Düğün sezonunun gelmesiyle birlikte yeni evlenecek çiftler hazırlıklarına devam ediyor. Yeni bir ev kurmak için yapılan alışverişlerin yanı sıra iki farklı kişiliğin bir araya gelerek ortak kararlar aldığı bu süreç, doğru yönetilemediğinde ise olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. İki farklı ailenin bir araya gelerek evlatları için yaptıkları hazırlık da, çiftler üzerinde baskı kurabiliyor. Uzman Psikolog Beste Çokaygil, evlilik öncesi sürecin sağlıklı yönetilmesi konusunda uyarılarda bulundu. Çiftler arasında açık iletişimin en önemli nokta olduğuna değinen Çokaygil, ailelerin de çiftlerin almış olduğu kararlara saygı duyması gerektiğini belirtti. 

Eskişehir'deki parklar iyi niyetle kirleniyor! Eskişehir'deki parklar iyi niyetle kirleniyor!

"SİHİRLİ DEĞNEĞİMİZ: 'İLETİŞİM'" 

Çiftlerin birebir iletişimde yıkıcı değil yapıcı davranmaları gerektiğine dikkat çeken Çokaygil, evlilik öncesi yaşanan 'evlilik korkusu' nun da normal olduğunu belirtti. Çokaygil, "Evlilik öncesi dönem en fazla stresin yaşandığı dönem. Bu dönemde çiftler arasında çok fazla fikir ayrılıkları olabiliyor maalesef ki. Bu da evlilik öncesi dönemin daha fazla stresli yaşanmasına sebep oluyor. Özellikle partnerler kendilerini "Acaba kişi gerçekten evlenmem için uygun bir partner mi? Ya da ben gerçekten evliliğe yüzde 100 tam hazır mıyım?" şeklinde çok sorguluyorlar. Aslında hiçbir insan evliliğe tam anlamıyla hazır olmaz. Bunun en büyük nedeni evlilikten önce farklı bir yaşam, evlendikten sonra farklı yaşam olması, sorumlulukların farklı olması. Bu yüzden de biz danışanlarımıza evlenmeden önceki süreçte evlilik korkusunun yaşanması çok normal olduğunu belirtiyoruz. Çifte arasındaki problemlerim çözümü noktasında bizim sihirli değneğimiz de iletişim oluyor. Partnerlerin birbirlerine isteklerini ve arzularını açıkça ifade etmeleri çok çok önemli. Farklı istekler olabilir ama önemli olan şey ortak noktada buluşabilmek. Aslında yıkıcı değil, daha yapıcı bir şekilde iletişim halinde olabilmek çok önemli" diye konuştu. 

"ÇİFTLER EKİP RUHUYLA HAREKET ETMELİ" 

Ailelerin sergilediği baskıcı tutum karşısında ilişkinin ayrılık ve nişan atma ile sonlanabildiğini belirten Çokaygil, şu uyarılarda bulundu: "Aileler bu süreçte ister istemez istediklerini yaptırma noktasında çiftlere karşı çok baskıcı olabiliyor. Bu süreçte çiftlerin bir ekip ruhuyla hareket etmeleri gerekiyor. Ailelerin de ne olursa olsun çiftlerin kararlarına ve isteklerine saygı göstermeleri gerekiyor. Unutmasınlar ki aslında bu evliliği çiftler yaşayacak ve devam ettirecekler. O yüzden ailelerin o sınırı korumaları çok önemli. Zaten çiftler mutlu olursa aileler de mutlu olurlar. Aksi halde çiftler arasında problemler olabilir. Aslında tam da bu noktada ilişki, nişan atma gibi  olumsuz sonuçlara doğru evrilebiliyor." 

" GERÇEKÇİ DAVRANIN"

Çokaygil, ekonomik şartların getirmiş olduğu zorluklarla mücadele eden çiftlere, alınan kararlarda mükemmeliyetçi davranmamaları ve bütçe hesaplaması yapmaları konusunda da uyarılarda bulundu. Çokaygil," Çiftlerin bu konuda esnek olmaları çok çok önemli. Mükemmeliyetçi düşünmemeliler çünkü yapılan her planda değişiklik olabilir. Öncelikle psikolojik olarak buna hazırlıklı olmaları lazım. Evet, istekler çok farklı olabilir ama bütçe de önemli, bütçe noktasında da biraz gerçekçi olmak gerekiyor. Biraz da partnerimizle "Neyi ne kadar yapabiliriz" diye konuşup tartışmak gerekiyor. Yani karar verirken esnekliğe açık olursak bence bu bütçe konusunda da süreç daha iyi idare edebilirler" dedi.

Kaynak: Yenigün Gazetesi - Sümeyra Balcı