, en az konusu kadar…
***
Olay ertesi günü yayınlanan diğer yerel gazetelerin yanı sıra,
SONHABER Gazetesi'nde manşetten verildi…
'Müteahhit kaçtı mı?'
Projenin son halinin yer aldığı bir fotoğrafla birlikte, Tepebaşı Meclisi'nde yaşananlar Eskişehir kamuoyuna aktarıldı…
Projenin asıl sahibi,
Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü…
Böyle bir manşet haberden sonra genelde beklenen ve yaşanan şudur;
İşin asıl sahibi olan firma veya kuruluş,
Yazılı bir açıklama yaparak işin doğrusunu kamuoyuna aktarır…
Tabii ki,
Haberin kendisinde eksik, yanlış veya kusur varsa…
Eğer yoksa,
Susup kabul etmesi mi beklenir, bence ona da hayır…
Proje durduruldu mu, müteahhit kaçtı mı?
Hangisi?
Yoksa ikisi birden mi?
Meclisteki konuşmanın üzerinden 6, haberin yayınlanmasının üzerinden 5 gün geçti…
Ne DDY Genel Müdürlüğü'nden ne de hükümetin Eskişehir temsilcilerinden bir açıklama var…
Nedendir bilinmez, herkes susuyor…
***
Bilindiği gibi, projeden kimse ama hiç kimse memnun değil…
Önce Vali Güngör Azim Tuna dile getirdi olumsuz görüşlerini…
Ardından AKP İl Başkanı Dündar Ünlü…
Gerek Büyükşehir Belediye Başkanı yılmaz Büyükerşen, gerek birçok Eskişehirli ve gerekse de yerel basın zaten hilkat garibesi proje ile ilgili olumsuz düşüncelerini defalarca dile getirmişlerdi…
Bu projenin Eskişehir'in başına kim tarafından örüldüğünü aslında herkes biliyor…
İşin o tarafına dönmenin kimseye faydası yok artık…
Hele Eskişehir'e hiç yok…
İyi hoş da ne olacak peki?
Birilerinin bu projeyi sahiplenmesi daha doğrusu sorumluluğunu alması gerekmiyor mu?
O bölgeye dökülen tonlarca betonun ve harcanan milyonlarca liranın hesabını kim verecek?
Dahası,
Yukarıya doğru yapsanız 300-400 metrelik bir gökdelen için harcanacak betonu kim nasıl temizleyecek o alandan?
Yoksa
'Mecburuz' denilerek bu haliyle mi tamamlanacak?
Yoksa
2-3 yıl daha böyle mi bırakılacak?
***
Sorulacak daha bir sürü soru var…
Ama bugüne kadar kimse çıkıp bir cevap vermedi…
Şimdi Eskişehir kamuoyu bu soruların cevaplarını bekliyor…
