Yukarıda,
Tepede…
Siyasilerin arasında Evet-Hayır kavgası giderek sertleşiyor…
Rivayetler muhtelif…
Herkes kendi gözünden,
Kendi zihninden süzülüp gelenleri döküyor ortaya…
Herkes birbirine soruyor;
'Ne olacak sence?'
Ne olacağını kimse bilmiyor…
Ya susuyorlar ya da ne olmasını istediklerini anlatıyorlar…
Herkes 16 Nisan akşam saat 21'i bekliyor…
Kuvvetle muhtemel işin rengi o saatlerde belli olacak…
***
Eskişehir'de ise,
Her iki kesim de,
Çalışmalarını siyaset ve rekabet kuralları içerisinde sürdürüyor…
Kimse kimseyi kırıp dökmeye, yerin dibine batırmaya meraklı değil…
Referandum sonucu ne olursa olsun,
17 Nisan sabahından itibaren yine birlikte yaşamaya devam edeceğiz çünkü…
Komşun kazanacak sen kaybedeceksin belki…
Yıllardır dostluk ettiğin kişi hayal kırıklığına uğrayacak, sen zevkten dört köşe olacaksın…
Konvoylar, bayraklar, korna sesleri…
En azından şehrin yarısını üzecek yarısını sevindirecek…
***
Evet çadırları kuruldu…
Birçoğunun hemen yanında Hayır çadırları…
Yan yan göz süzerek bakışmalar,
Geleni gideni saymak için parmak hesapları dışında herkes kendi işine bakıyor…
Çünkü,
Kimse kimseyle düşman değil…
Yalnızca rakip…
Siyasilerin bu ülkenin halkını getirdikleri ruh hali,
Geçmiş yıllarda zaman zaman olduğu gibi, gerilimi yükseltse de, bu halk yine de birlikte ve bir arada yaşamayı başardı ve başarmaya da devam edecek…
Çünkü 16 Nisan akşamı sandıktan ne karar çıkarsa çıksın,
Hayat devam edecek...
***
Kızacağız,
Sinirleneceğiz,
Sevineceğiz,
Üzüleceğiz…
Ama,
Hayat devam edecek…