Sevgili okurlar;
Müslümanların sevinçle beklediği Kurban Bayramı'na girdik. Dünyanın hiçbir ülkesinde Türk milletinde olduğu kadar heyecanla kutlanan başka bir ülke de yok. Ben yıllarda (25) yıl Kurban Bayramında hep dış ülkede idim. Hiçbir zaman bizim ülkemizde olduğu gibi sevinçle karşılanmaz. Özellikle hac için Suudi Arabistan'da olan Türkler Arife günü haccın en zor rüknü olan (farz) Arafat Vakfesine çıkarlar. Bayram sabahı ise yine bazı zamanlarda onlarca kişinin öldüğü şeytan taşlama olayı yaşanır. İşte bu telaşlardan dolayı bayram yapma imkanları olmaz. Diğer Avrupa ülkelerinde ise kurban kesmek ayrı bir derttir. O gün veya bayram müddetince izinli olmak ayarı bir derttir.
Ülkemizde olan vatandaşlarımız bu bayramın kıymetini iyi bilmeli, doyasıya yaşamalılar. Eşiyle-dostuyla-ana-babasıyla, çoluk-çocuğu ile mesut ve neşeli bir şekilde kutlamaya bakmalılar.
Ama işin gerçek yüzüne gelince, önce komşuluk ilişkileri zedelenmiş. Kimse kimseyi tanımaz olmuş. Herşey maddeye dökülmüş. Tatil Bayram günlerine denk getirilmeye başlanmış.
Bayramda ben bayramlaşmaya gittiğim ailelerde üzülerek gördüm ki, genç evlatları eğer evli ise çoluk-çocuk sahibi ise bu bayramı fırsat bilip, çocuklarını da yanına alarak bir tatil beldesine gidiyorlar.
Evinde çocuklarını, torunlarını bekleyen o yaşlılar bayramı belki de ağlayarak geçiriyorlar. O çocuklar bayram bitiyor ve dönüyorlar. Döndükten sonra kendilerine soruyorum 'Kurban kestiniz mi?' 'Hocam durum müsait değildi.' Peki nerede idin? Şöyle çoluk-çocuk birkaç gün dinlenmeye gittik. Sorması ayıp olmasın ama ne kadar harcadın bu tatile? Hocam 4 kişiydik, yaklaşık 2 bin TL civarında bir meblağ ödedim.
Peki kardeşim orta halli bir kurban yaklaşık 500 TL sen durumum müsait değil diye kurban kesemiyorsun ama bunun 4 katını birkaç gün tatile verebiliyorsun. Ayrıca anne-baban o günü hep hüzünle geçirdi. Torunlarını doya doya sevemedi. Bunun vebali ne oldu? Evet evlatlar bunu anlıyorlar ama ne zaman? Onlar da anne-baba yaşına gelip torun beklemeye başladıkları zaman iş anlaşılıyor ama iş işten geçmiş oluyor. Tatil herkesin kaçınılmaz hakkıdır. Ama bunu tam bayramlara denk getirmek insaflı bir insan için pek akıllıca bir iş değildir. Hayatının büyük bir kısmını gurbette geçirenlere yurda girdiklerinde şu sorsunlar. Gurbette bayram geçirmenin ne kadar acı olduğunu onlar daha iyi anlatacaklardır.
Bir de büyüklerimiz hep bu bayram kanlı bayram, özellikle trafikte çok dikkatli olun diye bizlere tavsiyelerde bulunurlardı. Trafiğe çıkacak kardeşlerimiz çok dikkatli olmalı ki bayram zehir olmasın. Diğer günlerden daha dikkatli olmakta yarar var. Kurallara ise yüzde yüz uymalıyız ki hata oranı az olsun. Fazla hız sadece eceli yakınlaştırır. Hiçbir faydası da yoktur. Dileğimiz Allahüteala tüm milletimize İslam alemine acısız bir bayram geçirmeyi nasip etsin. Hepinize iyi bayramlar.