PKK/HDP yöneticisi Selahattin Demirtaş'ın da aralarında bulunduğu 18'i tutuklu, 36 sanığın yargılandığı, 72 sanığın kaçak olduğu, adli kontrolle serbest bırakılan 3 sanığın yurtdışına kaçtığı toplam 108 sanıklı Kobani Davası'nda savcı mütalaasını verdi. Böylece artık karar aşamasına da gelindi.
Başta Kılıçdaroğlu olmak üzere birçok siyasetçi aynı soruyu soruyor. Demirtaş'ın suçu ne?
İşte Demirtaş'a savcılık mütalaasında yöneltilen suçlar ve istenen cezalar;
1- Devletin birliğini, ülke bütünlüğünü bozma suçundan ağırlaştırılmış müebbet.
2- Adam öldürme suçundan 1 kez ağırlaştırılmış müebbet.
3- Çocuğa karşı canavarca his sevkiyle ve eziyet çektirerek öldürme suçundan 5 kez ağırlaştırılmış müebbet.
4- Adam öldürmeye teşebbüs suçundan 2 kez müebbet.
5- İş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçundan 3 kez 12 yıl hapis cezası.
6- Hile kullanmak suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 1 kez 5 yıl hapis cezası.
7- Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 2 kez 5 yıl hapis cezası.
8- Mala zarar verme suçundan 10 kez 3 yıl hapis cezası ve adli para cezası.
9- Kamu malına zarar verme suçundan 7 kez 3 yıl hapis cezası ve adli para cezası.
10- Hırsızlık suçundan 3 kez 10 yıl hapis cezası.
11- Yaralama suçlarından 3 kez 3 yıl hapis cezası.
12- Suç işlemeye tahrik suçundan 1 kez 5 yıl hapis cezası.
13- Halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçundan 6 kez 1 yıl hapis cezası.
14- Terör örgütü propagandası yapmak suçundan 23 kez 5 yıl hapis cezası.
15- Suçu ve suçluyu övme suçundan 6 kez 2 yıl hapis cezası.
16- Yasaya aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşü suçundan 4 kez 5 yıl hapis ve ağır adli para cezası.
17- Halkı kanunlara uymamaya tahrik etme suçundan 2 yıl hapis cezası.
18- Görevli memura direnme suçundan 12 kez 3 yıl hapis cezası.
Nedim Şener çok ayrıntılı bir şekilde anlatmış. Bazı bölümlerini özetleyerek yazıyorum. Suça konu olayları hatırlarsak eğer;
PKK/YPG'nin işgal ettiği ve Kobani adını verdiği Suriye'nin Ayn-el Arap bölgesinin DEAŞ militanları tarafından saldırı altında olduğu, Türkiye'nin de DEAŞ'a destek verdiği yalanı ortaya atıldı önce. Bu yalanın hemen akabinde PKK elebaşı Öcalan ve örgütün yöneticilerinin talimatıyla, Selahattin Demirtaş'ın başkanlık ettiği PKK'nın siyasi kolu HDP MKYK'sının kararıyla 6 Ekim 2014 günü Twitter'dan 'Sokaklara çıkın' çağrısı yapıldı.Toplam 35 ilde gerçekleşen ayaklanma sonucu 53 kişi hayatını kaybederken 221 vatandaş ile 139 polis de yaralanmıştı.
Öcalan, DEAŞ'ın PKK/YPG elindeki Kobani'ye yönelik saldırısını 'yüksek yoğunluklu savaş' olarak nitelendirdi ve şu mesajı verdi: 'Sadece Rojava halkı değil, kuzey ve tüm parçalardaki Kürt halkının buna göre yaşamını şekillendirmesi gerekiyor. Bütün Kürt halkını topyekûn bu yüksek yoğunluklu savaşa karşı direnişe geçmeye çağırıyorum.'
5 Ekim 2014; Öcalan'ın mesajları ulaşan PKK/YPG'liler, Türkiye'deki örgüt üyelerini ayaklanmaya çağırdı. PKK yöneticileri Cemil Bayık ve Murat Karayılan, 5 Ekim 2014 günü yabancı ajanslara da düşen mesajlarında daha net ifadelerle şu ayaklanma çağrısını yaptılar: 'Gençleri, kadınları, 7'den 70'e herkesi Kobani'ye sahip çıkmaya, onurumuzu, namusumuzu korumaya, metropolleri işgal etmeye çağırıyoruz.'
Mesaj üzerine YPG/PKK yandaşlarının 35 ilde gerçekleştirdiği ayaklanmayla 53 kişi hayatını kaybetti. 221 vatandaş ile 139 polis yaralandı. Yetmedi, PKK talimatıyla 11 ilde, 5 il merkezi 21 ilçede olmak özerklik ilan ettiler.
Demirtaş 26 Aralık 2015 kanlı planını şöyle ifade etti: 'Gelecek yüzyılda Kürdistan statüsü olacak. Belki federal devletleri, belki bağımsız devletleri olacak.'
Demirtaş uzun süredir tutuklu olduğu cezaevinde yaptıklarından dolayı bırakın pişmanlık duymayı, ülkede kendilerine karşı olan herkese parmak sallamaya ve tehdit etmeye devam ediyor.
Tabiiki burası hukuk devleti ve iki bin yıllık bir Türk devlet aklı var.Yargıya müdahale ediliyor, bu ülkede adalet yok diye algı yaratan ve bir taraftanda iktidar olursak Demirtaş'ı Kavala'yı serbest bırakacağız diyenlerin yargının üzerinden dozerle geçerek tam bir kaos yaratmaya kararlı oldukları ortada.
Çok merak ettikleri Demirtaş'ın suçları savcının mütalaasından özetlenmiş. Ama bunlar bazılarının umurunda değil. Çünkü onların derdi hak hukuk adalet değil. Kendi amaçlarına hizmet etmeyen mahkeme kararları da her zaman yanlış ve taraflıdır zaten.