En büyük sivil toplum örgütlenmesi olan futbol hem ekonomik hem de sosyolojik değerinden dolayı büyük sömürülere açıktır. Futbol sevgisi yaşama verilen değerin de önüne geçtiğine göre bir oyun olarak futbol öncelikle gereğinden fazla değer görüyor demektir.Psikologlar oyun mantalitesinin her zaman devam etmesi gerektiğini söyleseler de bu bağımlılık biraz fazla. Hangi taraftan bakarsak bakalım dengesiz ve insanüstü değer gören bu oyun zamanın getirdiği gelişimlerle de bir çığ gibi büyüyor. Özellikle İngiltere'de başladığı bilinen futbol birçok sektörden daha önemli bir çark haline geldi ve diğer ülkelerde de o ülkenin ekonomik yapısının üzerinde bir boyutta büyümeye devam ediyor.Burada bununla ilgili kötü olanın ne olduğunu soracak olursak; çocukların ve gençlerin spor sevgisinden yola çıkarak futbol sevgisine hapsolması sürecinde yeni kavramlar olan bahis ve şike terimlerini hayatına sokuyor. Bunun sosyolojik olarak bir götürüsü yok deniyorsa da sporcuların bu çarkın içinde olması daha da kötüdür.Geçen yıllarda yaşadığımız şike olayları şu anda bitmiş midir, takımlar arası ve takımlar ve futbolcular arası diyaloglar şu an nasıl devam etmektedir? Büyük bahis şirketleri ve takımlar ve futbolcular arası ilişkiler söz konusu mudur, spor sohbetinin medyada birbirine hakaret ve kavga ile süslenmesi başka hırsların bu sevginin önüne geçtiğini gösteriyor.En büyük sivil toplum örgütlenmesi bu hale geldiyse demek ki kazanmak ve para sporcu kimliğine ait olması gereken eğitim sanat ve edebiyat gibi başlıklar acaba hangi kulübün masasına yatırılmış durumda? Bu şehrin özel bir değeri olan Eskişehirspor bu etiketi hangi dönemde ve nasıl oyuncularla almıştı? Kaç oyuncusu üniversite mezunuydu bunu incelersek eğitim ve sanatın sporun içinde ne kadar olduğu ve olması gerektiği de daha sağlıklı bir zeminde incelemiş oluruz.Çocukların ve gençlerin sporcu satın alınması haberlerini ve hikayelerini dinleyerek spor eşittir para korelasyonuyla dünyayı tanıdığını düşünmek çok üzücü Peki bu konunun yeniden yapılandırılması ve bir Spor Akademisi mantığıyla ele alınması mümkün mü? Bütün bu büyük ekonomik çark insana ait en güzel özellik olan dürüstlüğü yok edecek mi? Spor ahlakı, gücünü paradan başka nereden alabilir? Keyif , sağlık, örgütlenme ve başarı kavramlarını içeren spor, paranın dahil olmasıyla bu hale gelmiştir.Üniversitelerin spor kulüpleriyle daha sıkı beraber çalışmalar yapması gerekebilir. Satın alma gücünün sporun ruhuna bu kadar hakim olması geleceğin karartılmasıdır.Eğitimde en ilgilenilmeyen ders müzik ve beden eğitimi iken zihin eğitimi süreciyle önem kazanacak bu iki kavram daha dikkatle ve önemle masaya yatırılmalıdır.Sponsor kavramı ticari bir kavramdır sporun sponsorlar mantığıyla yönetilmesi spor ahlakını ve dürüstlüğü zedelemektedir çünkü kazanmak her ne pahasına olursa olsun başarı değildir. En büyük sponsorluk sporcunun, yönetici ve taraftarın ruhunu dürüstçe FairPlay'e adamasıdır.