GENEL MÜDÜR İSTİYOR
O'nun yerine 2012-2016 yılları arasında Kayseri İl Milli Eğitim Müdürlüğü yaptıktan sonra Ekim 2016'da Milli Eğitim Bakanlığı'nda Müşavir olan Bilal Yılmaz Çandıroğlu'nun geleceği iddia ediliyor. Ancak Özen'in yerine getirilmesi planlanan Çandıroğlu'nun da Kayseri'deki deneme sınavlarını aynı firmaya yaptırdığı öne sürülüyor. Çandıroğlu'nun Eskişehir'e Milli Eğitim Müdürü olmasını Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürü Hamza Aydoğdu'nun istediği belirtiliyor. Konuyla ilgili konuştuğum eğitimciler, 'Eskişehir'de uzun yıllardır hizmet eden ve İl Milli Eğitim Müdürlüğünü yapacak kriterlere sahip çok sayıda yönetici olmasına rağmen, kentimize Kayserili bir İl Müdürünün atanmasını doğru bulmuyoruz. Kültür ve Turizm Bakanımız başta olmak üzere, Eskişehir Milletvekillerimiz bu konuda gerekeni yapmalıdır. Artık Eskişehir'e hizmet etmiş insanlar göreve getirilmeli' diye tepki gösterdi.
KAYA TRT GENEL MÜDÜR
YARDIMCISI OLUYOR
Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Daire Başkanı Fethi Fahri Kaya'nın ismi de Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü için geçiyor. İlimizde uzun yıllar İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı olarak başarılı çalışmalara imza atan Kaya'nın adı şu günlerde Milli Eğitim Müdürlüğü'nden çok TRT Genel Müdür Yardımcılığı için geçiyor. İlimizde uzun yıllar Eğitim Bir-Sen Şube Başkanlığı yapan eski Bilecik İl Milli Eğitim Müdürü İsmail Altınkaynak'ın adı da kulislerde yüksek sesle seslendiriliyor. Ancak Altınkaynak'ın yarı yıl tatilinde Eskişehir'e değil de, Çanakkale'ye Milli Eğitim Müdürü yapılacağını öğrendim. Yine Eskişehir eğitim camiasında yıllarca çalıştıktan sonra Iğdır Milli Eğitim Müdürü olan Hakan Cırıt'ın adı da Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü için geçiyor. İktidar partisinden siyasi destek alması durumunda Eskişehir'e İl Milli Eğitim Müdürü olabilir.
KARACAN YUMRUĞUNU MASAYA VURMALI
Tepebaşı İlçe Milli Eğitim Müdürü Bülent Üzmez, İl Başkanı Dündar Ünlü'nün isteğini yerine getirerek, seçime üç gün kala Eğitim Bir-Sen Şube Başkanlığına aday olmuştu. Yani delege seçimlerinde taraf olmadığı bir seçime girerek, büyük bir risk almıştı. Üzmez'in ismi de Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü için geçiyor. AK Parti Eskişehir Teşkilatı'nda da Üzmez'in İl Milli Eğitim Müdürü yapılmasını isteyenler var. Üçüncü kitabını da yazan Seyitgazi İlçe Milli Eğitim Müdürü Nazmi Avcı da entelektüel birikimiyle öne çıkıyor. Avcı'ya Ankara da sıcak bakabilir. Necmi Özen'den sonra Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü görevine, bu kenti tanıyan, kente hizmet etmiş, eğitim camiasını, ilimizin değerlerini bilen birisi getirilmelidir. Özellikle Bakan Avcı tarafından 'Eskişehir'in Muhtarı' olarak lanse edilen Harun Karacan bu konuda yumruğunu masaya vurmalıdır. Eskişehir'in kendi çocuklarına sahip çıkmalıdır…
**
GRUP BAŞKANVEKİLİ OLURSA KİMSE ŞAŞIRMASIN
CHP Eskişehir Milletvekili Cemal Okan Yüksel, TBMM kürsüsünde AKP'ye sert çıkarak, iktidarın hazırladığı yeni anayasanın Suriye'den kopya edildiğini söylemişti. 'Esad'ın anayasasını model almak belki size yakışır ama Türkiye'ye yakışmaz' diyen Yüksel, AKP ve Esad'ın anayasasının benzer maddelerini de sıralamıştı. Yüksel, bu konuda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eline en iyi doneyi verdi. AK Parti, Yüksel'in bu iddiaları karşısında sessiz kalmak zorunda kaldı. CHP Lideri Kılıçdaroğlu yeni anayasanın Suriye'den kopya edildiğini ortaya çıkaran Yüksel'i yanına çağırmış. Kılıçdaroğlu, Yüksel'e 'Sen alnı öpülecek adamsın' diyerek, kendisini tebrik etmiş. Çalışkanlığı, olaylara pratik zekasıyla bakışıyla ve sivri çıkışlarıyla son günlerde TBMM'de yıldızı en çok parlayan milletvekillerinin başında gelen Yüksel yıl sonunda CHP Grup Başkanvekili olursa kimse şaşırmasın. Yüksel 7 Haziran 2015'den bugüne TBMM'de gösterdiği performansla bu görevi sonuna kadar hak ediyor…
*
BAZEN BİR HAKARET
EN BÜYÜK İLTİFAT
OLABİLİR...
Yıl, 1879... Gazetecinin biri, Victor Hugo'ya soruyor: 'Eserleriniz ve siz bugüne de çok olumlu eleştiriler aldınız, çok övüldünüz. Bunlar arasında sizi en çok hangisi hoşnut etti?' Hugo başlıyor anlatmaya: 'Karlı bir kış gecesiydi. Eş dostla yiyip içmiştik. Mesafe kısa diye, evime yaya olarak dönüyordum. Fena halde sıkışmıştım. Hızlı adımlarla, malikanemin bahçe kapısına vardım. Kapı kilitliydi. Var gücümle uşağıma seslendim: 'İgooooooor!' Defalarca haykırmama karşın İgor'un beni duyduğu yoktu. Sidik torbam Atlas Okyanusu büyüklüğüne ulaşmıştı. Altıma kaçırmak üzereydim. Yaşlılık işte. Çaresiz, bahçe duvarına yanaştım, etrafa bakındım, görünürde kimse yoktu, fermuarımı indirdim ve su dökmeye başladım. Tam o sırada arkamda bir at arabası durdu. Hiç kıpırdamadan, sessizce işiyordum. Arabacı nefret dolu bir sesle 'Seni haddini bilmez, buruşuk o... çocuğu! O işediğin, Sefiller'in yazarı Victor Hugo'nun duvarıdır!' dedi.
'İşte, hayatımda duyduğum en iltifat dolu söz buydu.'
**
foto şaka
CHP İl Başkanı Sinan Özkar: Ahmet Abi vallahi Belediye Başkanları içerisinde en çok seni seviyorum. Çünkü sen de ben de Sivrihisarlıyız.
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç: O zaman neden Sivrihisar'ın değil de Odunpazarı'nın İl Başkanı gibi davranıyorsun?
