Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ağustos ayı enflasyon verilerini açıkladı. Buna göre Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), Ağustos ayında aylık enflasyon yüzde 2.47, yıllık enflasyon ise yüzde 51.97 oldu. 12 aylık ortalama tüketici enflasyonu ise yüzde 64.91 oldu. Ağustosta geçen yılın ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 28.96 ile ulaştırma oldu. Buna karşılık, geçen yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 120.81 ile eğitim olarak belirlendi. 
Artan hayat pahalılığı, vatandaşı her geçen gün daha da zorluyor. Hissettikleri enflasyonun yüzde 100’ün üzerinde olduğunu ve ekonominin bittiğini dile getiren vatandaşlar, gelecekten ümitli olmadıklarını belirtti. 

Alım gücünün gittikçe düştüğünü belirten Ramazan Karatepe, “Enflasyonun artışı ekonomiyi çok etkiledi ben maliyeci olarak söylüyorum alım gücü çok düşük. Emekli, çalışırken aldığı maaşın yüzde 70’ini alıyordu şimdi yüzde 30’lara düşürdüler. Ülkede ekonomi diye bir şey kalmadı herkes perişan halde. Allah yardım etsin gerçekten çok zor” dedi.

Emekli olduğu için çoğu alacağını alamadan eve döndüğünü söyleyen Nurşen Gür, “Artan fiyatlar çok etkiliyor bizi, emekliyiz. Markete gidiyoruz her gün fiyat başka. Kendimizi kısa kısa, sıka sıka alışveriş yapıyoruz. Emeklilerin işi zor. Bugünlerimiz yine iyi, gelecekten korkuyorum. Şimdi 1 kilo alacakken 250 gram alıyoruz ama gelecek günlerde ne yapacağız?” diye ifade etti.

Bir diğer vatandaş Orhan Yıldız ise, “iki kişi emekli olduğumuz halde zor geçiniyoruz” diye belirterek, “Enflasyon yaktı kavurdu, mahvetti ortalığı. Biz iki kişiyiz ikimiz de emekliyiz ona rağmen zor geçiniyoruz. Birde dükkanımız var bayan kuaförü olduğumuz halde sıkıntıdayız. Bu insanlar ne yapsın? Kiralar aldı başını gitti. Birde öğrenciyi düşünün yani yazıklar olsun başkada bir şey demiyorum üzerine alınanlar için” ifadelerini kullandı.

“Kırmızı eti sadece mevlütlerde yiyoruz” diyen İbrahim Mazlum ise, “Bütün her şey ateş pahası oldu. İnsanların alma gücü bitti. Türkiye’de bitti. Hiçbir şey alınacak, yenilecek, içilecek gibi değil. Biz mevlitler de tas kebabını yiyebiliyoruz artık başka yerde yok” dedi.

KÜÇÜK ESNAFI DA ÖLDÜRDÜLER

Hamamyolu’ndaki  esnaf Burhan Öngül, aldığı ürünü tekrar yerine koymakta güçlük çektiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti:
“Biz hususi eleman tuttuk fiyat etiketlerini değiştirmek için. Her hafta fiyat değişiyor ama bu devletten dolayı ama şirketlerden dolayı yani birisi bir diyorsa şirketler on diyor. Aldığımız malı bir hafta sonra tekrar yerine koyamıyoruz. Cep telefonuna sürekli fiyat güncellendi diye mesaj geliyor. Bir sene önceki fiyatlarla kıyaslamıyorum. Bir hafta önceki fiyatla bu günün fiyatını kıyaslıyorum. Vatandaş 20 lira için kredi kartı kullanıyor. Cebinizde 20 liranız yoksa ölün. Vatandaşı da böyle öldürdüler. Fiyat artışını her şeye bağladılar. Döviz bürosuna bakıyoruz en ufak bir artış olduğunda bizde etiketleri değiştirmeye başlıyoruz. Artık küçük esnafta öldü”

Eskişehir'deki soruna cezalarda çözüm olmuyor! Eskişehir'deki soruna cezalarda çözüm olmuyor!

Alışveriş yapamadan eve döndüklerini belirten Ayşe Aydoğdu ve Sariye Vatansever ise şu ifadeleri kullandı: “Artan fiyatlar etkilemez olur mu? Kimi etkilemez ki? Millet sabah aç kalkıyor, akşam aç yatıyor. Bazıları alıyor ama bazı kesimde hiç alamıyor. Enflasyon çok yükseldi. Bu gün gidiyorsun markete 5 liraysa yarın gidiyorsun 7 lira olmuş her gün zam geliyor neredeyse. 10 bin lira para alıyoruz bir şey alamadan eve geri dönüyoruz” 

Çarşıda kimsenin alıveriş yapamadığını ve sadece gezdiğini söyleyen Nesrin Koçak ve Aysun Çetiner, “Elbette etkilendik. Hepimizi etkiledi. Alım gücümüz düştü. Paramızın zaten değeri düştü. İnsanlar diyor ki herkesin parası var her yer dolu, hayır herkes salına salına sadece geziyor. Yok yani paramız yok bakın elimiz boş dönüyoruz” diye konuştu.

Kaynak: Sonhaber Gazetesi - Emrah KÖSE