Türkiye ne yazık ki her gün şehit haberleriyle sarsılıyor. 'Aman çözüm süreci zarar görmesin' diye şehirlerin silah deposu haline gelmesine göz yumanların yüzünden her gün gencecik fidanlarımız şehit oluyor.
'ÖZRÜNÜZ
KABAHATİNİZDEN BÜYÜK'
Güneydoğu'da iki ateş arasında kalan masum çocuklarımız ölüyor. İnsanlarımız evlerinden yurtlarından oluyor. Aramızda ne zaman patlayacağı belli olmayan canlı bombalar dolaşıyor. Terör olaylarının yaşandığı yerlerde çocukları polis, asker, öğretmen, doktor, hemşire, savcı vb. görev yapan anne ve babalar her gün ölüp ölüp diriliyor. Eşler ve çocuklarda hep aynı duygular içerisinde. 'Oslo Görüşmeleri' olarak bilinen ve MİT-PKK pazarlığını gözler önüne seren bir görüşme tapesi vardı. O tapenin bir yerinde MİT yetkilisi bir bayanın PKK sorumlusuna hitaben; 'Şehirleri silah deposu haline getirdiğinizi biliyoruz' sözleri vardı. Yani PKK şehirleri silah deposu haline getirirken Türkiye Cumhuriyetini yönetenler buna göz yumdu. Operasyon yetkisini Valilere vererek, güvenlik güçlerinin bunlara müdahale etmesine izin vermediler. 'Çözüm süreci' adı altında bölücü teröristlere ve uzantılarına taviz üstüne taviz verirken, onların silah stoklandığından haberiniz yok muydu? Oslo görüşmeleri tapelerine göre Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin bundan haberi varmış. Ülkeyi yönetenler şimdi, 'Haberimiz yoktu. Çözüm sürecinde karşı taraf bizi kandırmış' diyebiliyor. Peki, Paralelciler sizi kandırdı, varlığını reaksiyon (tepki) olarak nitelendirdiğiniz IŞİD sizi kandırdı, Esad sizi kandırdı, İmralı sizi kandırdı, HDP sizi kandırdı. Bu halk her önüne gelen sizi kandırsın diye mi oy verdi? 'Özrünüz kabahatinizden büyük.'
HANİ ANNELER
AĞLAMAYACAKTI?
Siz teröre taviz verin. PKK'lıları gizli tanık yapıp, terörle kahramanca mücadele eden vatansever subayları cezaevlerine atılmasına göz yumun. Sonra da bu komutanlarla ilgili 'Allah'a çok şükür ediyorum ki Türkiye bunların zamanında bir savaşa falan girmemiş. Yoksa bunların savaşacak halleri yok'deyin. 'Terör örgütüyle görüşen şerefsiz ve namussuzdur' deyip, bölücübaşı ile İmralı'da pazarlık yapın. Sonra 'Paralel çete bizi aldattı', 'HDP bizi aldattı' bahanelerinin arkasına sığının. 'Hani anneler ağlamayacaktı?' 'Hani Ortadoğu'da bizden habersiz yaprak kımıldamayacaktı?' 'Çözüm süreci' safsatası altında çok sayıdaki ili PKK'nın kontrolüne terk ettiniz. Eli kanlı terör örgütü yol kesip, kimlik kontrolü yaparken, Asker kışlalarına gelip, Şanlı Türk Bayrağına saldırırlarken onlara müdahale etmeyenlerin bugün yaşananlardan hiç mi suçu yok? Bu vurdum duymazlık yüzünden bölge halkı PKK'nın kucağına terk edilmedi mi? Binlerce terörist dağdan şehre inerken, Türkiye'nin istihbarat birimleri bahçede misket mi oynuyordu?
BABALAR OĞULLARINI
GÖMÜYOR
Suriye'ye burnunuzu soktunuz. 'Şam'da Cuma Namazı kılacağız' dediniz. Memleketinizde Suriyeli çocukların cenaze namazlarını kıldırdınız. 'Çözüm süreci' ve Ortadoğu konusundaki rezil politikalarınızın sonucu olarak, Cennet ülkemizi yangın yerine döndürdünüz. Oslo'da terör örgütüyle İsrail'in MOSSAD'ı mı görüştü? Kahraman subaylar kumpasla içeri atılırken, Habur Sınır kapısında dağdan inen PKK'lılar davullu zurnalı karşılanırken iktidarda 'BAAS' partisi mi vardı? Üç yıl önce 'Birkaç Mehmet şehit oldu diye Meclis'i toplamayız'' diyen Binyamin Netanyahu muydu? Yoksa Mesut Barzani, Şivan Perver ile birlikte Diyarbakır'da 'Kürdistan' diyen Büyük Ortadoğu lideri Obama mıydı? 7 yıl önce Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ile Bodrum'da ailecek tatil yapıp, sonra ona 'Esed' diye hitap eden Vladimir Putin miydi? Yurdumun balık hafızalı insanları umarım bu soruların yanıtlarını biliyordur. 'Doktorun beceriksizliğini, toprak örtermiş' derler. 'Bir Müslümanın yakını öldüğünde İmam, müezzin aramaması lazım. Kendi ölüsünü kendi yıkayabilecek bilgiye kabiliyete erişmesi lazım. Ben yıkarım' sözleriyle Türk Halkına 'Evlatlarınızı PKK, IŞİD öldürecek, siz yıkayıp gömeceksiniz' mi denilmek istendi? Herodot'un 'Barışta oğullar babalarını gömer; savaşta ise babalar oğullarını gömer' sözü bir gerçeği ortaya koyuyor. Ülkemizde savaş ortamı var ki babalar oğullarını gömüyor…
**
HANLILAR
MOBESE KAMERA İSTİYOR
Han'da oturan okurlarımızdan çok sayıda telefon aldım. İlçede yaşanan hayvan hırsızlıklarından yakınan halk, 'Eskiden burada böyle olaylar yaşanmazdı. Hırsızlar bizi bıktırdı, canımızdan bezdirdi. Onların yüzünden maddi yönden büyük zarar görüyoruz. İlçede güvenlik zafiyeti yaşanıyor. Hırsızlıkların yaşandığı bölgelere mobese kameraların konmasını istiyoruz. İl Emniyet Müdürümüzden Han'da yaşanan hırsızlık olaylarına el koymasını bekliyoruz' diye konuştu.
FOTO ŞAKA
Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt: Sayın Valim, hiç kusura bakmayın Külliye'yi size kaptırmam.
Vali Güngör Azim Tuna: Ne diyeyim? Başında hep AK Partili Başkan olacakmış gibi Kültür Merkezlerini Odunpazarı Belediyesi'ne verenler şimdi ayıklasın pirincin taşını.