Eskişehir Ticaret Odası (ETO) Başkanı Metin Güler, gerçekten ETO başkanı mı?
Bu sorunun akla gelmesi bile Metin Güler için zül olmalı.
*
Neden bu soru?
Ekonomi bozuk, işler iyi gitmiyor, büyük bir ivmeyle daha da dibe batıyoruz, dolayısıyla esnaf çok ciddi bedeller ödüyor.
Esnafın inim inim inlediğini, cayır cayır kepenk kapattığını en iyi bilen Metin Güler değil mi?
Bal gibi biliyor ama bilmezden geliyor. Tecahül-i Arif sanatının en iyi örneğini veriyor.
Dolayısıyla her şey yolunda gibi davranıyor, ortalığa gülücükler saçıyor; en iyi bildiği iş: Kakara kikiri!
*
Nasıl yani?
Bir Ticaret Odası başkanı neden darda kalan üyesinin omzuna omuz başını vermez?
Bunun tek bir nedeni olabilir: Korku!
*
Evet, Metin Güler korkuyor olabilir. Zira ortalık yangın yerine dönmüşken, esnaf kan ağlarken Metin Güler’in ortalıkta olmayışı, deyim yerindeyse kafasını kuma gömmesi başka nasıl izah edilebilir?
Doğalında, böylesine garabet bir ortamda Güler’in kamuoyunun karşısına çıkıp, ülke ekonomisinin niçin bu hale geldiğini anlatması gerekir.
Başka ne yapması gerekir?
Çığırından çıkmış ekonominin nasıl düzeltilebileceği hususunda uzman bir kadroyla rapor hazırlaması gerekir, bu raporu da kamuoyuna açıklaması, TOBB ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’na önermesi gerekir.
Başka?
Hiçbir şey yapamıyorsa, 20 bine yaklaşan üyesiyle temas kurmalıdır! Meclis üyelerini, oda çalışanlarını ve ekip arkadaşlarını görevlendirmeli, her bir üyeye ulaşmalıdır. Üyelerinin dertlerini dinlemelidir, arkalarında Ticaret Odası’nın olduğunu hissetmelerini sağlamalıdır. Onların talep, beklenti ve kuşkularını raporlaştırarak kamuoyuna duyurmalı, esnafın sesi olmalıdır.
Daha başka?
İlgili odalarla, ilgili sivil toplum kuruluşlarıyla, belediyelerle, devletin ilgili organlarıyla temas kurmalıdır, onların görüşlerini almalıdır, bu görüşler doğrultusunda esnafa yararlı projeler geliştirmelidir.
*
Peki, Metin Güler bunların hangisini yapıyor?
Hiçbirini!
Yanlış duymadınız, hiçbirini.
Şaka değil, bunun şaka olmadığını en iyi esnaf biliyor ve dört gözle sandığın kurulacağı, sandık marifetiyle Güler’e ders vereceği günü iple çekiyor.
*
Öyleyse, Metin Güler kimden korkuyor olabilir?
Alim olmaya gerek yok, elbette iktidar partisinden!
Toplumun tüm kesimlerini yakan ekonomik koşulların müsebbibi iktidar partisiyse, Güler de ‘aman ağzımın tadı bozulmasın’ diyerek o ağzını açmıyorsa, korkuyor demektir.
O halde, yazımın başındaki soruyu hatırlatmak isterim: Metin Güler gerçekten Ticaret Odası başkanı mı?
Yoksa İktidar Partisi’nin Ticaret Odası şube temsilcisi mi?
Ama seçimde, Metin Güler’e her partiden esnaf oy verdi.
*
Bir kere daha sorayım: Metin Güler gerçekten Ticaret Odası başkanı mı?
Sebebi her ne olursa olsun, esnafın hakkını korumayan birine Ticaret Odası başkanı denebilir mi?
*
Bakın, Metin Güler, adaylık kampanyasında esnafa şu sözü verdi: Her koşulda hakkınızı koruyacağım!
Korkmayacağının, sinmeyeceğinin, pısmayacağının, köşesine çekilmeyeceğinin, eğilmeyeceğinin, bükülmeyeceğinin, büzülmeyeceğinin, gizlenmeyeceğinin sözünü verdi.
Dolayısıyla dik duracağının, itiraz edeceğinin, isyan edeceğinin sözünü verdi.
Nerede kaldı bu söz?
*
Durum böyle olunca esnaflar, az önce ifade ettiğim gibi önlerine konacak sandığı dört gözle bekler hale geldiler.
Güler’in iktidarına, muktedirliğine, cesaretine, becerisine ve samimiyetine artık inanmıyorlar.
*
Bunu gören Metin Güler ne yapıyor peki?
Paçaları tutuşmuş bir vaziyette ve telaş içerisinde, saldıracak birilerini arıyor.
İşaret ediyor korktukları: Kazım Kurt’a saldır!
Ne üzerinden saldırıyor?
Efendim Odunpazarı Belediyesi, ara sıra, arazisini bir festival için kiralıyormuş, festival esnafın işini bozuyormuş.
Yahu arkadaş, bahse konu festivalin yapılmasının tek nedeni Eskişehirspor’a kaynak yaratmak.
Ve bugüne kadar yapılan festivaller sayesinde, Eskişehirspor’un kasasına milyonlarca lira sıcak para girdi.
Dahası, festivallere Eskişehir esnafının katılması yasak değil. Olamaz da. İsteyen Eskişehir esnafı gayet tabii festivale katılabiliyor.
*
Öte yandan, şu taşra kafasını artık bırakmak gerekiyor. Eskişehir esnafı, şehir dışına festivale katılmıyor mu?
Metin Güler, siz, şehir dışında hatta yurtdışında düzenlenen fuarlara katılmıyor musunuz?
Yani şimdi Metin Güler, siz, Eskişehir’de bir dünya fuar yapıyorsunuz, o fuarın konusuyla alakalı iş yapan Eskişehirli zarar mı görüyor? Siz şimdi Eskişehir’in ticaret hayatına göz göre göre zarar mı veriyorsunuz?
Yani Metin Güler’in yaptığı iş ‘bu ne perhiz bu ne lahana turşusu’ deyiminin tam karşılığı!
Tutarsız, çelişkili, sakat ve mantıktan uzak.
*
Metin Güler, Kazım Kurt’a saldırarak esnafın gazabından kurtulmak ve iktidara şirin gözükmek istiyor ancak unuttuğu bir gerçek var.
Saldırdığı Kazım Kurt’un, ekonomik darboğaz ile ilgili hiçbir sorumluluğu yok. Ancak sorumluluk hissederek ekonominin nasıl düzeleceğine ilişkin kafa yorup öneri sunuyor. Esnafı dinliyor, esnafı kolluyor, esnafa destek veriyor; örneğin Odunpazarı’nda yaptığı ulusal ve uluslararası kültür sanat festivalleriyle binlerce turistin şehrimize gelmesini ve Eskişehir esnafının para kazanmasını sağlıyor.
Dahası, ortalık yangın yeriyken, yönettiği belediye, Türkiye’de, ekonomisi en iyi olan belediyeler içerisinde yer alan Kazım Kurt’u hedef alıyor, Metin Güler.
*
Ve aynı zamanda Eskişehir’in gözbebeği, Anadolu’nun yıldızı Eskişehirspor’u hedef alıyor, Metin Güler. Eskişehirspor’un eski şaşalı günlerine döndüğünde Eskişehir esnafının ne denli büyük paralar kazanacağını bile bile Eskişehirspor’a saldırıyor. Eskişehirspor tek delikli kuruş kazanmasın diye, kulübün sıcak para kaynağının kesilmesini istiyor. Zaten kamuoyu biliyor ki; kendisinin de, yönettiği Ticaret Odasının da, kulübe gözle görülür bir katkısı yok. Niye yok? Niçin Eskişehirspor’un başarılı olmasını istemiyor? Kazım Kurt destekliyor diye olabilir mi? Bu anlamda yine iktidara şirin gözükmek için olabilir mi?
*
Tüm bu anlattıklarımla beraber şunu net ifadelerle söyleyebilirim ki: Metin Güler’in derdinin esnaf değil, iktidara şirin görünmek olduğu ayan beyan orta yerde duruyor. Esnaf batsın, Metin Güler için ne gam; yeter ki kendi rahatı bozulmasın.
*
Bravo Metin Güler, aldın iktidardan bir puan daha.
*
Fakat mazlum esnafın ve Eskişehirspor taraftarının ahı, çıkar aheste aheste.
