Şehrimiz iş insanı ve yazarlarından Orhan Aydın’ın “Geri Dönüş(süz)!” adını verdiği roman üçlemesi geçtiğimiz ay Luna Yayınları tarafından yayınlandı.

Orhan Aydın, kitabının giriş bölümünde şöyle diyor;

“Geri Dönüş(süz)!” adını verdiğim ‘roman üçlemesi’ birbirinden bağımsız üç ayrı kitaptan oluşuyor. Bunlar 1910 ile 2010 yıllarında yaşamış olan bir ailenin üç neslinin serüvenlerini anlatmaktadır.

Romanlar -geriye ve ileriye doğru uzanan tarih geçişleriyle birlikte ele alındığında- 19. yüzyılın sonundan 21. yüzyılın ilk yarısına sarkan siyasi olayların ve savaşların insan yaşamı üzerindeki etkilerini ortaya çıkarmaya çalışmıştır, denilebilir.

Yaşananlar ağırlıklı olarak 2. yüzyılın tamamını kapsamaktadır. Aile bireyleri bu yüzyılı her haliyle yaşamıştır. Bilindiği gibi, 20. yüzyılda iki sıcak biri soğuk olarak nitelendirilen üç topyekûn savaş yaşanmıştır. Bunlar, ‘Dünya Savaşları’, ya da ‘Paylaşım Savaşları’ ve ‘Soğuk Savaş Yılları’ olarak anılmaktadır.

Olağanüstü siyasi gelişmelerin -bunun en uç noktasında insanların birbirini boğazladığı savaşlar yer almaktadır- toplumsal yaşamın kaotik bir ortama sürüklenmesine neden olduğunu biliyoruz. Böylesi bir sosyal dokunun içinden varlığını sürdürmeye çalışan bireylerin işi hiç kolay olmamıştır.

Savaşların neden olduğu kaosun insanlar üzerinde yarattığı en yaygın etkinin ‘yabancılaşma’ diye adlandırılan ruhsal çöküntü olduğunu söyleyebiliriz. Değerlerin hiçe sayıldığı savaş günlerinde ya da hemen sonrasında ortaya çıkan bazı belirtilerin, insanların farkına bile varamadan içine düştükleri ‘yabancılaşma’ girdabının sonuçları olduğunu saptamak hiç de zor değildir. Bu belirtilerin bazılarını şöyle sıralayabiliriz: İletişim ve ilişki kurma bozukluğu, yaşam korkusu, güncelden kopma ve geçmişe kaçış, kendini toplumdan yalıtma, asosyal yaşamın cazibesine kapılma vs.

‘Yabancılaşma’nın yalnızca savaşın bir yan ürünü olmadığını belirtelim. ‘Yabancılaşma’ modern zamanların ortaya çıkardığı bir ruh hali de olabilir. Savaş ortamı bireyin bunalıma girmesini hızlandırır ve sonuçları itibariyle daha çarpıcı ve derin krizleri açığa çıkarır. Üç kitapla ortaya konulmaya çalışılan sorunlar savaş öncesinde ve sonrasında daha belirgin renklere büründüğü için anlatı bu alana kaydırılmıştır çünkü ‘yabancılaşma’ya yol açabilecek olayların başında kişinin yaşadığı ya da yaşamak zorunda kaldığı ‘temel kayıplar’ vardır.

‘Güven kaybı’, ‘özgürlük kaybı’ ve ‘anlam kaybı’ sözünü ettiğim temel kayıpların en önemlileridir. Ben de her biri için ayrı kitap yazarak elinizdeki ‘Roman Üçlemesi’ni meydana getirdim.

Güven/özgürlük ve anlam kaybı olarak adlandırdığım üç temel kaybın irdelendiği ‘Geri Dönüş(süz)! üçlemesinde ana tema “yabancılaşma”dır.

Orhan Aydın, yoğun bir iş hayatına rağmen gençlik yıllarından beri birçok dergide yazılar yazmış, konuşmacı olarak birçok dergi ve televizyon söyleşilerine katılmış, mesleki yazılar yazmış, mesleki eğitimler vermişti.

Çok bilinenlerden bahsedersek;

İlk romanı “İkinci Durak” Haziran 2001 de, 3. Basımı 2023 yılında yayınlanmıştır. Daha sonra, “Kırk Küpün Altındaki”, “Avludakiler” adlı romanları, “Şey” adlı anlatı kitabı yayınlanmıştır. 2010-2023 arasında, “Bugünden” adlı edebiyat dergisini çıkarmıştır. 2020’de “Eskiçınar Sokak” adlı anlatını kitabı ile “Çatalkazık Yazıları” adlı deneme kitabı, 2022’de de “Necip Bey”, 2023’de “Çantalı”, 2024 yılında ise “Tinnitus” adlı romanları yayınlanmıştır.

Orhan Aydın’ın edebiyat ve diğer alanlarda üretmeye devam edeceğini düşünüyorum. Çok da iyi olur.

Orhan Aydın-Bayram Yumrukaya 28 Mart 2025 Eskişehir