insanlar var olmak için iletişim kurmak zorundadır. Geçmişten bugüne kadar da insanlar iletişim kurmak için birçok farklı yöntem, araç ve gereç kullanmışlardır. Bizler teknoloji çağında yaşadığımız için geçmişteki farklılıkları irdelemeden bilgi sahibi olamayız.
İletişim araçlarının kullanımında geçmişe göz attığımızda;
12.000 bin yıl önce sona erdiği bilinen Taş Devri döneminde yazının icat olmaması nedeniyle, mağara duvarlarına resmedilen çeşitli resimler iletişim kurmaya çalışmanın örneklerindendir.
Yine geçmişte en etkin iletişim aracı olarak kullanılan 'dumanla haberleşme' yöntemi de bu örnekler arsında yer alır.
Her ne kadar teknolojinin kalbinde yer alsak da dumanla haberleşme yönteminin hala bazı kabileler tarafından kullanıldığı bilinmektedir.
Yine posta güvercinleri de iletişim kurmak için bilinen yöntemler arasında yer almaktadır.
İletişim, nefes almak gibidir.
Dolayısıyla iletişim, insanlığın var olmak için en büyük mücadele verdiği konuların başında gelmektedir.
Yıl 1605'yı gösterdiğinde iletişimde yepyeni bir çığır açılmıştır.
Zira ilk kitlesel bir araç olan 'Gazete' ortaya çıkmıştır.
İngiltere'de ortaya çıkan bu kitle iletişim aracı daha sonra tüm Dünya'ya yayılmıştır.
Telgraf, daktilo, Alo devri, telsiz, radyo, TV, bilgisayar, cep telefonu derken; bu buluşlar her defasında yerini daha yüksek teknolojik iletişim araçlarına bırakmayı başarmıştır.
Özellikle internetin yaygınlaşması ve akıllı telefonların hayatımıza girmesiyle birlikte insanlığın dünyaya bakış açısı değişmiştir.
İnsanlık 'var olma' uğruna verdiği iletişim mücadelesinde adeta çığır açmıştır.
İletişim araçlarının geçmişten günümüze bu şekilde evrilmesi insanlık için büyük bir nimettir.
Lakin şu gerçeği de göz ardı etmemek gerekmektedir;
Günümüzde kitle iletişim araçlarının yanlış kullanılması toplumun yapısında ciddi yaralar açmıştır