İnsanlık tarihi, bir bakıma savaşların tarihi demek...
İlk insanlar birlikte yaşamaya başlamalarından itibaren hep savaşmışlar...
Hala da savaşıyorlar...
Uzak Doğu, yani Pasifik Bölgesi büyük savaşlar, büyük yıkımlar görmüş...
1930'lu yılların sonuna doğru Japonya'nın yayılmacı politikaları bölgeyi kan gölüne çevirmiş...
Kore Savaşı, Vietnam Savaşı...
Avrupa farklı mı?
Değil...
Bugün dünyanın medeniyet ve uygarlık merkezi olarak anılan Avrupa, son yüzyıl içinde iki büyük dünya savaşına tanıklık etti...
Yugoslavya'nın parçalanması sürecinde çok büyük acılar yaşandı...
1980'li yılların sonunda başlayan iç savaş, 2000'li yılların başına kadar sürdü...
Bir devletten yedi ayrı devlet ortaya çıktı...
***
Birinci Dünya Savaşı'nda en çok can kaybı Rusya'da yaşanıyor...
Savaş bitmeden çıkmasına karşın, 1 milyon 800 bin Rus yaşamını yitirmiş...
Almanya 1 milyon 700 bin, Fransa 1 milyon 350 bin insanını kaybediyor...
İkinci Dünya Savaşı'nda en çok can kaybı yaşayan ülke yine Sovyetler Birliği...
Tam 27 milyon insan ölüyor...
Bunun 9 milyonu asker, 18 milyonu sivil...
Çin, yine aynı dönemdeki Japon istilası ve iç savaş nedeniyle 20 milyon insanını kaybediyor...
Almanya 7 milyon 500 bin, Polonya 6 milyon, Japonya 2 milyon 680 bin can kaybı yaşıyor...
İki büyük dünya savaşının en çok can kaybı yaşayan ülkesi Rusya, bugün Ukrayna ile savaşıyor...
***
Ve Avrupa,
Yaşadıklarından ders almamış olmalı ki, ateşe benzin döküyor...
Ukrayna'yı NATO üyesi yapmaya kalkmak da neyin nesi?
Rus işgalinin başlamasından günler sonra Avrupa'nın Ukrayna'ya silah yardımına başlaması, daha çok insanın ölmesi demek değil mi?
Türkiye için de tehlike çanları çalıyor...
Her iki ülke de burnumuzun dibinde...
Her ikisiyle de ekonomik ve siyasi ilişkilerimiz var...
Savaşın genişlemesi yalnızca bizim sorunumuz değil elbette..
Tüm Avrupa'yı, hatta tüm dünyayı geri dönülmez bir yıkıma götürebilir...
***
Ukrayna'dan gelen görüntülerde sivil halk ülkeden çıkmaya çalışıyor...
Kalanlar, metrolarda, sığınaklarda yaşıyor...
Dikkat ettiniz mi bilmem...
Hemen hemen tüm Ukraynalıların bir ellerinde bavulları, diğer ellerinde kedi veya köpek taşıma çantaları var...
Bir tarafta,
Evcil hayvanlarına kıyamayan insanlar,
Diğer tarafta,
Ellerinde ağır silahlarla insan avındaki askerler...
***
Teknoloji gelişiyor,
Bilim gelişiyor, Yaşam kalitesi artıyor,
İnsanoğlu,
Bir zamanlar hayal bile edemediği yeni şeyler bulmaya ve kullanmaya başlıyor...
Ama içindeki ilkelliği bir türlü törpüleyemiyor...
İçindeki ilkellik ise, kendisini kapitalizm şeklinde tanımlıyor...
Her 20-30 yılda bir yerler tamamen yıkılacak ki, kapitalizme ekmek çıksın...
Bir tarafı yaparken, diğer tarafı yıkacak...
Çünkü yaşaması buna bağlı...
Tunus'tan başlayıp, Irak-Suriye'ye kadar ulaşan Arap Baharı'nı unutmamışken, şimdi de Ukrayna krizi...
Bu böyle sürüp gidecek ne yazık ki...