Düşük verim çiftçiyi zora sokarken ürünlerin alış fiyatlarının düşüklüğü ve yüksek giderler tarım sektörünü ciddi anlamda tehdit ediyor.

3 yılda 30 hastaya kemik iliği başarıyla nakledildi 3 yılda 30 hastaya kemik iliği başarıyla nakledildi

Çiftçiliğin belini büken mazot ve gübre fiyatları olduğunu söyleyen çiftçi Mustafa Yalçın, devletten destek göremediklerini belirterek, “Buğday arpa mısır pancar ektik. Arpayı, buğdayı ve nohutu kaldırdık. Verim fena değildi ama ücretlerden sıkıntılıyız. Kafa kafaya çıktı masraflar ve kurtarmadı. Akaryakıt fiyatları çok etkiliyor, girdilerin en fazlası gübre ve mazot oluyor. İki kilo buğday satacaksın iki kilo mazot alıyorsun. Fiyatlarda yüzde 50 artış var ve devlet desteklerinin yüzde 1’ini görüyoruz, destek çok az alıyoruz. Parası olan desteği alıyor” dedi.

ÇİFTÇİYE MAZOT UCUZ VERİLMELİ

Çiftçinin gelirinin azaldığını söyleyen ve mazotun indirimli verilmesi gerektiğini belirten çiftçi Ali Şentürk, “Akaryakıta gelen zamlar direk etkiledi maliyetlerimiz arttı gübreye gelen zam arttı çiftçinin yükü zaten akaryakıt. Günde 8-10 sefer tarlaya gidip geliyoruz. Çiftçinin en büyük masrafı akaryakıt ve gübredir. Son zamandaki yağışlar yazlık mahsüllere faydası oldu ama arpa ve  buğdaya çok fazla olmadı. Yağışların zamansız gelmesi ürünlerin verimini direkt etkiledi. Arpa ve buğdayda verim düşüktü. Dolu geçişleri oldu bazı bölgelerde yüzde 50’ye varan zararlarımız oldu. Geçen yıllara göre verim düşüklüğümüz var fiyatlarda düşük kaldı. Çiftçinin geliri azaldı. Maliyetler arttı kazancımızı etkiliyor. Bu yıl giderler çok fazlaydı ekeceğimiz ürünleri hep zamlı aldık. Devlet desteği veriyor ama yeterli değil. Kooperatifler aracılığıyla direkt çiftçiye ucuz mazot verilmesi lazım. Mazot şu an 45 liradan veriliyorsa bizim 30 liradan almamız lazım. Geçen yıl ofise 8 bin 150 liradan buğday verdik, bu yıl buğdayın kalitesine göre 8 bin 750 ve 9 bin 750 civarında verdik. Devlet buğdayda fazla bir artış vermedi.”diye konuştu.

UMUDUMUZ DEVLETTEN YÜKSEK FİYAT ALABİLMEKTİ

Bir diğer çiftçi Mustafa Akgül, devletten bekledikleri fiyatları alamadıklarını ve  teşviklerin yetersiz olduğuna dikkat çekerek, “Mazot ve gübre fiyatlarının çiftçi için indirimli olmasını bekliyoruz. Geçen yıla göre fiyatlar iki katı. Ürün alımında devletten yüksek fiyat bekliyorduk, umudumuz yüksek fiyat alabilmekti geçen seneki fiyatlarla bu seneki verilen fiyatların arasında fark yok. Mahsüllerimiz güzeldi ama kuraklık, yağışların erken gelmesi sonra dolu zararı oldu. Bölgesel bir dolu zararı gördü arazilerimiz, tarsim sigortası yaptırdığımız zaman ekspertiz geliyor, zararı belirliyor ve ödemeyi yapıyor. Tarsim sigortası yaptırmayan çiftçilerimiz için Tarım Müdürlüğü ada parsel istedi, gelip kontrol yaptılar, daha sonra belirli bir destek yapacaklarını söylediler. Tüm çiftçiler, tarsim sigortası yaptırarak zararlarını karşılatabilirler. Devlet destek ve teşviklerinin bazıları genelde kırsal kesimdeki çiftçilere var. Hayvancılık ve tarım makineleri için yüzde 50 civarında bir destek var. Elimizden geldiğince takip ediyoruz ama bizim bölgede çiftçilik yapan insanlarda zaten tüm ekipmanlar var. Kırsal bölgelere bizden öncelikli diye biliyorum. Özellikle genç ve bayan çiftçilere teşvik var. Devlet desteklerinin biraz daha artırılmasını talep ediyoruz” diye belirtti.

KÜLLİYEN ZARAR EDİYORUZ

Aynı zamanda hayvancılıkla uğraşan Coşkun Yalçın, mahsüllerin geçen seneye göre daha düşük fiyata verdiklerini dile getirerek, “Bizi çiftçilikte en çok zorlayan mazot, gübre ve hayvan yemi oluyor. Giderler epey zorluyor, sattığımız mahsül çok ucuz geçen seneki fiyatın bile altında hiçbir zam gelmedi ama giderlere yüzde 50  zam geldi. Keskin Barajı’ndan sulama yapıyoruz ama orada da suyumuz kısıtlı, orası bittiği zaman yer altına dönüyoruz o da elektrik olmadığı için mazotlu jeneratörü traktör çeviriyor o da çok maliyetli oluyor bize külliyen zarar ediyoruz. Devlet destek ve teşvikleri çok az, kesinlikle yükseltilmeli” diye konuştu.

ADETA CAN ÇEKİŞİYORUZ

Bir diğer çiftçi Bekir Çakmak ise çiftçinin artık dayanacak gücünün kalmadığını ve Tarım Bakanlığı’nın sektördeki sorunlara ivedilikle çözüm getirmesini beklediklerini belirterek şöyle devam etti:

“Türk çiftçisi şu an çok zor durumda, adeta can çekişiyor diyebiliriz. Tarım Bakanlığı eğer ivedi bir şekilde çiftçiye destek vermezse çiftçinin durumu çok zor. Çünkü bizim Avrupa ülkelerinin çiftçisiyle yarışabilmemiz çok zor bizim girdilerimiz çok pahalı ama fiyatlarımız çok düşük. Avrupa ülkelerinde çiftçiye destek yüzde 25, bizim aldığımız destek yüzde 2 oranında. Tarım Bakanlığı sürekli üretmemizi istiyor ama bizim gücümüz kalmadı. Harcadığımız parayı geri tarladan toplayamıyoruz. Nisan ayından beri tarlalardayız. Su veriyoruz, gübre veriyoruz çoluk çocuğumuzla çalışıyoruz ama şimdi mısır fiyatları açıklanacak işte o zaman görürsünüz bu da bizim maliyetimizi karşılamayacak.  Pancar en çok emek isteyen ürünlerden bir tanesi, devlet ekin diyor ekiyoruz ama karşılığını alamıyoruz. Çiftçiler en fazla 2 ya da 3 yıl daha dayanabilir. Tarım Bakanlığı ivedi bir şekilde destekleme kararı çıkarmazsa veya mahsül fiyatlarında artış yapmazsa çiftçiler tarım yapamaz hale gelir. Bu tarlalar boş kalır kimse ekemez. Mazot ve gübre fiyatları sattığımız mahsülün yanında çok fazla, yüzde 200 zam yapılmış ama mahsüle yüzde 1 zam yapıldı. Çiftçilerin mücadelesi çok zor bu durumda”

Kaynak: Sonhaber Gazetesi - Emrah KÖSE