3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında Eskişehir Barosu Engelli Hakları Komisyonu, Baro Hizmet Binası’nda bir araya geldi. Komisyon adına açıklamada bulunan Engelli Hakları Komisyonu Başkanı Av. Pınar Cengiz, engelli bireylerin toplumsal yaşama etkin katılımlarının gerçekleştirilemediğini belirterek, gerekli düzenlemelerin ve uygulamaların yapılması gerektiğini kaydetti.
“DIŞARIDA KALIYORLAR”
Engellilerin yaşamın her alanında sorun yaşadıklarının altını çizen Cengiz, “Sözleşme ile kamu idaresine getirilen; koruma, saygı gösterme ve yerine getirme yükümlülükleri hayata geçirilmemiştir. Gerek kamu idaresinin ve gerekse de yerel yönetimlerin katılım mekanizmalarını işletmeyerek ihtiyaç ve hak odaklı, sürekliliği olan politikalar üretmekten uzak yaklaşımları nedeniyle; engelli bireyler, üretilen hizmetlerden diğer bireylerle eşit koşullarda yararlanamamakta, toplum yaşamına tam ve etkin katılamayarak; dışarıda kalmaktadırlar. Engelli avukatların yaşadıkları sorunlar, engelli kişilerin karşılaştıkları sorunlardan bütünüyle bağımsız düşünülemez. Bununla birlikte bizler, bugün özellikle engelli meslektaşlarımızın sorunlarına da dikkat çekmek istiyoruz. Engelli bireylere yönelik önyargılar ve tutumlar yanında; engelli avukatlar, avukatlık mesleği nedeniyle zamanlarının önemli bir bölümünü erişilebilirlik kriterlerinden uzak inşa edilerek düzenlenen adliye binaları ve adalet mekanizmasının diğer tamamlayıcı unsurları olan ceza ve tutukevleri, emniyet binaları ve benzeri yerlerde geçirmektedirler” diye konuştu.
“ENGELLİ MESLEKTAŞLARIMIZA EŞİT KOŞULLAR SAĞLANMIYOR”
Engelli avukatların görevlerini yerine getirirken kurum binalarının fiziki yapılarının erişilebilirliklerini kısıtladığını ve diğer meslektaşlarıyla eşit koşullarda olmadıklarını aktaran Cengiz, “Fiziksel erişim olanaklarından yoksun düzenlemeler yanında, görme engelli meslektaşlarımızın; retina taraması, görüşme süreçlerinde not almalarına olanak sağlayacak Braille materyal ya da özellikle bedensel engelli meslektaşlarımızın zorunlu olarak kullanmaları gereken ortez, protez gibi destekleyici araçların, kullanılmasına yönelik sınırlamalar; engelli meslektaşlarımızın mesleklerini, bütünüyle diğer meslek profesyonelleriyle eşit koşullarda yapabilmelerine olanak tanımamaktadır. Meslektaşlarımız fiziksel çevrenin engelli bireyler için erişilebilir olmaması gibi pek çok nedenle mesleklerini ifa ederken, ayrımcılık temelli uygulamalarla mücadele etmek zorunda kalmaktadırlar” ifadelerini kullandı.
“EŞİTLİK DÜZENLEMELERİ ZORUNLULUKTUR”
Engellilerin profesyonel hayatta eşit şekilde yer almasına yönelik düzenlemelerin kamu idaresi için zorunluluk olduğunu dile getiren Eskişehir Barosu Engelli Hakları Komisyonu Başkanı Av. Pınar Cengiz, “İnsan haklarına saygının bir gereği olarak devlet, yurttaşlarının eşitliğini gözetmelidir. Sosyal devlet anlayışının bir gereği olarak ise devlet, dezavantajlı gruplar açısından gerekli düzenlemeleri yapmakla yükümlüdür. Engelli bireylerin temel insan hakları başta olmak üzere, eşit yurttaşlar olarak yaşamın her alanında bütünüyle etkin şekilde var olmalarına olanak sağlayacak bu düzenleme ve uygulamaların hayata geçirilmesini sağlayacak politikalar üretmek ve önleyici tedbirleri almak; kamu idaresi için bir zorunluluktur. Unutmamak gerekir ki, engelli bireylerin insan onuruna yaraşır, özgür, eşit ve bağımsız bir yaşama sahip olabilmesi; hepimiz için onurlu ve özgür bir yaşam anlamı taşımaktadır” dedi.