Ya da tadı yok…
Ya da biz hop diye mi istiyoruz helvayı ya da tadının kıvamında olmasını?
Çok mu aceleci davranıyoruz?
Daha kimse atı alıp Üsküdar'a geçmedi ama biz Üsküdar'a geçecek ilk takımın biz olacağımıza o kadar inandırdık ki kendimizi, bir türlü rahat etmiyor içimiz…
6 haftada kaybettiğimiz 8 puanın nedeni 4 beraberlik gibi görünse de, bunun karşılığı 2 yenilgi bir beraberlik de olabilir pekala…
Hala mağlup olmadık diye avunuyoruz ama kaybettiğimiz puanlar öyle demiyor…
Keşke bir kere mağlup olup 4 kere galip gelseydik…
***
Başlıkta da değindik…
Eskişehirspor yönetimi, ligin öncesinde öyle bir kadro kurdu ki, taraflı tarafsız herkesin ağzı açık kaldı…
Önce Erkan Zengin dediler…
'Hadi canım' dedi herkes…
Boffin gibi bir kaleci kaldı…
Süper ligde hemen her takımda rahatça oynayabilecek Kaan Kanak kaldı, Ahmet Kamil Çörekçi kaldı…
Sonra Semih Şentürk dediler…
'Erkan geldiyse Semih neden olmasın' dedik…
Geldi…
Uğur İnceman, ilerlemiş yaşına rağmen, tecrübesiyle bu takıma çok şey katacak bir futbolcuydu, o da geldi…
Hakan Çinemre'yi bekledik uzunca zaman…
Sonunda o da geldi…
Ve diğerleri…
Halil Ünal, Alpay Özalan'ın eline, unun da, yağın da, şekerin de en kalitelilerini verdi…
Ve şunu dedi;
'Hadi bakalım yap şu helvayı…'
***
Alpay ise,
Tadından yenmeyen helvaların ayrılmaz parçalarından biriydi ve bunu defalarca kanıtlamıştı…
Zamanında, iyi helva yapmak isteyen ustaların elindeki birinci sınıf kaliteydi…
Ne var ki,
Kendisi daha önce hiç helva yapmamıştı…
Tarif belli…
Hangi yemek kitabını açsanız ya da kime sorsanız, size helvanın nasıl yapılacağını anlatır…
Ama ya miktar, karışım, denge, ateşin harareti, pişme süresi, ne kadar ve ne şiddette karıştırılacağı…
Unu çok yağı az katarsanız katı mı olur, şekeri çok yağı az katarsanız ne olur peki?
İşte bunların hepsi, en ustanın bile deneyip yanılarak öğreneceği şeyler değil mi…
***
Ama bizim usta…
İlk defa deniyor ya…
O yüzden lüplüp herkesin yüreği…
Ya kıvamı tutturamazsa…
Ya ateşte unutursa…
'Yandı yavrum keten helva' diye bağırmayalım?
Ama bakarsınız, olmaz demeyin, bir kerede tutturur kıvamı…
İşte o helva da tadından yenmez hani…