Eskişehir Kardeşlik Platformu üyeleri, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını kınamak için Odunpazarı ilçesindeki Vişnelik Mahallesi'nde bulunan Mahmut Sami Ramazanoğlu Camii'nde toplandı. Yapılan duanın ardından platform üyeleri adına basın açıklaması gerçekleştirildi. Platform adına açıklama yapan Mahmut Öksüzoğlu, İsrail'in Filistin'de büyük bir zulüm sergilediğini belirterek uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırdı.
ULUSLARARASI TOPLUMA ÇAĞRI
Öksüzoğlu, açıklamasında, "İşgal rejimi İsrail, on yıllardır Gazze ve Filistin’de büyük zulümler işlemiştir. Siyonistlerin saldırıları nedeniyle yüz binlerce insan şehit olmuştur. 7 Ekim sonrasında ise işgalciler saldırılarını daha da artırmıştır. Apartheid rejimi İsrail, 15 ay boyunca Filistin’deki insanlık dışı saldırıları ile adeta bir soykırım gerçekleştirmiştir. Yapılan saldırılarda 14 binden fazlası enkaz altında kaybolanlar olmak üzere 61 binden fazla Filistinli şehit olmuştur. İsrail, 19 Ocak'ta varılan ateşkes anlaşmasından sonra da ateşkese uymayarak saldırılarını sürdürmüştür. Ateşkes süreci boyunca Gazze’ye defalarca saldırı düzenlenmiş, son olarak da ateşkesi tek taraflı olarak bozan apartheid rejimi, yerinden edilen Filistinlilerin çadırlarını, sığındığı okulları ve sivillerin evlerini bombalamıştır. Bu saldırılarda 400’den fazla Filistinli kardeşimiz şehit olmuştur. Sahur vaktinde, ateşkesi tek taraflı olarak bozan siyonistler, kadın, çocuk ve sivillere saldırarak barbarlıklarını ve zalimliklerini bir kez daha gözler önüne sermiştir" dedi.
“İŞGALCİLERİN SUÇ ORTAĞIDIR”
İsrail'in bu kadar zalimce hareket etmesinin nedenlerinden birinin de ABD Başkanı Trump'ın zulme destek veren açıklamaları olduğunu belirten Öksüzoğlu, "İsrail’in ve Netanyahu hükümetinin bu kadar zalimce hareket etmesinin bir sebebi de hiç şüphesiz ABD Başkanı Trump’ın zulme arka çıkan açıklama ve adımlarıdır. Amerikan Başkanı Donald Trump, Gazze’ye yönelik yaptığı açıklamalarla İsrail zulmüne destek vermiş, tarihin gördüğü en barbarca zulümleri işleyen siyonistlere arka çıkmıştır. “Gazze’yi satın almak”tan, Gazze’yi ABD yetkisi altına almaktan bahseden Trump, kanlı ve karanlık işbirlikleriyle binlerce kilometre öteden Ortadoğu’yu dizayn etmeye çalışmıştır. Göreve geldiğinden bu yana Gazze halkını tehdit eden Trump, işgalcilerin suç ortağıdır. Beyaz Saray Sözcüsü yaptığı açıklamada, İsrail’in saldırı için ABD’ye danıştığını ve onay aldığını söylemiştir. ABD, apartheid rejimine verdiği desteği sonlandırmalıdır" ifadelerini kullandı.
“İŞGALCİLERE DESTEĞİNİ SÜRDÜRMEKTEDİR”
Gazze'de insanlık tarihinde az rastlanır bir zulmün yaşandığını ve uluslararası hukukun hiçe sayıldığını vurgulayan Öksüzoğlu, "Gazze’de, insanlık tarihinde örneğine az rastlanır bir zulüm, tüm dünyanın gözleri önünde yaşanmış ve ne yazık ki hala devam etmektedir. İşgalci İsrail, 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye, Hiroşima saldırılarında atılan bombaların 3 katından fazla bomba atmıştır. İşgalci siyonistler, insani yardımların girişini engelleyerek, Gazze’nin topyekün bir zorluk yaşamasını istemektedirler. Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından alınan tüm uluslararası kararlara rağmen, işgalci İsrail hukuku tanımamakta ve saldırılara devam etmektedir. Ne yazık ki, dünyanın gözleri önünde yaşanan bu zulmü durduracak somut adımlar atılmamaktadır. Halklar, işgalci İsrail’in zulümlerini yüzbinlerce kişinin katıldığı eylemlerle protesto ederken, ABD ve Batı dünyası, yaşanan zulümleri görmezden gelerek hâlâ işgalcilere desteğini sürdürmektedir" şeklinde konuştu.
“İŞGALE TESLİM ETMİYORLAR”
Filistin halkının haklı davasından vazgeçmediğini belirten Öksüzoğlu, devletleri ve uluslararası kuruluşları İsrail'i kararlara uymaya zorlamaya çağırdı. Öksüzoğlu, "Yalnızca vatanlarını işgale teslim etmedikleri için ağır bedeller ödeyen, yakınlarını kaybeden, evlerini kaybeden ve her an kendi hayatlarını kaybetme tehlikesiyle karşılaşan Filistinliler, haklı davalarından asla vazgeçmiyor ve topraklarını işgale teslim etmiyorlar. Devletler, sorumlu uluslararası teşkilat ve kurumlar, ateşkesin başlangıcından bu yana saldırılarına devam eden, alınan kararları uygulamayan İsrail’i kararlara uymaya zorlamalıdır" dedi.
HUKUK İHLALİ
ABD'nin Gazze'yi tehcir etme planının uluslararası hukuka aykırı olduğunu vurgulayan Öksüzoğlu, Birleşmiş Milletler kararlarını ve Cenevre Sözleşmelerini hatırlatarak, "ABD'nin Gazze’yi tehcir etmeye yönelik planı, uluslararası hukuka ve insan haklarına aykırıdır. Birleşmiş Milletler (BM), özellikle 1948 tarihli BM Genel Kurul Kararı 194’te, "yerinden edilmiş halkların geri dönüş hakkı"nı tanımaktadır. Bu karar, Filistinli mültecilerin evlerine geri dönme haklarını vurgulamaktadır. Ayrıca Cenevre Sözleşmeleri gereği, bir işgal gücü, yerel halkı zorla yerinden edemez ve bunun tersi, savaş suçları kapsamında değerlendirilir. ABD'nin bu tür tehcir planlarını desteklemesi, uluslararası hukuk ihlali anlamına gelir" ifadelerini kullandı.
ULUSLARARASI CEZA MAHKEMESİ'NE ÇAĞRI
İsrail ve destekçilerinin Filistin'de gerçekleştirdiği saldırıların savaş suçu teşkil ettiğini belirten Öksüzoğlu, sorumluların uluslararası adalet önüne çıkarılması gerektiğini söyledi. Öksüzoğlu, "Uluslararası Ceza Mahkemesi, savaş suçlarını, soykırımı ve insanlığa karşı suçları takip etme yetkisine sahip bir kurumdur. İsrail’in ve destekçilerinin Filistin’de gerçekleştirdiği saldırılar, bu suçlardan birçoğunu oluşturmaktadır ve bu suçların sorumluları mutlaka uluslararası adalet önüne çıkarılmalıdır. Gazze’deki saldırılar, Cenevre Sözleşmesinin 49. maddesini ihlal etmektedir; bu madde, işgal altındaki topraklarda nüfusun zorla yerinden edilmesini yasaklamaktadır. Tüm bu uluslararası anlaşmalar, sözleşmeler , Filistin halkının haklı davasını ve direnişini savunmaktadır. İsrail’in işgali, zulmü ve tehcir planları uluslararası hukuk ve insan haklarıyla bağdaşmamaktadır" dedi.
“FİLİSTİN ÖZGÜR OLANA KADAR MÜCADELEMİZ SÜRECEK"
Son olarak tüm dünya halklarına ve İslam ülkelerine tepkilerini gösterme çağrısında bulunan Öksüzoğlu, "Son olarak herkese sesleniyor ve diyoruz ki; tüm dünya halkları tepkisini açıkça göstermelidir. Bütün İslam ülkeleri ve halkları bir araya gelip tepkisini ortaya koymalıdır. İsrail, hukuksuz işgal hareketi ve katlettiği insanlar için uluslararası hukuk önünde ve tüm dünyanın vicdanında hapsedilmelidir. Bizler Türkiye’nin sivil toplum kuruluşları ve halkı olarak Kudüs, Mescid-i Aksa ve Filistin özgür oluncaya kadar mücadelemizi tüm gücümüzle sürdüreceğiz" diyerek basın açıklamasını sonlandırdı.
