Bazen,
Ne yaparsanız yapın olmaz…
Ne kadar isterseniz isteyin, ne kadar çabalarsanız çabalayın…
Artık geriye dönüp değiştiremeyeceğiniz yanlışlar, sizi eninde sonunda yakalar…
En kötüsü de budur…
***
Eskişehirspor'un başına gelen de bu…
12 haftada 10 yenilgi almak, gerçekten de üstesinden çok zor gelinebilecek bir travma…
Oynamak oynamamak,
Kapasiteyi aşıp aşmamak değil…
Yenilgi psikolojisini yenmek gerekiyor önce…
Özgüven eksikliğinin yani…
Samet Aybaba,
Gerçekten de var olan koşullar içinde tercih edilecek en doğru isimdi…
Oyuncularla olan tatlı-sert ilişkisi,
Açık sözlülüğü ile oyuncuların psikolojilerini biraz daha iyi hale getirebilir…
Ancak bunun üzerine,
Oyuncuların maddi konulardaki sıkıntılarının (varsa) çözülmesi gerekiyor…
***
Konya maçında bir kere daha gördük ki,
Takımın ileriye gitmeye,
Rakip üzerinde baskı kurmaya,
Rakibin baskısını kırmaya gücü yetmiyor…
O kadar basit top kayıpları yapılıyor ki…
2 yıl öncesine kadar,
Bu ligin en iyi pas yapan, en çok isabetli şut çeken takımından gelinen nokta burası…
Yine de,
Konya'ya bu yıl deplasmandaki ilk iki golü uzaktan attığımız şutlarla bulmamız da ayrı bir çelişki zaten…
Yine de,
Oynanan oyunun, taraftarın gönlüne biraz olsun su serptiği de bir gerçek…
***
Her şeye rağmen istemeye devam etmek önemli…
Kazanmak için,
Kazanmayı istemekten vazgeçmemek gerekiyor…
Yapılan hatalar nasıl sizi eninde sonunda yakalayıp, bedelini ödetiyorsa;
Doğru şeyler de eninde sonunda sizi aydınlığa çıkartacaktır…
Galiba hayattaki birçok engele karşı durabilmenin yolu bu…
Sabır
Sabır
Sabır…