CHP Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Av. Ayşe Ünlüce, Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç, CHP Çifteler Belediye Başkan Adayı Zehra Konakçı ile birlikte Çifteler’de Seçim Ofisi açılışı gerçekleştirdi.

Miting havasında geçen açılışta Ayşe Ünlüce ve Ahmet Ataç, coşkuyla karşılandı. Ayşe Ünlüce yaptığı konuşmada; “Bizler ilçelerimizin kalkınmasını istiyoruz. 10 Ocak’ta başlayan seçim sürecimiz sonrası Çifteler’e üçüncü kez geldim. Bu kez alanda daha çok kadınlarımızı görüyorum. Çifteler’de kadın adayımız Zehra Konakçı, Büyükşehir Belediyesi’nde benimle birlikte yürümeye hazır mısınız? Eskişehir’de hem merkeze hem Çifteler’imize kadın eli değecek” dedi.

5 YIL ÖNCE 8 OYLA KAYBETMİŞTİ

Zehra Konakçı 2019 yerel seçimlerinde CHP’nin Çifteler Belediye Başkan adayı idi. O seçimi 8 oy farkla kaybetmişti. Oylar tekrar sayılmadığı için Konakçı o seçimlerde belki de büyük bir haksızlığa uğradı. Konakçı 31 Mart’ta yine aday. 5 yıl önce 8 oyla kaybettiği belediyeyi kazanmak için çok iddialı. Çünkü kendisi 5 yıldır sahada. Halkın arasında. Çifteler Koordinatörü olarak, halk ile Eskişehir Büyükşehir Belediyesi arasında hep köprü oldu. Ünlüce ve Konakçı arasındaki kadın dayanışması Çifteler’e büyük kazanç getirecektir.

“ÇİFTELER ÇAĞIN GERİSİNDE KALDI”

İlçenin son 5 yıldır hizmetlerden mahrum kaldığını söyleyen Zehra Konakçı; “Çifteler turizm, hayvancılık ve tarım konusunda çağın çok gerisinde kaldı. Göreve geldiğimiz gibi ilçemizin hak ettiği değeri alması için çalışacağız. İlçemizde sosyal hayat bitme noktasına geldi. Burada Büyükşehir Belediye Başkanımız olacak olan Ayşe Ünlüce ile birlikte en güzel hizmetleri getirmeye hazırız. Çifteler parlayan yıldızımız olacak” dedi.

***

NOSTALJİ

SÜLEYMAN DEMİREL’İN ELİNDEN

BAŞBAKANLIK KUPASINI ALDIK

23 Haziran 1966. Yer: Ankara 19 Mayıs Stadı. 58 yıl önce Eskişehirspor Kaptanı Agop Mehmet (Dülger), Başbakanlık Kupa'sını Başbakan Süleyman Demirel’in elinden alıyor.  1965-1966 Türkiye 2. Futbol Ligi Şampiyonu Eskişehirspor ile Türkiye Amatör Futbol Şampiyonası Şampiyonu Trabzon İdman Ocağı karşılaşıyor. ES ES 11. Dakikada Nihat Atacan’ın attığı gol ile maçı 1-0 kazanıyor. Kupanın sahibi oluyor. Abdullah Matay’ın Teknik Direktörlüğünü yaptığı Eskişehirspor maç kadrosu şu isimlerden oluştu;  “1. Hakkı Aygün, 2. İlhan Çolak, 3. Mahmut Şölenişçi, 4, Ayhan Aşut, 5 İsmail Arca, 6. Mehmet Dülger, 7. Metin Büyüksolak, 8. Nihat Atacan, 9. Fethi Heper, 10. Kamuran Yavuz, 11. Mehmet Mengü.” Trabzon İdman Ocağı Kadrosunda da tanıdık isimler var.  İdman Ocağı şu 11 ile maça çıktı; “1. Argun Sayın, 2. Haydar Tuncer, 3. Kenan Aksu, 4. Ahmet Suat Özyazıcı, 5. İbrahim Çoban, 6. Şevki Gençosmanoğlu, 7. Necmi Perekli, 8. Nevzat Özgür, 9. Ahmet Ziya Genç, 10. Atay Aktuğ, 11. Köksal Mesçi”

***

CUMARTESİ HİKAYESİ

ADAM OLMAK
On üç yaşındaydım. Ortaokula gidiyordum. Babam öleli iki yıl olmuştu. Yoksul düşmüştük. Annem terzilik yapıyordu, zar zor geçiniyorduk. Büyük bir evin iki odasında oturuyorduk. Kitaplarımın çoğu noksandı, okul çantam bile yoktu. Bayram geldi. Annem ne yaptı etti, bana bir ayakkabı aldı. Bir pantolonla bir gömlek dikti. Sabah erkenden kalkıp giyindim. Bir gün önceden sözleşmiştik, iki arkadaşım beni evden alacaklar, birlikte bayram yerine gidecektik. Atlı karıncaya, kiralık bisikletlere binecektik, tatlıcıda tatlı yiyecektik. Belki sinemaya da gidecektik. Annemden para istedim. "Paramız yok oğlum" dedi. Çılgına dönmüştüm, arkadaşlarım neredeyse geleceklerdi. Onlara ne diyebilirdim? Parasız olduğumuzu, bu yüzden bayram yerine gidemeyeceğimi söyleyemezdim ya… Hırçınlaşmıştım, üstümdekileri çıkarıp duvarlara atmaya başladım. Beni üzgün üzgün seyreden annem, o zaman dolaptan çantasını çıkardı, para aradı. Bula bula bir lira buldu. Kadıncağızın bir lirası kalmıştı yalnız, bütün parası oydu. O bir lirayı bana uzattı: "Haydi giyin" dedi, "Bir lira yetmez mi?" Bir lira o zaman büyük paraydı. Oraya buraya attığım elbiselerimi ayakkabılarımı topladım. Yeniden giyindim, paramı cebime koyup arkadaşlarımı beklemeye başladım. Geldiler. Biraz oturdular. Annem onlara şeker ikram etti, ikisini de okşadı, öptü. Sonra: "Haydi artık gidin!" dedi. "Güzel güzel eğlenin!" Sokağa çıktık. Çok neşeliydim, kabıma sığamıyordum. Fakat köşeyi dönerken evimize baktım, annem pencereden uzanmış, gülümseyerek bana el sallıyordu. O zaman içimden bir ağlamadır geldi, gözlerim dolu dolu oldu. Tıkanıyordum. Ağladığımı belli etmemeye çalışarak arkadaşlarıma: "Ben gelmeyeceğim" dedim. Neden olduğunu anlamadılar. Biri: "Paran yok ondan gelmiyorsun" dedi, alay ederek. Elimi cebime attım ve bir lirayı çıkarıp gösterdim. "İşte para!" dedim. Beni orada bırakıp gittiler. Sokaklara gelişi güzel dalarak bir süre sersem sersem dolaştım. Kimseye göstermeden doya doya ağladım, sonra gözlerimi sildim, elimden geldiği kadar neşeli olmaya çalışarak eve döndüm. Annem beni görünce: "Neden döndün?" diye sordu. "Canım istemedi" dedim ve cebimden bir lirayı çıkarıp anneme uzattım. Zavallı kadıncağız, çok şaşırdı, parayı elimden alıp masanın üstüne koydu. Sonra beni kucakladı, göğsüne bastırdı. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Ben ağlamıyordum artık. Sokakta doya doya ağlamıştım. Annemin yüzünü öptüm, ağlamamasını söyledim. (Susar, dalar, düşünür) Artık üzüntülü değildim. Bayram yerine gidemediği için üzülmek benim gibi koca bir çocuğa, bir ortaokul öğrencisine yakışmazdı. Olgun bir adam olmuştum birdenbire. (Melih Cevdet Anday)

***

ÇİVİ

“Gösteriş, bir insanın kültürel zayıflığını yansıtma halidir.” Konfüçyüs

***

FIKRA

SAVAŞI KAYBETTİĞİMİ KİMSE DUYMAZDI

Napolyon tekrar dünyaya gelmiş, Beyaz saraya gitmis. Başkan Biden ile yemek yerken demiş ki, "Eğer benim elimde sizin sahip oldugunuz silahlar olsaydı, ben Waterloo savaşını kesinlikle kaybetmezdim" demiş. Daha sonra Rusya ziyaretine gitmiş. Kremlin Sarayı'na çıkmış Putin ile yemek yerken ona dönüp "Sayın Putin sizin elinizdeki KGB'ye benzer güçlü bir istihbarat teşkilatı, gizli servis bende olsaydı ben Waterloo Savaşını asla kaybetmezdim" demiş. Sonrada Türkiye'ye gelmiş. Cumhur Başkanı Tayyip Erdoğan ile yemek yemişler. Yemekten sonra ona dönüp, "Mösyö Tayyip sizin elinizdeki mükemmel basın gibi basın benim elimde olsaydı Waterloo savaşını kaybettiğimi hiç kimse duymazdı."

***

UNUTULMAZ REPLİKLER

“Ne zaman birini tenkide davranacak olursan, hatırdan çıkarma. Herkes senin imkanlarında gelmemiştir dünyaya” The Great Gatsby / Muhteşem Gatsby