Biz kömürlü termik santral, derken üzerine Porsuk'un doğduğu Murat Dağı'nda siyanürle altın arama projesi üzerine şimdi de Beylikova ve Sivrihisar'da 'maden toplama sahası' açılacağını öğrendik…
Beylikova'nın Süleymaniye ve Yalınlı ile Sivrihisar'ın Dumluca Köyü sakinleri bir araya gelerek, proje için onaylanan ÇED raporu için isyan ettiler…
Köylüler,
Krom Manyezit Ocağı Kapasite Artışı, Demir-Nikel Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi Projesi için ÇED raporu için iptal davası dilekçesini verdikten sonra yazılı bir açıklama yaptılar…

***

İstikbal gazetesinde yer alan habere göre…
Bölge halkı adına ortak açıklama yapan Süleymaniye Mahallesi Muhtarı Lütfü Bayraker, Dumluca Mahallesi Muhtarı, Hasan Hüseyin Demir, Yalınlı Mahallesi Muhtarı Bilal Işık ve Süleymaniye Köyü sakini Celal Öngel açıklamada şu görüşlere yer verdiler:
'Yaşam alanlarımızın ve meralarımızın hukuka, bilime ve kamu yararına tamamen aykırı bir madencilik projesiyle yok edilmesine karşı olduklarını için açıklama yaptıklarını söylediler.
'Yakın zamanda, köylerimizin de kurulu bulunduğu bölgeyi kapsayacak devasa bir alanda yıllık 1.000.000 tonluk madencilik faaliyetini içerir Krom Manyezit Ocağı Kapasite Artışı, Demir-Nikel Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi Projesi için ÇED Olumlu Kararı verilmiş olduğunu öğrendik.
Yaptığımız araştırma ile ÇED Raporu hazırlanması sürecinde yasal olarak gerçekleştirilmesi zorunlu olan Halkın Katılımı Toplantısının, bizlere duyurulmadan salt yasal zorunluluktan kurtulmak amacıyla şekli olarak gerçekleştirildiğini;
ÇED Raporunun adeta kopyala yapıştır yöntemiyle hazırlandığını, yasal birçok zorunluluğun tıpkı Halkın Katılımı Toplantısında olduğu gibi şeklen ve usulsüz olarak sözde yerine getirildiğini öğrendik.
Raporu incelediğimizde bizlerin de yaşamakta olduğumuz 3 ilçeden 5 köyü içine alacak devasa bir alanda tonlarca dinamitin patlatılacağını, milyonlarca tonluk toprak ve kayanın kazılarak çevrenin pervasızca tahrip edileceğini, bu faaliyetler neticesinde bizlere ait tarım ve hayvancılık arazilerinin, su kaynaklarının geri dönülmez biçimde tahrip edileceğini, bölgedeki yaban hayatının neredeyse tamamen yok olacağını, soluduğumuz havanın toz ve sülfür bileşikleri nedeniyle solunamaz hale geleceğini ve tüm bunlara sadece bir madencilik şirketinin karı uğruna izin verildiğini öğrendik.
Bizler yaşamakta olduğumuz, çocuklarımızın da yaşayacağı bu toprakların, havamızın, suyumuzun birkaç patron para kazanacak diye yok edilmesini istemiyoruz!
Bugün ÇED Olumlu Kararının iptali için gerekli davamızı açmış bulunmaktayız.
Hukuki haklarımızı sonuna kadar kullanacağız.
Tüm duyarlı yurttaşlarımızı bizi bu süreçte desteklemeye davet ediyoruz.'

***

Eskişehir ve çevresi, giderek içinden çıkılamayacak bir doğa kıyımına doğru hızla ilerliyor…
Eskişehirlilerin,
Çevre olaylarına karşı duyarlılıkları giderek artıyor…
Türkiye'nin başka bölgelerinde yapılan çevre kıyımlarının sonunda kapımıza geldiğini görüyoruz ve endişelerimiz artıyor…
Düşünmeden de edemiyoruz,
Acaba;
birileri Eskişehir'den intikam mı almayı planlıyor?