CHP Eskişehir İl Kadın Kolları Başkanı Sibel Yeşildal ve CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz'ın da katıldığı yürüyüşte, basın açıklaması yapılarak kadın cinayetlerine karşı ortak ses yükseltildi.

 HEPİMİZİN SORUMLULUĞU

Çocuk ve kadın cinayetlerine dur demek için bir araya geldiklerini ve son yıllarda kadın ve çocuklara yönelik şiddet olaylarının toplumsal bir sorun haline geldiğini belirten CHP Eskişehir İl Kadın Kolları Başkanı Sibel Yeşildal, "Her gün duyduğumuz cinayet haberleri, bizleri derinden yaralıyor. Kadınların yaşam hakkı, çocukların güvenliği ve toplumsal cinsiyet eşitliği hepimizin sorumluluğudur" dedi. 

CHP Eskişehir Kadın Kolları'ndan 25 Kasım’a anlamlı etkinlik CHP Eskişehir Kadın Kolları'ndan 25 Kasım’a anlamlı etkinlik

KARANLIK GÜNLER YAŞIYORUZ

Türkiye'de 2024 yılı başından bu yana yaşanan kadın cinayetlerine dikkat çeken Yeşildal, " 311 kadın cinayeti işlenirken, 184 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulunmuştur. 4 Ekim’de İstanbul’da meydana gelen korkunç olay hepimizin yüreğinde derin bir acı ve öfke bırakmıştır. İki kadının vahşice katledilmesi toplum olarak üzerimize düşen sorumlulukları bir kez daha gözler önüne sermektedir. Acıları yüreğimizde tazeliğini korurken ; Tekirdağ’dan, Mersin’den, Diyarbakır’dan, İstanbul’dan, Gaziantep’ten, Ankara’dan, Bursa’dan ve Balıkesir’den gelen cinayet haberleriyle sarsıldık. Gülistan Doku hala kayıp şimdi de Rojin Kabaiş’ten 19 gündür haber alınamıyor. Beyoğlu’nda bir kadını taciz eden, yere düşürüp saldırıda bulunan erkekler suç kayıtlarına rağmen serbest bırakıldı; sosyal medyada yayılması ve tepkilerin yükselmesi sonucu tekrar göz altına alınarak, tutuklandı. Bunlar sadece bildiklerimiz. Kim bilir daha kaç kadın sokaklarda korku içinde yaşıyor, ya da şiddete uğruyor? Bu gerçekler, karanlık günler yaşadığımızın en acı göstergesidir" ifadelerini kullandı. 

HESABINI SORACAĞIZ

Yeşildal, "Artık yeter. Kadın cinayetlerinin her geçen gün arttığı, kadınların ve kız çocuklarının her geçen gün şiddete maruz kaldığı ve hukukun kadınları değil suçluyu koruduğu bu adaletsizliği kabul etmiyoruz. Kadınlar öldürülürken, şiddete uğrarken ‘ama’lı, ‘fakat’lı cümleler kurmanıza, erkek adaletten yana tutumunuza, kadın düşmanlığınıza tahammülümüz kalmadı. Kaybolan, istismara uğrayan her çocuğun, katledilen, tacize uğrayan, şiddete uğrayan her kadının, hesabını elbette sizden soracağız. Susmayacağız" diyerek iktidara seslendi.

 MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ

Kadına yönelik şiddet sadece kadının sorunu değil;  Narin, İkbal, Ayşenur, Gülfer, Satı, Zeliha, Sıla ve katledilen tüm çocuklarımız, kadınlarımız isyanımızdır diyen Yeşildal, "Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizler, kadınların özgür ve güvenli bir şekilde yaşama hakkını savunmaya ve bu yolda gereken her türlü mücadelenin öncüsü olmaya devam edeceğiz. Kararlıyız, kadın cinayetlerini durduracağız. İstanbul Sözleşmesini getirene kadar, 6284’ü tam uygulayana kadar, sokakta güvenle yürüyene kadar bizler mücadelemize devam edeceğiz. Buradan kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddet konularında devletin yükümlülüklerini yerine getirmesini, kadına yönelik şiddetin ortaya çıkmadan önlenmesini, mağdurların korunmasını, faillerin gerektiği gibi cezalandırılmasını ve kadınların yaşam hakkının güvence altına alınması için gerekli çalışmaların yapılmasını bir kez daha talep ediyor, kadına yönelik şiddetin önlenmesi için mücadelemizi sürdüreceğimizi basına ve kamuoyuna bildiriyoruz" diye konuştu. 

İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN SONRA KADIN CİNAYETLERİ ARTTI

İstanbul Sözleşmesi'nin önemini vurgulayan CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz, "sözleşmenin bizim tüm Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki milletvekillerinin tamamının onay vererek imzaladığı ve dünyada ilk imzalayan ülkelerden birisi olmakla övündüğümüz örnek bir yasaydı. Bu maddenin neden kaldırıldığı, neden bugün uygulanmadığı, neden Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunulmadan tek taraflı bir cumhurbaşkanı kararıyla bu sözleşmeden çekilindiği anlaşılabilir değildir. Yani Cumhur İttifakı'nın yeni ortağına verilen söz nedeniyle bu sözleşmeden Türkiye Cumhuriyeti'nin çekildiğini hepimiz görüyoruz. İstanbul Sözleşmesi'nden önce ve İstanbul Sözleşmesi'nden çekildikten sonra arada kadın cinayetlerinin ve kadına karşı şiddetin yoğun şekilde arttığını hepimiz gözlemliyoruz. Kadına, sosyal hayattan çekilmeyi, sosyal kültürel hayattan çekilerek eve kapanmaya reva gören bu iktidara, bu düzene karşı kadınlarımız Türkiye Cumhuriyeti adımlara en fazla değer veren bir liderin kurduğu bir cumhuriyettir. Ve kadınlara seçme ve seçilme hakkına ilk veren ülkelerden birisi olmasıyla her zaman övündüğümüz bir durum ortadayken bugün gelinen aşamada kadınlar birçok  şiddete maruz kalıyor. Şiddetin altında sistematik şekilde eziliyor" ifadelerini belirtti. 

HER ZAMAN YANINDAYIZ

Kadın cinayetleri politiktir ve kadına karşı şiddeti durdurmak iktidarın asli görevidir diyen Yalaz, "Bugün burada bu yürüyüşü organize eden başta Eskişehir Kadın Kolları İl Başkanımız olmak üzere bütün kadınlarımıza teşekkürlerimizi sunuyoruz. Ve her zaman onların yanında olduğumuzu, halkın iktidarında kadınların hak ettiği değeri kavuşacaklarına, kadına şiddet bilinçli ve sistemli bir eğitim kampanyalarıyla en başta sona erdireceğini haykırarak ifade etmek istiyorum" diyerek desteklerini vereceğini belirtti. 


Kadın Kolları üyeleri ve vatandaşlar, Ulus Anıtı önünde öldürülen kadın ve çocukların fotoğraflarının yer aldığı bir posterin altına karanfil bırakarak anıtlarına saygı gösterdiler.

Kaynak: Haber Merkezi