Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Haydar Urfalı 10 Kasım'da hem Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk'un hem de Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın'ın sosyal paylaşım sitelerini paylaştı.
KALİTE FARKI
Urfalı bu paylaşımın altına şu sözleri yazdı;
'İkisi de öğretmen. İkisi de sendika başkanı. Bugün 10 Kasım; Başöğretmenimiz ve Devletimizin banisi Atatürk'ün ölüm yıldönümü. İşte Koncuk ve Yalçın'ın bugünkü sosyal medya paylaşımları. Fazla söze gerek var mı? Kalite ve anlayış farkını görüyorsunuz..!' Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın son günlerde Atatürkçü söylemleri dikkat çekiyor.
'Atatürk'ü sadece anmakla kalmamalı, anlamaya da çalışmalıyız' diyen Erdoğan;
'Birileri çıkmış biz Atatürk'e Atatürk dedik diye bir sürü senaryolar yazıyor. Adı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ise bizim bunu ifade etmemizden daha doğal ne olabilir. Ruhu faşist, söylemi Marksist çevrelerin tekeline mi bırakacağız. CHP gibi amorf bir partinin Atatürk'ü milletimizden kaçırmasına rıza göstermeyeceğiz' dedi.
KAYITSIZ KALDILAR
TRT 10 Kasım'da Atatürk'ün büyüklüğüne yakışır programlar yayınladı. İktidara yakın havuz medyası Erdoğan'ın Atatürk sevgisine kayıtsız kalmadı. 10 Kasım'da Türkiye Cumhuriyetinin kurucusunu görkemli bir şekilde anan sayfalar hazırladı. Ancak Haydar Urfalı'nın belirttiği gibi, varlıklarını AK Parti'ye ve Recep Tayyip Erdoğan'a borçlu olan Memur-Sen 10 Kasım'da Cumhurbaşkanının Atatürk sevgisine kayıtsız kaldı. Sayfalarında Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğraflarını paylaşmadılar. Toplu Sözleşme Masasında
'milletin adamı versin' diye Erdoğan'dan zam dilenen Ali Yalçın, O'nun Atatürk açılımına şaşı baktı. Yalçın bu tavrı sonrasında milletin adamından bir daha hangi yüzle zam dilenecek. Kamu da sırtını iktidara dayayarak, tüm yönetici atamalarında 'liyakat, sınav kazanma' gibi değerleri çöpe atanlar, yandaş kadrolaşması yapanlar üretimden gelen güçlerini kullanamaz. Yani sendikacılık değil,
'Atamadan Sorumlu Şube Müdürlüğü' yaparlar. Zaten bunu da yaparak, üyeleri için üç kuruşluk zammı kabul ettiler. Böylece, şube müdürlüğü konumlarını korudular.
SAĞLIK-SEN ANDI
Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Muammer Karaman ve yönetim kurulu üyeleri 10 Kasım'da Ata'nın değil de genel başkanlarının izinden gitti. 10 Kasım ve Atatürk ile hiçbir paylaşımda bulunmadılar. Daha düne kadar 'AK Parti'ye oy vermedim' diye böbürlenerek övünen Karaman'dan da zaten bu beklenirdi. Memur-Sen'e bağlı Sağlık-Sen Şube Başkanı Hasan Hüseyin Köksal 10 Kasım'da üzerinde
'Ruhun Şad Olsun. Rahmetle Anıyoruz' yazılı
'Kalpaklı Atatürk Fotoğrafını' paylaştı. Köksal böylece Genel Başkanı ve Memur-Sen İl Temsilcisi gibi 10 Kasım'a duyarsız kalmadı. Eskişehir'deki Eğitim Bir-Sen Üyesi okul müdürleri de sendikayı değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı örnek aldı.
HATALI VİTRİN HEZİMETİ GETİRDİ
Okullarında Ata'nın onun büyüklüğüne yakışır şekilde anılmasını sağladılar. Sosyal paylaşım sitelerinde Atatürk'ün sözlerini ve fotoğraflarını bol bol paylaşarak, ona olan bağlılıklarını dile getirdiler. Yani Eskişehir'deki sendika tabanının Atatürk konusunda Genel Merkez ve şube yönetimiyle tamamen zıt durumda olduğunu gözler önüne serdi. Bu da gösteriyor ki AK Parti referandumda Eskişehir'in kimyasına uymayan,
'dünya görüşü' açısından kendi tabanında bile karşılığı olmayan insanları vitrine koyarak büyük bir hata yaptı. Bu vitrin yüzünden referandumda büyük fark yedi. Referandum sürecinde
'tatile gönderilmesi' gereken insanları vitrine koydukları için bu hezimeti yaşadılar. Eskişehir bir Konya, bir Sivas, bir Bolu değildir. AK Parti Eskişehir halkını ve halkın rejim ile ilgili kaygılarını tanımayan insanları vitrine koymaya devam ederse, merkezdeki belediyelerin hiçbirisini alamaz.
******
SARI ÇİZMELİ MEHMET AĞA'YI ÇIKARSA
O DA EN BÜYÜK FAVORİ OLURDU
CHP Tepebaşı İlçe Kongresi 11 gün sonra 26 Kasım Pazar günü Şirintepe'de Altınsaray Düğün Salonu'da yapılacak. İki adaylı kongrenin çekişmeli geçmesi bekleniliyor.
BAŞARI CEZASIZ KALMAZ
'Hiçbir grub ve kişinin değil tabanın adayıyım' diye adaylığını açıklayan Yalçın Komşu ile Ahmet Ataç Grubunun adayı Atilay Dalgıç başkanlık için yarışacak. Yalçın Komşu 2014 yılında CHP'den Beylikova Belediye Başkan adayı olmuştu. Bu seçimden sonra hep alanlarda oldu. 7 Haziran 2015 Genel Seçimlerinde CHP'yi 69 yıl sonra Eskişehir'de birinci yapma başarısını gösteren İl Yönetiminde yer aldı. Ancak CHP'de hiçbir başarı cezasız kalmazdı. Ve öyle de oldu. Ersen Yeniceli'nin Başkanlığını yaptığı İl Yönetim Kurulu görevden alındı. 5 ay sonra yapılan 1 Kasım seçimlerinde CHP Eskişehir'de yine AK Parti'nin gerisinde kaldı.
DALGIÇ AVANTAJLI
Bu görevden alınmaya rağmen Komşu kırsalda ve kent merkezinde hep CHP için çalıştı. Partisine hiç küsmedi. CHP'nin her etkinliğinde yer aldı. Gerçek bir partili olduğunu herkese gösterdi.
'Tarlada izi olmayanın arpada gözü olmaz' sözünde olduğu gibi hak ederek İlçe Başkan adayı oldu. Atilay Dalgıç bu partide önceki yıllarda İl Başkanlığı ve İl Sekreterliği yapmış bir isim. Yönetimsel anlamda gerçekten donanımli birisi. 30 Mart 2014'de Çifteler'den Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi seçildi. Dalgıç'ı ben son yıllarda CHP etkinliklerinde, Danışma Kurulu Toplantılarında hiç görmedim. 12 Haziran 2011, 7 Haziran 2015, 1 Kasım 2015 seçimlerinde 'aktif olarak çalıştığına' hiç şahit olmadım. 30 Mart 2014 seçimlerinde seçildiğine göre herhalde Çifteler'de çalışmıştır. Belki de diğer seçimlerde de Çifteler'de çalışmış ve görev almış olabilir.
'Ahmet Ataç'ın desteği' sayesinde seçimin favorisi olan Dalgıç başkan olması halinde umarım en az Vural Yörük kadar çalışır. Tepebaşı sokaklarında iz bırakır. Hem Dalgıç hem de Komşu Tepebaşı İlçe Başkanlığına layık isimler. Kim seçilirse seçilsin bu görevi en iyi şekilde yapar. Ancak Komşu'nun kongrede işi çok zor. Çünkü kongrede Dalgıç ile değil, Ataç ile yarışacak. Ahmet Ataç yaptığı başarılı çalışmalarla Tepebaşı'nda halkın büyük sevgisini kazandı. Ataç bırakın Dalgıç'ı, 'Sarı Çizmeli Mehmet Ağa'yı bile aday yapsa o da kongrenin en büyük favorisi olur...
******
FOTO ŞAKA
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin: Sizin yanınızda şu boylarda birisi vardı. Ona ne oldu?
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Boyundan büyük işlere kalkıştığı için kovdum gitti..!
******
FIKRA
SİZİ BÜTÜN GÜN BEKLEDİM
Trafik kuralı ihlali yapan kimsenin çıkmadığı uzun bir nöbetin sonunda polis, nihayet aşırı hız yapan bir aracı durdurdu. Sürücü camı açtı. Ruhsat ve ehliyetini uzattı. Polis ceza makbuzunu cebinden çıkarırken keyifle gülümsedi:
— Sizi bütün gün bekledim.
Sürücü nasıl olsa cezamı öyle ya da böyle çekeceğim rahatlığıyla, iç çekerek
karşılık verdi:
— Anlıyorum memur bey. Elimden geldiği kadar hızlı gelmeye çalıştım ben de.
Polis, dakikalar süren gülmesi kesilmeyince adama eliyle git, git işareti yaptı ve adam cezadan kurtuldu.