Sevgili okurlar, milletlerin refah içinde veya sefalet içinde yaşaması ait olduğu devletine bağlıdır. Bir devletin geliri az olsun veya çok olsun, bu gelirleri yani pastanın dilimlerini, bir baba gibi adil şekilde paylaştırırsa, o devlette huzur ve refahın olmaması mümkün değil. Adaletle kaim olan bir devletin de yıkılması düşünülemez. Günümüze gelince, iki konuda devletimizin daha dikkatli olması yönünde. Vatandaşların arasında hergün olduğumuz için, devleti yönetenlere bu iki konuda belki sesimiz ulaşa bilir. Birinci konu 3600 göstergenin ayırım yapmaksızın tüm devlet memurları arasında uygulaması. Devlete kırgınlığı önler tabi ki belli ölçüler içerisinde. İkincisi ise, her devirde ta çok eskilerden beri üvey evlat muamelesi gören SSK VE BAĞKUR emeklilerinin durumu, memurlara ve memur emeklilerine verilen yüzde 2,5 zam işçi emeklilerinden esirgenmiştir. Herkes yanlış olarak Emekliler Derneği'ni hırpalamaktadır. Yakın dostum Başkan Arif Duru konuya çok hakim memur emeklileri bu hakkı kanunla alırken, işçi emeklilerine bu hakkın verilmesi yeni bir kanun yapılmadığı sürece mümkün değildir. Üzülerek ifade edelimki, bu durumdan milletvekili olmuş nice profesörlerin bile haberi yok. Cumhurbaşkanı bile olsa yasada olmadığı için yapması olanaksız. Ha olmaz mı olur. Kendilerini ilgilendiren konularda iki saatte yasa çıkaran vekiller bir parmak kaldırıp indirmede konuyu çözerler ama maalesef işçi emeklileri olarak mahkeme de dayımız yok inşallah ölmezsek başka bahara.