Kısa adı URAYSİM...
Uzun adı Ulusal Raylı Sistemler Test ve Araştırma Merkezi Projesi...
Bir diğer ismi de;
Mükemmeliyet Merkezi...
ESO'nun Raylı Sistemler İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'ni illa da URAYSİM'in yanı başına kurma ısrarı nedeniyle yeniden gündeme geldi...
ESO'nun dışında geçtiğimiz günlerde Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. DR. Fuat Erdal'dan, AKP İl Başkanlığından açıklamalar geldi...
Daha sonra DEVA Partisi İl Başkanı İsmail Haşim Ateş, dün de Saadet Partisi İl Başkanlığı URAYSİM'le ilgili açıklamalar yaptılar...
MHP İl Başkanlığı ise, haftalar önce, konu ilk gündeme geldiği günlerde açıklama yapmış ve projeyi desteklediklerini söylemişlerdi...
URAYSİM'le ilgili açıklamaları gözden kaçırmamaya özellikle gayret etmekle birlikte,
açıklama yapmayan tek parti CHP...
Gözden kaçırdıysam sözümü geri alırım ama, tüm şehri ilgilendiren, dolayısıyla neredeyse tüm partilerin açıklama yaptığı bir konuda CHP İl Başkanlığının suskun kalması bir garip geliyor bana...
***
DEVA Partisi İl Başkanı İsmail Haşim Ateş'in açıklaması, birçok gazeteci ve kamuoyunun önemli bir kısmı tarafından, en hafif tabirle 'tersten' anlaşıldı...
Ateş'in mealen;
'URAYSİM'in de, ihtisas OSB'nin de yapılmasına karşı değiliz...
Elbette yapılsın...
Ancak Alpu'nun verimli toprakları üzerine değil, başka bir bölgeye yapılsın' şeklindeki açıklaması, nedense, 'AKP gibi DEVA Partisi de URAYSİM'i destekliyor' şeklinde dışa aktarıldı...
Bunun nedeni, ya gerçekten tersten anlamakla ilgiliydi ya da millete öyle yutturmaya çalışmakla...
***
Konuyla ilgili son açıklama Saadet Partisi'nden geldi...
Saadet Partisi İl Başkanlığı Ekonomik İşler Başkanı Ramazan Kocaoğlu;
Bence bugüne kadar konuyla ilgili en radikal ve en doğru çıkışı yaptı...
'URAYSİM mali yük olmaktan öte gitmez...'
Bakın neler söylüyor Kocaoğlu;
'Demiryolları yatırımlara gerçekleştirilmeden URAYSİM Projesi ve yapılan idari binalar nasıl işlevsellik kazanacaktır?
Her yıl bütçesi fazla veren, fazini sıfırlamış, kendi milli yüksek hızlı trenini yapan ülkeler dahi böyle bir test merkezi kurmazken biz, üretemediğimiz raylı sistem araçlarının testlerini nasıl yapacağız?'
Devam ediyor Kocaoğlu;
AKP hükümetinin demiryolları ile ilgili verdiği vaatler vardı. 10 bin km. hızlı tren hattı, 4 bin km. konvansiyonel (eski tarz) demiryolu hattı olmak üzere toplamda 25 bin 940 km. demiryolu hattı hayali ile 180 adet YHT seti, 300 lokomotif, 120 adet elektrikli, 24 adet dizel lokomotif, 8 bin adet vagon ile en az yüzde 51 yerli ve milli metrolarımız, tramvaylarımız, hafif metrolarımız, monoraylarımız, hızlı tren setlerimiz ve hatta manyetik ve yatar gövdeli trenlerimiz olacaktı...
Ve bu demiryolu atılımına paralel olarak da bu araçların test edileceği URAYSİM projesi yapılacaktı...Tıpkı yerli otomobilimiz, yerli uçağımız gibi, demiryolu atılımının da 2023 hedefine kadar gerçekleşmesi imkansız...'
Projenin yürütmesinin durdurulması istemiyle mahkemeye verenlerin gerekçelerinin tarım alanları ile ilgili olduğunu belirten Kocaoğlu, 'biz eleştirilerimizin gerekçesini yalnızca tarım alanlarıyla sınırlandırmıyoruz. Az önce belirttiğimiz demiryolu araçlarının yapım projeleri gerçekleşmeden bu proje mali bir yük olmaktan ileri gidemeyecektir...'
***
Gerçekçi olmak ve açık söylemek gerekirse,
Ben dahil şehirdeki birçok insan da böyle düşünüyor...
Ama içinden içinden...
Çünkü o zaman,
Eskişehir'in sanayileşmesine, istihdamın artmasına, şehrin gelirinin 2-3 misline çıkmasına karşıymışız gibi bir yaftalamayla karşı karşıya kalacağımızı biliyorduk...
En azından ben öyle düşünüyordum...
Projenin ortaya çıktığı günlerden beri Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, bu görüşü çok sefer yineledi...
'Bu araçların yerli üretimlerini gerçekleştirmeden, test merkezi yapmanın anlamı ve gereği yoktur...'
Kamuoyu tarafından dile getirilen diğer bir tez de şu;
'Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi, kendi öğrencilerinden topladığı bu parayı yine öğrencileri için kullanmakla mükelleftir.
AÖF döner sermaye gelirinin bu şekilde değerlendirilmesi düşündürücüdür.
URAYSİM Projesi için harcanacak her kuruşun ilgili bakanlık tarafından karşılanması gerekir...'
Başka bir görüş;
Bu proje bir şehri ve ülkeyi uçuracaksa eğer, neden diğer ülkeler yapmıyorlar?
Bu denli büyük bir geliri(!) neden bize bırakıyorlar?
Güney Kore, Çin, Japonya ürettikleri YHT setlerini ve diğer raylı araçları Eskişehir'e kadar getirip, testlerini gerçekten burada yaparlar mı?
Elbette bu araçların bir de geri dönüş yani nakliye masrafları olacak...
Böyle bir projede gerçekten kimler kazanır sizce?
Bence bir inşaatı yapan firmalar,
İki Siemens, General Motors gibi uluslararası firmalar...
***
Ancak Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Fuat Erdal'ın açıklamalarından da anlıyoruz ki, üniversitenin bu konuda tavır değiştirmek gibi bir niyeti yok...
Ancak diyoruz ki,
Tamam, projeden bütünüyle vazgeçmiyorsunuz...
Bari projenin yerini değiştirin...