Aylardan beri SSK ve Bağ-Kur emeklileri ocak ayında maaşlarına ne kadar zam yapılacağını adeta dört gözle bekliyordu…
Milyonlarca emeklinin gözü kulağı da Kabine toplantısından çıkacak karardaydı.
TÜİK’e göre 2023'ün temmuz başı aralık sonu arasındaki ikinci altı ayın enflasyonu yüzde 37,57 olarak açıklandı…
Emekliler 2024’ün ocak ayından itibaren yüzde 37,57 zammı hak etti…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklanan enflasyon oranın üzerine ne kadar artış yapacağı merak ediliyordu…
SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin beklentisi memur emeklilerine verilecek %49,25 artışın ayrım yapılmadan kendilerine de verilmesi idi…
SSK VE BAĞ-KUR EMEKLİSİNE YÜZDE 5 EK ZAM
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası açıklamasında SSK ve Bağ-Kur emeklisi maaşlarına ek yüzde 5 zam yapılacağını açıkladı. Yapılan ek artışla en düşük emekli maaşı, 7 bin 500 TL'den 10 bin TL'ye çıkacak.
Erdoğan, "Nispeten daha düşük artış alan SSK ve Bağ-Kur emeklisi aylıklarına ilave yüzde 5 daha artış yapacağımızın müjdesini vermek istiyorum. SSK ve Bağ-Kur emeklilerimizin Ocak 2024'ten itibaren 6 aylık artış oranı yüzde 42,6'ya yükseliyor" ifadelerini kullandı.
* * *
Uzun süredir açlık sınırının yarısı kadar maaş alan emeklilere verilen ek zam yüzde 5.
Ocak 2024’de asgari ücret 17 bin 2 lira oldu…
En düşük emekli maaşı ise 10 bin TL…
Aradaki fark 7 bin TL…
Geçmişte emekliler asgari ücretin üzerinde maaş alıyordu….
Son yıllarda emeklilere verilen yüzdelik zamlarla maaşları asgari ücretin altında kaldı…
Bu zam, açlık sınırının çok altında maaşlarla yaşamaya çalışan milyonlarca emekliyi tam anlamıyla hayal kırıklığına uğrattı.
“BU RAKAMLARI KINIYOR VE KABUL ETMİYORUZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kabine toplantısından SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yaptığı yüzde 5’lik artış açıklaması sonrasında telefon ettiğim Türkiye Emekliler Derneği Eskişehir Şubesi Başkanı Arif Duru, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yaptığı yüzde 5’lik zammı kabul etmediklerini söyledi…
“Emeklilerle ilgili son verilen yüzde 42,6'lık zam emeklileri memnun etmemiştir. Son asgari ücret zammıyla en düşük emekli maaşıyla arasında uçurum oluştu. En düşük emekli aylık ödemesi olan 7 bin 500 TL tutarındaki ödemenin 10 Bin TL'ye yükseltilmesi, bu ödemeye %33,33 artış yapıldığı anlamına gelmektedir. Oysa TÜİK TÜFE oranını %37,57 olarak açıkladı. Yani TÜİK rakamı bile baz alınsa, en düşük emekli maaşı 10 Bin 318 TL olacaktı. Memurlara yüzde 49, SSK ve BAĞ-KUR emeklilerine yüzde 37 verdiler. Hak bu mudur? Hak herkese adil davranmaktır. Onlar ayrı bakkala bizler ayrı bakkala gitmiyoruz, her ikimiz de aynı yerden alışveriş yapıyoruz. Madem onlara yüzde 49 verdiniz bize de yüzde 49 vermeniz gerekirdi, biz sadece bunu istiyorduk. TÜİK'İn yetkililerine de seslenmek istiyorum. TÜİK' in açıkladığı rakamlara göre demek ki bunların alışveriş yaptığı marketlerde pahalılık gibi bir durum yok. Bizim onlardan ricamız, o alışveriş yaptıkları marketlerin isimlerini, asgari ücretin altında maaş alan insanlara da bildirsinler de bari bizler de oradan alışverişimizi ve her türlü ihtiyacımızı giderelim. Asgari ücretin açıklanması itibariyle aynı oranda, ürünlerde tüm Türkiye'de etiket değiştirme memurları hemen etiketleri değiştirmeye başladılar. Diyoruz ki açıklanan enflasyonla dar gelirli insanları bırakın enflasyona ezdirmeyi, bu insanların yaşama hevesini kırdılar” sözleriyle tepkisini gösterdi…
* * *
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın emekli SSK ve Bağ-Kur maaş zamlarını açıklamasının üzerinden 10-15 dakika sonra bir arkadaşımın gönderisini sizlerle paylaşmak istiyorum.
Bu tabloya göz attığımda giyim kuşam, okula giden çocuklara verilen harçlık, ulaşım, hekime muayene olduğunuzda yazılan reçetenin yüzde 10’luk farkı, çamaşır-bulaşık deterjanı, temizlik ürünleri yok…
Onları da eklediğimizde toplam tutar 25 bin lirayı buluyor…
Hadi diyelim tablodaki bazı rakamlar abartılmış…
Vatandaş hafta da bir yerine iki haftada bir pazara gitsin…
Market alışverişini kısıtlasın…
O zamanda 15 binin altına düşmüyor…
En düşük emekli maaşı 10 bin lira oldu.
Bu zorunlu ihtiyaçların emekli maaşı ile karşılanması mümkün değil…
* * *
Cumhurbaşkanı Erdoğan, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine temmuz ayına kadar sabretmelerini, o zaman emekli memurlarla maaşların eşitleneceğini söyledi.
O zaman Sayın Cumhurbaşkanına sesleniyorum.
Temmuz ayına kadar çarşı-market, pazardaki fiyatları o zamana dondurun…
Emekli de dişini sıksın…
Sıkılacak diş kaldı ise…
Yani Temmuz’a kadar kim öle kim kala...
* * *
Bir kilo peynir 250, zeytin 150, patates 25, ıspanak 50, kıyma 400,
En çok da merak ettiğim: hemen her seçimde çoğunlukla AK Parti’yi destekleyen emeklinin 31 Mart’ta sandıkta tercihini nasıl yapacağı?
* * *
"Eskişehirspor'un mutlaka Süper Lig’de olması lazım"
Son yıllarda Eskişehir dışında ikamet eden kiminle sohbet etsem laf dönüp dolaşıp Eskişehirspor’a geliyor…
Herkes yıllarca özellikle 3 büyük takıma adeta ecel terleri döktüren, başarıdan başarıya koşan Siyah-Kırmızılı Kulübün neden bu duruma düştüğünü soruyor…
“Eskişehirspor’un yeri bugün mücadele ettiği BAL Ligi” değil diyor…
Ben de dilimin döndüğü kadar Eskişehirspor’un bu duruma nasıl geldiğini anlatmaya çalışıyorum.
* * *
Birkaç gün önce Gazeteci Mehmet Demirkol'un Youtube programına katılan duayen gazeteci Şansal Büyüka, Eskişehir'in bir futbol şehri olduğunu ve Eskişehirspor'un her şekilde Süper Lig'de olması gerektiğini söyledi.
Mehmet Demirkol Youtube'da gerçekleştirdiği "Demirkol'un Galaxy Rehberi" isimli programında bu hafta duayen gazeteci Şansal Büyüka'yı ağırladı. Program boyunca Şansal Büyüka'nın meslek anıları konuşulurken, konu futbol şehirleri ve yüksek seyirci ortalamalı takımlara geldiğince Büyüka, futbol şehirlerine dair şunları söyledi:
"Ruhunda futbol sevgisi var"
"Pozitif ayrımcılık yarışta elbette olmaz ama idari anlamda destek vermek lazım. Bursa'nın, Eskişehir'in, Kocaeli'nin, Sakarya'nın, Zonguldak'ın, Göztepe'nin mutlaka Süper Lig'de olması lazım. Bunların ruhunda futbol sevgisi var. Sakarya-Kocaeli maçını 21 bin biletli seyirci izledi hem TRT'den hem Digitürk'ten maç yayınlanmasına rağmen. Bazı futbol şehirleri var, o şehirlerin seyircileri hiç eksilmiyor, ister 2. ligde oynasın, ister 3. ligde oynasın."
* * *
Şansal Büyüka Türkiye’nin en önemli spor yazarlarından ve spor programı yapımcılarından birisi…
Eskişehirspor’un süper ligde mücadele ettiği yıllarda Siyah-Kırmızılı takımın maçlarını TV’lerde yorumladı…
Siyah-Kırmızılı Kulübün bugün bizim “efsaneler” dediğimiz futbolcuları say deseniz, oynadıkları mevkiler, hatta kimin kaç kez milli formayı giydiğini bile sayar…
Şansal Büyüka’da Eskişehirspor’un bugün yaşadığı duruma üzülüyor…
Tabiki yalnızca Şansal Büyüka değil Oğuz Tongsir’den tutun da Erman Toroğlu’na kadar dönemin önde gelen hemen bütün spor adamları ne zaman konu açılsa o efsane kadroyu bir solukta sayıyor...
Özellikle son yıllarda bütün değerlerimizin hızla tüketildiği hemen her şeyin bir gün sonra unutulduğu ülkemizde 1970’lere damga vuran o müthiş kadronun bugün bile bütün canlılığıyla dilden dile dolaşması her halde kolay iş değil...
Ve son sözümde son yıllarda göreve gelen ve takımın her sezon küme düşmesini önleyemeyen başkan ve yöneticilerine: Bu başarıların sahiplerini ve nedenlerini o görkemli yılların sırrını çok iyi araştırmalı ve incelemelisiniz...
Yoksa amatör bir takımın sıradan yöneticileri olmaktan öteye gidemezsiniz...
* * *
Ben ve benim yaşımdaki Eskişehirspor taraftarları o günleri görür müyüz bilemem…
Ancak inanıyorum ki bugün BAL Liginde olmasına ve onca başarısızlığa rağmen 4-5 bin taraftarın stadyuma gelerek takımına, sevdasına destek veriyorsa bu taraftarlarımızın yüreklerindeki inanç ve Eskişehir halkının siyah-kırmızı renklere olan büyük tutkusu sayesinde oluyor...
* * *
