Bir memleket isterim barış ve özgürlük olsun her köşesinde, kimseler ölmesin. Bir memleket isterim kimse aç olmasın. Kimse kimsenin rengini, ırkını dinini, dilini sorgulamasın ve kimse hiçbir radikal duruşun baskıyla savunucusu olmasın. Ve evrensel anlamda da memleket sevgisi bu olsun. Sınır ötesinden gelen tek şey barış olsun.

Savaşlara sebep olan petrol ve din ve mezhep ayrımcılığı küresel barışa ne kadar darbe vuruyor görebiliyoruz. Gelecek, kimin hangi hevesi için bizleri bekliyor? Ne zaman çocuklara baksam, aklıma bu savaşlar ve baskı ve şiddetle kendi düşüncesini empoze etmeye çalışan caniler aklıma geliyor. Travmadan başka bir şey kalmıyor onlara. Bu haksızlık daha ne kadar sürecek ve hangi dünya lideri şovenist bir bakıştan çıkıp tüm dünyaya barış mesajları verecek ve bir çocuğun gözünden bakacak dünyaya? Demek ki düşlerle yaşamaya alışmak ve onlara da zarar gelmesin demekten başka bir seçenek yok. İnsanlar yaşamın ne sebeple, nasıl devam edeceği ile ilgili kavram kargaşasına girmiş durumda. Gelecek, savaş anılarımızla şekil alacak. Gelecek, sessiz çığlıkları bağrında yaşatacak.

Memleket İsterim

Memleket isterim
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.

Memleket isterim
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.

Memleket isterim
Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;
Kış günü herkesin evi barkı olsun.

Memleket isterim
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa bir şikayet ölümden olsun.

Cahit Sıtkı Tarancı

Bu şiirde olduğu gibi açlığa, kimsesizliğe, çaresizliğe yelken açmamış bir gelecek, bir yaşam istemek en güzel şiirdir bu durumda.
Bazen bizim yerimize yananların sağladığı zeminde debelenip zamanı boşa harcıyoruz ancak genel olarak zaten esas sorunun kapitalizm olduğu bir zamanda insanoğlu kısa ömrüne birçok savaş ve farklı sorunlar sığdırmak zorunda kalıyor.

Bir memleket isterim diye seslenişteki naiflik belki şiirden düşler ekebilir gençlerin ve çocukların dünyasına. Çocuklar korkudan uzak kalabilir bu şekilde ve güvenebilir bizlere. Bir dünya isterim kimsenin kimseye düşman olmadığı diye seslenen bir çocuk öncelikle kendi memleketinde bunu görerek büyümeli ki zaten memleketten kasıt zaten her çocuğun kendi memleketi yani dünyamız değil midir?