Orhan Aydın; (Dönemin ESO Yönetim Kurulu Üyesi)
'Parselleri yaptık, kredi aldık, altyapıyı yaptık. Beton döküldü, asfalt döküldü. Trafo, yüksek gerilim falan hepsini ayarladık…
Ama yatırımcı yok ortada, fabrika kuran yok…
Borcumuzu nasıl ödeyeceğiz Sanayi Bakanlığı'na?'
***
1974 yılının Aralık ayında nihayet hemen her şey tamamlanmıştır OSB'de…
Artık isteyen sanayiciye arsa verilebilecektir…
Orhan Aydın;
'Yatırım yaptık. O arada büyük bir kuruluşu getirelim de duyulsun, Bölge'ye yatırımcı gelsin fikri gelişti. Kalktık Vehbi Koç'a gittik. Koç Grubu inceledi, inceledi. Vehbi Koç haber yolladı sonra, dedi ki; 'TAMAM ARÇELİK'İ BURAYA KURABİLİRİZ.'
Vehbi Koç'un ikna edilerek Arçelik Buzdolabı ve Kompresör Fabrikası'nın bölgeye kurulması bir dönüm noktası olacaktır…
Çünkü sonraki yıllarda Arçelik'e 150'den fazla firma yan sanayi olarak çalışacaktır. Binlerce insan istihdam edilecek ve gelir yaratılacaktır…
Ancak Vehbi Koç ile nihai anlaşmayı yapmak, hiç de o kadar kolay olmaz…
***
Dönemin Oda Genel Sekreteri Yılmaz Çakır bakın nasıl anlatıyor süreci…
'Vehbi Bey Eskişehir'e 3 defa geldi. O zaman iyi değildi oteller Eskişehir'de. Şeker Fabrikası Misafirhanesinde kalırdı. Vehbi Bey, Belediye Başkanı, Sanayi Odası Başkanı ve genel sekreteri; Bazen Vali; akşam yemeklerinde bir araya gelinirdi…
Üçüncü gelişinden sonra dedi ki Vehbi Bey, 'Arçelik'i getireceğim.'
Arçelik'in Genel Müdürü Fahir İlker'di. Sonra Koç'un CEO'su, ardından da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı oldu. Fahir Bey de gelmişti ve sonra dediler ki;
'Biz Organize Sanayi Bölgesi'ndeki yerimizi seçtik.' Nereyi seçtiniz? Haritada gösterdiler. Dedik, 'burası EOSB'nin dışında kalıyor.' 'O da sizin sorununuz' dediler, 'gidin Sanayi Bakanlığı'na, orayı da içeri aldırın.' Biz gittik 3-4 ay da onun için uğraştık. Sonunda orayı da Sanayi Bakanlığı'nı ikna ederek, bölgenin içine aldırdık…
Seçtikleri 209 bin metrekarelik arazinin içinde birçok şahsa ait tarlalar var. Bunları biz, metrekaresi 12 ila 15 liradan şahıslardan pazarlıkla aldık. Bir tanesi tam ortada, 15 bin metrekarelik tarlanın sahibi de Sabri Bey. 'Ben' dedi, 'arazimi, tarlamı satmam' 'Niye Sabri Bey?' dedik, 'Ben' dedi, 'Organize Sanayi Bölgesi'nin en önünde bir yeri istiyorum. Arçelik'in yanında döküm fabrikası kuracağım. Ancak orayı verirseniz, ben de burayı veririm…'
İkna için bir formül bulduk. Yine onun isteğine yakın bir yerde. O da makul bir fiyatla devretti.
Dedik, 'Vehbi Bey tamam…'
Bize dedi ki;
'Ben buraya büyük bir marka getiriyorum, 209 bin metrekare araziyi bana bedava verin.' Yarı şaka, yarı ciddi. O zaman Sanayi Odası Başkanı Orhan Erden idi. 'Vehbi Bey' dedi. 'Bizim etimiz ne budumuz ne, biz bunu zaten maliyet fiyatına 5 yıl vadeli satıyoruz. Bizim bu yükü kaldıracak halimiz yok, çok isteriz gelmenizi ama…'
'Peki peki çok ağlamayın' dedi Vehbi Bey, 'Paranızı peşin vereyim, metrekaresi 5 liradan, tenzilat yapın.' Peşin ödedi.
Ve ondan sonra 18 ayda bitirdiler fabrikanın inşaatını. 250 milyon liraya mal oldu sanıyorum. Vehbi Bey açılışa da geldi ve tabi Arçelik'in Eskişehir'e gelmesi, şehrin kaderini etkileyen bir olay oldu…'
(Not: Arçelik Fabrikası'nın mimarı da Aydın Boysan'dır…)
***
MÜMTAZ ZEYTİNOĞLU…
Bence burada Mümtaz Zeytinoğlu'ndan ayrıca söz etmek gerekiyor…
Sanayi Odası ve Organize Sanayi Bölgesinin kuruluşu açısından…
1934 yılında doğmuş, Mesut Zeytinoğlu'nun 3 oğlundan biri…
Galatasaray Lisesi'ni ardından İstanbul Teknik Üniversitesi'ni bitiriyor…
Hem Zeytinoğlu Ailesi'nin hem de Mümtaz Zeytinoğlu'nun (kardeşi Yavuz Zeytinoğlu ile birlikte) Eskişehir Sanayi Odası ve Organize Sanayi Bölgesinin kurulmasında ve sonraki dönemde geliştirilmesinde büyük emekleri var…
1974 yılında ESO Başkanı oluyor…
1979 yılı Aralık ayında Ankara'dan dönerken Eskişehir'e 20 kilometre kala yaşanan trafik kazasında yaşamını yitiriyor…
İlginç noktalardan biri;
Çeşitli kaynaklar Mümtaz Zeytinoğlu'nun bir şehrin sanayi odası başkanı olup da kendini 'sosyalist' olarak niteleyen Türkiye'deki ilk kişi olduğunu vurguluyor…
Dönemin Adana Sanayi Odası Başkanı Sakıp Sabancı…
Mümtaz Zeytinoğlu 'ulusal sanayi' kavramını yüksek sesle dillendiren ilk ve nadir sanayicilerden biridir o dönemde…
Yaşamını yitirmesinden sonra ESO binasının önüne büstü konulur…
Büstü yaptıran, armağan eden ve açılışını yapan da Sakıp Sabancı'dır…
Mümtaz Zeytinoğlu;
'Türkiye uzun sürede sorunlarını çözümlemek için, daha önce de değindiğim gibi, iktisadi yapısını olabildiğince hızlı değiştirmek zorunluluğundadır. Bu gerçek bizi, bu amaçla yapılacak yatırımların zorunluluğu koşuluna götürür.
Yüksek ve ihtiraslı hedefler biz sanayiciler için çekicidir, coşturucudur. Ama biz sanayiciler yine biliriz ki, erişemeyeceğimiz kadar yüksek hedefleri nişanlamak ya da nasıl ulaşacağımızı bilmediğimiz değerleri düşünmek, hemen her zaman bizi, ulaşabileceğimiz düzeylerin de altında bırakır…'
***
Aralık 1970'te,
Eskişehir Sanayi Odası Dergisi'nin ikinci sayısı yayımlanır…
Derginin kapağında şöyle bir duyuru vardır;
'Oda Meclisimizin Türk Toplumuna Dönük Sanayici Bildirisi'
İç sayfadaki sunuş yazısında ise şunlar yazılıdır;
'Son zamanlarda Türkiye'de görülen sosyo-ekonomik gelişmeler, kalkınma sorunun tabana yayıldığını ve her vatandaşın yakından ilgilendiği ana konu haline geldiğini ortaya koymaktadır.
Kalkınma konusundaki görüşlerin yeniden önem kazandığı bu günlerde Eskişehir Sanayicileri olarak, ekonomik, sosyal ve politik sorunlar örgüsü üzerinde belirginlik kazanan görüşlerimizi kamuoyuna iletmek gereğini duymuş bulunuyoruz.
Bu nedenle, son 10 yıl içinde yapılagelen tartışmaların ışığında, açıklık kazanan sorunlara ilişkin görüşlerimizi bir bildiri şeklinde aydınların, düşünürlerin, bilim adamlarının, sanayicilerin, politikacıların, işçilerin, basının ve her meslekten halkımızın bilgisine sunuyoruz.'
***
Bildiri çok kısa bir zamanda Eskişehir sınırlarını aşıp tüm ülkenin dikkatini çekecektir…
Çünkü bir sanayi hareketi ilk kez kendisini 'toplum ve insan' ile tarif etmektedir…
Yarın bu BİLDİRİNİN SONUÇLARI ile devam edelim…