Türk-İş’e bağlı üyeler adına konuşan Tes-İş Sendikası Şube Başkanı Haluk Doğan, “Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, adaletsiz vergi sistemi, işsizlik, kayıt dışı istihdam, güvencesiz çalıştırma sorunları altında ezilmeyeceğiz. Bozulan ekonominin bedelini biz ödemeyeceğiz” dedi.

Gelir adaletsizliği ve yaşam şartlarının ağırlaşması nedeniyle 81 ilde eş zamanlı basın açıklaması yapan Türk-İş Temsilcileri, vergi adaletsizliği, yüksek enflasyon, işsizlik, kayıt dışı istihdam ve güvencesiz çalıştırmaya karşı çıktı. Ulus Meydanı’nda bir araya gelen yüzlerce işçi, ‘Vergide adalet istiyoruz!’, ‘Birleşe birleşe kazanacağız!’, ‘Emeğe uzanan eller kırılsın!’ sloganları eşliğinde sesini duyurdu.

3 yılda 30 hastaya kemik iliği başarıyla nakledildi 3 yılda 30 hastaya kemik iliği başarıyla nakledildi

ENFLASYON MAĞDURUYUZ

Tasarruf Tedbirleri kapsamında çalışanın haklarından feragat etmesinin söz konusu olamayacağını belirten Tes-İş Sendikası Şube Başkanı Haluk Doğan, “Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, adaletsiz vergi sistemi, işsizlik, güvencesiz çalıştırma ve kayıt dışı istihdam gibi sorunlar, başta işçiler olmak üzere, toplumun büyük bölümünün yaşam şartlarını ağırlaştırmaktadır. Yaşanan enflasyon ile açıklanan enflasyon arasında uçurum vardır. Enflasyonun yükselmesinde hiçbir sorumluluğu olmayan işçilerin enflasyonu düşürmek için de fedakârlık etmesi beklenmemelidir. Bu nedenle Tasarruf Tedbirleri Genelgesiyle çalışanın servis ve diğer haklarının kaldırılması kabul edilemez. Bunun genelgeyle ortadan kaldırılması, başta Anayasa’nın ilgili hükümleri olmak üzere, ILO normlarına ve uluslararası sözleşmelere aykırıdır. İşçiler enflasyonun nedeni değil, mağdurudur. Ülkemizde gelir adaletini sağlamak için vergi sistemindeki adaletin sağlanması gerekmektedir. Çok kazanandan çok az kazanandan az vergi alınmalıdır. Gelir vergisi tarifesi ilk basamağı, geçmiş yıllarda olduğu gibi, brüt asgari ücretin 12 katından az olmamalıdır. Gelir vergisi oranı bütün işçiler için yüzde 15’de sabitlenmelidir” diye konuştu.

GEREKLİ ADIMLARI ATIN

İş sözleşmeleri yürürlük başlangıç tarihinde düzenleme yapılması gerektiğini belirten Doğan, emekli aylığı hesaplama sisteminde toplu iş sözleşmelerinin yürürlük tarihleri arasındaki farkın, ücret zammı açısından sorun yarattığını belirtti. Sosyal güvenlik sistemindeki açıkların kapanmadığını ve emekli aylıklarının hızla azaldığını ifade eden Doğan, “Emeklilik aylığı hesaplama sistemi, enflasyon ve milli gelirdeki büyümenin yüzde 30’unu ekliyor. Enflasyon farkının yüksek olduğu bu dönemde, 2024 yılı içerisinde emekli aylığı talebinde bulunanların emekli aylıkları, 2025 yılında başvuracaklara göre daha fazla olacaktır. Bu durum birçok işçinin emeklilik başvurusu yapmasına sebep olmaktadır. Nitelikli çalışanlar oluşacak fark sebebiyle emekli olmayı tercih etmektedir. Bu mağduriyetin yaşanmaması için gerekli adımlar bir an önce atılmalıdır” diye konuştu.

SORUNLARIN ALTINDA EZİLMEYECEĞİZ

Kıdem tazminatının da yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurgulayan Doğan, tavan miktarının brüt asgari ücretin 7 buçuk katı olması gerektiğini belirterek “İşçilerin emeklilikteki güvencesi kıdem tazminatıdır. Kıdem tazminatının tavan uygulaması işçilerin mağduriyetini artırmıştır” dedi. Doğan, “Bir kez daha belirtiyoruz! Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, adaletsiz vergi sistemi, işsizlik, kayıt dışı istihdam, güvencesiz çalıştırma sorunları altında ezilmeyeceğiz. Bozulan ekonominin bedelini biz ödemeyeceğiz” diyerek mücadeleye devam edeceklerini ve örgütlenmenin önündeki engelleri kaldırmak için kararlı bir şekilde çalışacaklarını belirtti.

Kaynak: Yenigün Gazetesi - Sümeyra Balcı