Çalışma hayatının gündeminde 'kiralık işçi' var. Özellikle Türk İş ve DİSK konuyu gündemde tutmaya çalışıyor. Türkiye'nin en büyük işçi örgütü Türk İş 'bu bir köleliktir köle değiliz, satılık değiliz' söylemleri ile olayın büyüklüğüne ve vahametine dikkat çekiyor. Ancak aynı Türk İş bu kadar önem arz eden büyük bir olayı sadece imza kampanyası gibi küçük bir olay ile geçiştiriyor. DİSK ise benzer şekilde neredeyse TÜRK İŞ ile aynı söylemlerle yine bu büyük olayı küçük cılız eylemlerle geçiştiriyor. İki örgütünde yaptığı adet yerini bulsun!! İş hayatına ayıp olmasın eylem yapmadı demesinler. O kadar!! Peki bunun nedeni nedir? Neden ve nasılları üzerine birçok analiz yapılabilir, işçi sınıfı ve sendikaların her geçen gün kan kaybetmesinden tutunda hayatında bir defa kendi hakkı için yürümeyen sendikacıların, şans eseri belli makamlara gelmiş yada getirilmiş yöneticilerin emek sınıfı ile uzaktan yakından alakası olmaması gibi analizler. Ama bu aşamada bunların hiçbirine ihtiyaç yok çünkü bugün karşı çıktıkları 'kiralık işçi' yasasını kabul eden örgütlerin zamanında kendileri olduğunu söylemek yeterli. Nasıl mı? 22 Mayıs 2003 tarihinde kabul edilen 4857 sayılı İş Yasası'nda işçi kiralamaya olanak tanınmıştır. Bugün gündeme gelen özel istihdam büroları düzenlemesinin temel dayanağı da bu yasadır. Çalışma mevzuatımızda bir şirketin başka bir şirkete işçi kiralaması düzenlemesini getiren iş yasasının 7. maddesidir. Bu maddeye göre, bir işveren kendi işçisini bir başka işverene toplam 1,5 yıl süreyle kiralayabilmektedir. İşçiyi adeta köleleştiren bu düzenleme 13 yıldır uygulanmaktadır. Ancak bu uygulamadan yeterli verim alamayan hükümet özel istihdam büroları aracılığı ile işçi kiralanmasını sağlamaya çalışmaktadır. Bu amaçla 5920 sayılı Yasa, TBMM'de 26 Haziran 2009 günü kabul edilmiştir. 26 Haziran 2009 tarihine kadarki uygulamada, şirketler kendi işçilerini bir başka işyerine kiralayabiliyorlar; özel istihdam büroları da işçi arayan şirketlere işçi bulmada aracılık edebiliyordu. Ancak özel istihdam bürolarının işçi kiralama yetkisi yoktu. 5920 sayılı Yasayla, özel istihdam bürolarına işçi kiralama yetkisi verildi. İşte 22 Mayıs 2003 yılında işçinin köleleşmesinin kapısını açan yasanın altında kimlerin imzası var. Söyleyeyim TÜRK İŞ, DİSK ve HAK İŞ. Kiralık veya ödünç işçi uygulaması 9 öğretim üyesinin hazırladığı bir kanun taslağına dayanmaktadır. Bu kanun taslağı, 26 Haziran 2001 günü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, TİSK Genel Başkanı, TÜRK-İŞ Genel Başkanı, DİSK Genel Başkanı ve HAK-İŞ Genel Başkanı tarafından imzalanan bir protokole dayanmaktadır. Bu örgütler, 9 öğretim üyesinin oybirliğiyle kabul edeceği kanun taslağına peşin onay vermişlerdir. Peşin onay verilen maddelerden biri de işçi kiralamayı düzenlemektedir. Diğer bir deyişle, bugünkü olumsuzluğa peşin onay verenler, bugün adet yerini bulsun diye tepki veren örgütlerdir. Geçmişte yaptıkları büyük hatanın mahcubiyeti ve ayıbı bu örgütlere yeter de artar. Ama ne demişti ünlü Türk büyüklerimizden! biri 'Dün dündür bugün bugündür' öyle değil mi?