Eskişehir'de birçok şey 15 yaşında olabilir. Özellikle kültür,sanat ve eğitim bakıldığında gerçekten 15 yaşında çünkü inovasyon ve geriye geleceğin merdivenleri ile tutunma projesi gerçek anlamda ilericilik olduğundan başarı kente sarıldı.Kıymeti biliniyor mu ? Şimdilik biliniyor.Peki bu insan neden bunlara önem verdi ,gerekli miydi ?Sanat nedir ? Tiyatro nedir ?
Bilimsel ve teknolojik gelişmeler insanların yeniliğe açık, yapıcı ve yaratıcı olmasını gerektirmektedir. Bu durumda, yaratıcılık ve yaratıcı düşünce çok önemli bir hale gelmektedir… Yaratıcılık sürecinde önceden kazanılmış bilgiler kullanılsa da, eski deneyimlerle yenilerinin birleşmesi söz konusudur. Yaratıcılık süreci bir 'yapma' ve 'oluş' sürecidir. Oluş bir değişmedir, şimdiye dek olmayan bir şeyin biçimlenmesi demektir… Eric Fromm'a göre iki tür yaratıcılık vardır. Birincisi resim yapma, müzik besteleme, roman, şiir yazma gibi yeteneğe bağlı, öğrenebilen ve alıştırmalarla geliştirilebilen ve ürün veren yaratıcı etkinliklerdir. Bunlar birinci tür yeti ve yeteneklerdir. İkincisi ise, her türlü yaratıcılığın temelinde bulunan, yaratıcı tutum ve davranış biçimidir. İkinci tür yaratıcılık bir ürünle görünür duruma gelmeyebilir. Bir karakter özelliğidir. Görme, algılama ve tepki verme yetilerinin işlenmesi ile geliştirilebilir. Yaratıcılık, sanat ürünleri için ne kadar geçerliyse birtakım yaşam durumları ya da insani ilişkiler için de geçerli olmaktadır. Yaratıcılığın insanlara özgü bir yetenek olduğu, her insanda az ya da çok bulunduğu araştırmalarla kanıtlanmıştır. Her çocukta yaratıcı olma yeteneği vardır, bu yeteneği geliştirmek için öncelikle çocukların duyularını eğitmek gerekir. Yaratıcı düşünce bir güçtür ve sosyal hayata uyum sağlamada da çok etkilidir. Her alanda çok önemli olan yaratıcı düşünce becerisinin çocuklara kazandırılması gerekir; bu sayede insanlık, ampul, radyo, televizyon, bilgisayar, uzay gemisi vs. kazanmış, edebiyat, sanat, müzik ve mimaride harikalar yaratmıştır.
Tiyatro eğitiminin amacı, çocukların yaratıcı düşünme süreçlerini geliştirmek ve geleceğin bireylerine sanat zevki aşılamak olmalıdır. Bu bağlamda eğitim, hem gençlerin bireysel konuşma, yaratma ve kendini ifade etme yeteneklerini geliştirecek, hem de onlara tiyatro özelinde sanat ve topluma, medyaya eleştirel bakış açısı kazandıracaktır. Özgüven kazanan bireyler, kazandıkları bilgi ve becerilerle kendilerini hem okul hem de diğer ortamlarda daha rahat ifade edebileceklerdir. Ayrıca kazandıkları yaratıcı algılama süreci ve keyfi ile gelecekte de sanatla iç içe olan, sanatın yaratıcı özelliğinden hayatın tüm alanlarında yararlanan bireyler olacaklardır.Tiyatro eğitimi sayesinde birey;
•İfade güçleri ve beraberinde kendilerine güvenlerini artırır.
.•Dramatik konseptte yapılan soyut çalışmaların içeriğini yaşamın özelinde somutlaştırırlar.
•Bedenlerini ve dillerini daha iyi kullanmaya başlarlar.
•Tiyatro ve drama çalışmalarına ait temel özellikleri öğrenecek, bu alandaki becerilerini geliştireceklerdir.
•Tiyatro ve diğer benzeri sanatlara ait teknik bilgiler edineceklerdir.
•Tiyatro yolu ile toplumdaki sosyo-ekonomik farklılıkları gözlemleyecek, toplumsal değerler, nesil farklılaşması, gelecek ve geçmiş gibi kavramlar hakkında fikir sahibi olacaklardır.
•Sanatın diğer dallarına ilgileri artabilecek, fark ettikleri yetenekleri mesleki seçimlerini ve eğitim hayatlarını etkileyebilecektir.
Velhasıl saymakla bitmeyecek üzere sanatın en önemli alanlarından tiyatro insanı insan yapan en önemli nüanstır. Bu çerçevede bu kentin öğrencileri de çocukları da gençleri de ebeveynleri de Yılmaz Büyükerşen'e teşekkür borçludur.