Pir Sultan Abdal, 'Her ağacın kurdu özünden olur/ Yiğidin kemliği sözünden olur/El için ağlayan gözünden olur/ Ağalan gözlerim selinden oldu, selinden oldu, selinden oldu' dizelerini Büyük müzisyen Zülfi Livaneli'nin eşsiz yorumuyla hep dinledik. Yıllardır gazetecilik yapıyorum. Çok olaya şahitlik ettim. Gerçekten 'Her ağacın kurdu özünden' oluyor.

ÇEKİLMEK ZORUNDA KALDI

30 Mart 2014 Yerel Seçimlerinde Ertuğrul Dindar AK Parti 1. Sıra Tepebaşı Belediye Meclis Üyesi adayı idi. Dindar, seçimlere çok az bir süre kala emekliye ayrılmış ve AK Parti Meclis listesinin Tepebaşı birinci sırasına yerleştirilmişti. Seçilmesi halinde hem Tepebaşı hem de Büyükşehir Meclis üyesi olacaktı. Dindar, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın kontenjanından meclis listesinin birinci sırasına yerleşmişti. Partide o zaman görevde olan AKP İl Yönetimine yakın bazı isimler, 'Ertuğrul Dindar bürokratların istifa ya da emekli olması için tanınan sürenin sonrasında emekli olup meclis üyesi adayı oldu. Haliyle bu yasal değil. Meclis üye adaylığı derhal düşmeli' diye seçim kuruluna şikayette bulundu. Dindar Seçim Kurulu tarafından düşürülme ihtimali nedeniyle adaylıktan çekilmek zorunda kaldı. Ancak Dindar, kendi adaylığını düşürmek isteyenlerin istemediği Mustafa Birsen'i kendi yerine birinci sıra adayı yaptı.

CHP'LİLER ŞİKAYET ETTİ

AK Partililerin Dindar'a yaptığının bir benzerini bazı CHP'liler İzmir 6. Sıra Milletvekili adayı Atilla Sertel'e yaptı. Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve İzmir Gazeteciler Federasyonu eski Başkanı Atilla Sertel'in ön seçimle 3. sıradan seçilip CHP'den 2. bölge 6. sıra milletvekilliğine adayı olmuştu. Eskişehirli olan Atilla Sertel'in adaylığı kentimizde sevinçle karşılanmıştı. Büyük bir ihtimalle seçilecek ve Eskişehir'in 7. Milletvekili olacaktı. Ancak YSK Sertel'in adaylığını iptal etti. İptal gerekçesi ise Sertel'in Basın İlan Kurumu'nun Genel Kurulu'na katılması. Sertel, kendisini 3 CHP'li ismin şikayet ettiğini söyledi.

DEVLET MEMURU SAYILDI

Sertel yaptığı açıklamada, ''Demokratik bir önseçimle 3. sıradan çıktım. İzmir Gazeteciler Cemiyeti'ni temsilen gazetecilerin haklarını korumak için Basın İlan Kurumu'nun Genel Kurulu'na katılıyordum. Bunu devlet memurluğu görevi saymışlar. Ben o kurumdan maaş almıyorum. Sadece 3 ayda bir katılıp görüş bildiriyorum. Bunun devlet görevi sayılmasını hukukçular da çok saçma buluyor. Ama Türkiye'de ne saçmalıklar var. Önseçimle kazanmış bir insanın CHP hakkını savunur diye düşünüyorum. Şikayet edenleri biliyorum. CHP'den 3 arkadaşımız şikayet etmiş. Yapacak bir şey yok. Yapılan önseçimde şahsıma güvenen, bana oy veren tüm partililerimize ve üyelerimize teşekkür ediyorum'' dedi. Milletvekili adaylığı iptal edilen Sertel Anayasa mahkemesine başvuracak.

------------------------------------------------------------------------------------------------

DOST ORTAMINDAKİ SÖZLERİ MECLİS ÜYELİĞİNDEN ETMİŞTİ

Eskişehir Eczacılar Odası Başkanı Yücel Yenilmez 2009 seçimlerinde DSP'den Tepebaşı Belediye Meclis Üyesi seçilmişti.

ASKERLİĞİNİ YAPMADI

Seçildikten iki ay sonra Yücel Yenilmez'in askerlik görevini yapmadığı için Meclis Üyeliğinin düşeceği ile ilgili haber yaptım. Yasa açıktı. Askerliğini yapmamış bir kişi seçimlerde aday olamazdı. Yenilmez Yüksek Lisans yaptığı için askerliğini tecil ettirmişti. Haber sonrası ne Yenilmez istifa etti, ne de o günkü DSP grubu Yenilmez'in üyeliğini düşmesi için karar verdi. Bazı Meclis Üyesi ağabeyleri Yenilmez'e 'Bir şey olmaz. Meclis Üyeliğin düşmez' diyordu. Ben de kendisini 'Seçim Kurulu seni düşürmeden istifa et' diye uyarıyordum. Yenilmez aslında bana inanmasına rağmen Meclis Üyesi ağabeylerinin dediğini yaptı. Ve istifa etmedi. AKP'liler konuyu Yargıya taşıdı. Yüksek Seçim Kurulu da Yenilmez'in meclis üyeliğini düşürdü. Gerçekten çok sevdiğim, siyasette iyi bir yerlere gelmesini istediğim Yenilmez'i yaptığım haberle meclis üyeliğinden etmiştim.

BAZI DSP'LİLERİN KURBANI OLDU

Kendisi bugün bile her karşılaştığımda 'Benim meclis üyeliğimi yiyen adam' diye bana takılır. Yaptığım bu haberden dolayı bana hiçbir kırgınlığının olmadığını, benim görevimi yaptığımı hep söyler. Yenilmez'in Meclis Üyesi seçildikten sonra, DSP'de bir dost ortamında 'yüksek lisans yaptığım için askerliğimi tecil ettirdim' sözleri kendi partilileri tarafından aleyhine kullanılmıştı. Bazı DSP'liler Yenilmez'in askerlik yapmadığı için meclis üyeliğinin düşürülmesi gerektiğini benim haberimden çok önce AKP'lilere söylemişlerdi. Ancak AKP Grubu bu konuda mahkemeye gitmeyi hiç düşünmedi. Ben bu konuda haber yapmasaydım, AKP'liler konuyu asla Yargıya taşımazdı. Haber çıkınca taşımak zorunda kaldılar. Yenilmez aslında 'Her Ağacın Kurdu Özünden Olur' sözünde olduğu gibi bazı DSP'lilerin kurbanı oldu. Yücel Yenilmez yüksek lisansını tamamladıktan sonra askerlik görevini yaptı. Artık seçilme ile ilgili hiçbir sıkıntısı kalmadı…

----------------------------------------------------------------------------------

'SARIŞIN VE GÜZEL KADIN' 20 YIL ÖNCE ESKİŞEHİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ'NDE

Yıl 1995. 20 yıl önce DYP Genel Başkanı ve Başbakan Tansu Çiller Eskişehir'e geliyor. Ziyaret kapsamında Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'ne de giden Çiller, partisinin belediye başkanı merhum Aydın Arat'ın makamında oturuyor. Fotoğrafta Çiller'in hemen yanı başında ayakta merhum Aydın Arat bulunuyor. Dönemin İmar Limited Genel Müdürü (aynı zamanda Aydın Arat'a en yakın isim) Bekir Sıtkı Saraç, Genel Sekreter Adnan Ercan, Meclis Üyesi Ali Osman Yalçın, Meclis Üyesi merhum Alaattin Manav, DYP İl Başkanı Halis Barlas, Belediye Bürokratlarından Mehmet Uzun, Belediye Basın Halklar İlişkiler Müdürü Orhan Güngör'de Başbakana brifing toplantısında yer alıyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk ve tek kadın Başbakanı olanı Çiller erkek egemen bir ortamda, güzelliği ile politika yapıyordu. Gazeteci merhum Yavuz Gökmen'in 'Sarışın Güzel Kadın' olarak nitelendirdiği Çiller'e partilileri büyük hayranlık duyardı. Merhum Arat o yıllarda Çiller'e hayran isimlerden birisiydi. Arat, Sultandere Toplu Konutlarını Eskişehir-Ankara yoluna bağlayan bulvara 'Prof. Tansu Çiller Bulvarı' adını vermişti. Ve O'nun büstünü yaptırmıştı. Çiller'de Arat'ı sever ve ona çok güvenirdi.

---------------------------------------------------------------------

FOTO ŞAKA

MHP 2. Sıra Milletvekili Adayı Kayıhan Çağlar:

Gittiğimiz her yerde herkes Ruhsar Hanımı soruyor. Emine Hanım ondan daha çok tanınıyor olmasaydı, onu Ruhsar Demirel diye tanıtırdık.

MHP 4. Sıra Milletvekili Adayı Emine Edizgil: Herkes 'o kadar oy aldıktan sonra niye dördüncü sıradasın' diyor? Ben bir şey diyemiyorum.

MHP 3. Sıra Milletvekili Adayı Mustafa Kemal

Tekin: Emine Hanım, Genel Başkan Rabiacı olsaydı, bunu soranlara Rabia işareti ile yanıt verirdin.

MHP 5. Sıra Milletvekili Adayı Timur Faruk Yatmaz: Siyaset ne kadar zor bir şeymiş. Kimse görmeden ayaküstü biraz kestirsem mi! Hor! hor!.., hor!...

MHP 6. Sıra Adayı Ahmet Hızlan: Kayıhan Bey niye beş milletvekili çıkaracağız diyor? Niye altı değil? Benim başım kel mi?