Tepebaşı'nda ikamet eden insanlar çok şanslı. Çünkü kendilerine 'abi kadar' yakın belediye başkanları var.

MİLLİ ŞUUR KAZANDIRIYOR
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç hayata geçirdiği projelerle bölgesinde yaşayan tüm halkı kucakladı. Sıcaklığı, mütevazi kişiliği ve güler yüzüyle 'sadece Tepebaşılılara değil, diğer ilçelerde oturan tüm Eskişehirlinin gönlüne' girdi. O insanların gözünde sadece Belediye Başkanı değil. Halkın 'Ahmet Abisi' dir. 1999-2004 yılları arasında ve 2009'dan bugüne kadar Tepebaşı Belediye Başkanlığı yapan Ataç hayata geçirdiği projelerle Tepebaşı'nı 'Türkiye'nin en yaşanabilir 8'inci ilçesi' yaptı. Doğumda da ölümde de hep Tepebaşı halkının yanındaydı. Yeni doğan bebeklere altın taktı. Annelere süt desteği verdi. Asker uğurlamasında mehmetçiklerle oynadı. Düğünlerde 'mutluluğu, cenazelerde acıyı' paylaştı. Kadınların, çocukların, gençlerin Çanakkale'ye, Konya'ya, TBMM'ye, Anıtkabir'e götürülmesinde de yine o vardı. Ataç '10 yıldır aralıksız binlerce genci, çocuğu, kadını ve yaşlıyı' Çanakkale'ye götürüyor. Onlara milli şuur kazandırıyor. Onların Çanakkale'de atalarının 'ne olmazları başarıyla başardığını gururla görmesini' sağlıyor. Aynı Ataç, yine onbinlerce genci Anıtkabir'e götürüp, 'onları büyük Önder Atatürk ile' buluşturuyor. Aynı Ataç yine onbinlerce kadını ve çocuğu Konya'ya götürerek, Mevlana'nın türbesini gezdiriyor.

ÇOCUKLARIMIZI CEZALANDIRDILAR
Okul ve camilerin en büyük destekçisi oldu. Okullara neler yaptığını en iyi bilenlerdenim. Okullarda her zaman hizmetli açığı var. Gelir düzeyi yüksek velileri olan 'okullar dışarıdan ücretli eleman çalıştırarak', bu sorunu çözüyor. Maddi durumu yetersiz velilerin olduğu okullarda bu sorun çözülemiyor. Bu eğitim kurumlarında okuyan 'çocuklar hijyenik olmayan koşullarda' ders işliyor. Aidat parası için okul müdürleri ve veliler birbirine giriyor. Bu parayı vermeyen velilerin çocukları arkadaşları arasında rencide ediliyor. İşte Ataç yıllardır bu okulların temizliğini yaptırarak, çocuklarımızın 'hijyenik bir ortamda eğitim almasını' sağlıyordu. Okullara temizlik malzemesi, boya, eğitim araçları vererek, onlara destek oluyordu. Çocuklara diş taraması yaptırıyordu. Öğrencilere diş macunu, kaban, bot vererek onları sevindiriyordu. Yeni yapılan okulların hafriyat artıklarını temizletiyor, bahçelere oyun grupları kuruyor, bakımını yapıyordu. Yani okullara siyaset değil, hizmet sokuyordu. Peki 3 yıl önce dönemin İl Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen ile Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Müdürü Bülent Üzmez Tepebaşı Belediyesi'ni okullara sokmayarak kimi cezalandırmış oldu? Geleceğimiz olan çocukları cezalandırdılar.
'HEM KEL HEM FODUL'
'Hem kel hem fodul' misali okullara hizmetli veremiyorsun, bahçe bakımlarını yaptıramıyorsun. Bunu Belediye yapmak istiyor, ona izin vermiyorsun. Çünkü belediye iktidar partisine ait değil. Üç yıl öncesinin Milli Eğitim yöneticileri siyaset yaparak, çocukları pis dersliklerde eğitim almak zorunda bıraktı. Okullar yaz tatiline girene dek hala kenar mahallelerde hijyenik olmayan dersliklerde eğitim alan çocuklarımız vardı. Eskiden ilkokullara İl Özel İdare'den destek geliyordu. Şimdi bu kurum da kapalı. Eski Odunpazarı İlçe Milli Eğitim Müdürü bahçelerini çimlendirmek ve asfaltlamak isteyen okul müdürlerine, 'Belediye'ye yaptırabiliyorsanız yaptırın. Ama reklam yapmadan yapsınlar. Basında bu konuyla ilgili haber çıkarsa karışmam' diyordu. Hakan Cırıt'ın İl Milli Eğitim Müdürü olmasından sonra belediyelerle ilişkiler normale dönmeye başladı. Zaten olması gereken de buydu. Çocuklarımız için belediyeler ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliği yapmalı. Ataç'ın destek olduğu okullarda AK Partililerin, CHP'lilerin, MHP'lilerin çocukları da okuyordu. Tepebaşı Belediyesi'ni eğitim kurumlarına sokmayanlar AK Partili velilerin çocuklarını da cezalandırmış oldu.

HALK ONA GÜVENİYOR
Tepebaşı Belediyesi Su Sporları Merkezi Çevre Dostu ve Enerji Etkinliği alanında öncü bina uygulamalarına uluslararası alanda verilen 'LEED Sertifikasını' Türkiye'de 'Altın Puan' değerlendirmesi ile alan ilk kamu binası oldu. Tepebaşı Belediyesi geliştirmiş olduğu 'Akıllı Şehir' (REMOURBAN) projesi sayesinde Avrupa Birliğinden 5 milyon avro hibe kredi kazandı. Tepebaşı Belediyesi, Yakakayı Mahallesi'nde bir mezrada, güneş enerjisini kullanarak su sorunu çözüldü. Yaşlılar için Yaşam Köyü ve Alzheimer Konukevi, hobi bahçeleri, çocuklar ve gençler için Çocuk Senfoni Orkestrası, Su Sporları Merkezi, Çocuk ve Gençlik Merkezleri, Yunus Emre Spor Tesisi, Sinema Gösterileri, Yaz Okulları, Su Kurusu Uygulama Merkezi, Doğal Yaşam Merkezi, Gıda Dedektifleri, Sosyal Yaşam Okulu, Kadınlar için belde evleri, el beceri kursları, Anneler Halk Oyunları Ekibi, Kadınlar Tiyatro Grubu, Hanımeli Sokak, Kadın Temizlik İşçileri, engelliler için Gökkuşağı Kafe, Sosyal Yaşam Merkezi, Engelliler Montaj Atölyesi, Kent Enstitüsü, yoksullar için İmece Merkezi ve Aşevi, Güneş Enerjili Şarj İstasyonları, Amatör spora destek, çevre ile ilgili sayısız projeler. Bunların yanında daha sayamadıklarımız da var. Atalarımız; 'Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz' demiş. Ataç hep çalıştığı ve tarlada izler bıraktığı için girdiği son üç seçimi rahat kazandı. Ataç, tatile çıksa bile girdiği her seçimi kazanır. Çünkü siyasi görüşü ne olursa olsun halkın büyük çoğunluğu onu seviyor ve güveniyor...
-----------------------------------------------
TEPEBAŞI İLÇE MİLLİ EĞİTİM
MÜDÜRÜ KİM OLACAK?


4,5 yıl Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yapan Bülent Üzmez 8 ay önce görevden alınmıştı.

ANKET YAPILSA KARACA ÇIKAR
Ömer Karaca Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne sekiz aydır vekalet ediyor. Tepebaşı bölgesinde eğitim kadrosuyla uyumlu çalıştığı için de çok seviliyor. Adaletli uygulamalarıyla takdir topluyor. Tepebaşı bölgesinde anket yapılsa Ömer Karaca İlçe Müdürlüğü için açık ara önde çıkar.Peki yeni Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Müdürü kim olacak? 8 aydır bu görevi hakkıyla yerine getiren Ömer Karaca mı atanacak? Yoksa başka bir isim mi?

GÜNDOĞAN SESLERİ
Bu görev için kulislerde dört isim konuşuluyor. 6 yıldır Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Şube Müdürlüğü yapan Tülay Gündoğan'ın adı da İlçe Müdürlüğü için seslendiriliyor. YÖK Yönetim Kurulu Üyesi ve Anadolu Üniversitesi'nin eski Rektörü Naci Gündoğan'ın eşi olan Tülay Gündoğan bu görevi layıkıyla yapacak bir isim. AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı'nın Gündoğan'ın Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Müdürü olmasını istediği kulislerde dillendiriliyor.

GÜLER 76'NCI MADDEYE BAĞLI
Sarıcakaya eski Belediye Başkanı Faruk Güler'in de ismi Tepebaşı için geçiyor. AK Parti Eskişehir Milletvekili Emine Nur Günay'ın Güler'in Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Müdürü olması için çok bastırdığı öğrenildi. Ancak başarısız bulunduğu için Sarıcakaya'da tekrar aday yapılmayan Güler'in böylesine önemli bir görevi yürütebileceği konusunda kafalarda soru işareti var. Güler belediye başkanlığından önce öğretmenlik yapıyordu. Eğitim alanında hiçbir idarecilik tecrübesi yok. Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne atanma şartı da tutmuyor. Peki şartları tutmadan bu göreve gelir mi? Gelir. Milli Eğitim Bakanına ait olan atama yetkisiyle 76'ncı maddeyle atanabilir. Ancak Bakan Ziya Selçuk 76'ncı maddeyi asla kullanmayacağını daha önce açıklamıştı. Selçuk bu konuda ikna edilir mi? Cumhurbaşkanına ulaşılırsa ikna edilebilir. Faruk Güler'in Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Müdürü olma şansını düşük olarak görüyorum.

TEMUR ÖNDE
İnönü İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Yaşar Temur'un adı da bu görev için kulislerde geçiyor. Hatta Temur'un diğer adaylara göre daha şanslı olduğu iddia ediliyor. AK Parti'de bazı etkili isimlerin Temur için bastırdığı belirtiliyor. Bakalım Tepebaşı İlçe Milli Eğitim'in yeni müdürü kim olacak? Karaca devam mı edecek? Yaşar Temur mu olacak? Bir ilk gerçekleşerek, Tepebaşı İlçe Milli Eğitim'in başına kadın mı (Tülay Gündoğan) gelecek? Yoksa Faruk Güler 76'ncı maddeyle atanacak mı? Bunu bekleyip göreceğiz. Ben Yaşar Temur'u diğer adaylara göre birkaç adım önde olduğunu düşünüyorum...

--------------------------------------------------
10 YERİNE 4 LİTRE SU

Muhabirimiz Meltem Karakaş Kaya, Odunpazarı Ziraat Odası Başkanı Naci Erdemli'den Porsuk Barajındaki su seviyesinin düşmesi ve vahşi sulama ile ilgili görüş almış. Erdemli; 'Su tükenmez değil. Zamanla aynı şeyler olacak ama bunun bir an önce önüne geçilmesi gerekiyor. Devlet damlama sulama sistemine daha fazla teşvik vermeli ki israfın önüne geçilsin. Vahşi sulama ile sulanırsa on litre su gider. Damlama sulama sistemi ile sulanırsa dört litre su gider. Aradaki yüzde 60'lık fark bizi israfın önüne geçirebilecek bir konumdadır. Yerin altındaki su sonsuz değil' demiş. Kalkanlı Köyü'nde çiftçilik yapan Erdemli çok net konuşmuş. Sulamada yüzde 60'lık su tasarrufunun nasıl olacağını söylemiş. Umarım Eskişehir ve Polatlı'nın Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürleri bu konuda gereken çalışmaları yaparlar. Eskişehir ve Polatlı'daki çiftçilerin ürünlerini vahşi değil, damla sulama sistemiyle sulamasanı sağlarlar...
----------------------------------------------

FIKRA
TERS MANTIK

Temel coğrafya öğretmenine sorar:
- İstanbul'dan Ankara'ya uzaklık kaç kilometre?..
'450' diye yanıtlar öğretmeni. Temel bunun üzerine:
- Peki Ankara'dan İstanbul'a uzaklık kaç kilometre? diye sorduğunda öğretmen hiç düşünmeden:
- Aynı uzaklık, 450 der.
Temel biraz duraklar ve itiraz eder:
- Öyle olmayabilir, mesela Ramazan Bayramı'ndan Kurban Bayramı'na iki, Kurban Bayramı'ndan Ramazan Bayramı'na ise on ay var...