Eskişehirspor’un son Olağan Üstü Genel Kurulunda sohbet ettiğim delegeler, “Kongre delegeleri 1 veya 2’şer bin lira versin”, kimileri ise şehirde “yardım kampanyası açılsın” önerilerinde bulunmuştu...
O günlerde Genel Kurul delegelerinin bu önerilerini pek ciddiye alınmadı...
Nedeni de belediyelerin destek verdikleri Eskişehirspor’un yeni yönetimine ciddi kaynaklar yaratacağı düşünülüyordu...
Kongrenin üzerinden bir ay geçti…
Belediyelerin kulübe kaynak yaratıp yaratmadıklarını bilmiyorum…
Bu konuda ne belediyelerden ne de Siyah-Kırmızılı Kulübün yönetiminden bir bilgilendirme yapılmadı…
* * *
Dün Genel Kurulda sohbet ettiğim arkadaşlardan birisi telefon etti…
Kongrede bazı kongre üyelerinin, mali sıkıntıya çare olacak yaptıkları tekliflerin kongreden sonra unutulduğunu hatırlatarak Eskişehirspor Kulübü Başkanı Ulaş Entok’a şu çağrıyı yaptı…
1-Öncelikle yardım kampanyası başlatın…
2-Bu Kampanyada toplanacak bağışlar için bir bankada hesap açılsın veya bir hesap numarası verilsin.
3-Görevlendireceğiniz ellerinde resmi yazı ve bağış makbuzu olan kişiler işyerlerini, organize sanayideki tüm fabrikaları tek tek dolaşsınlar.
4-Geçmişte Kulüp Başkanı Halil Ünal, ‘Her eve iki forma’ demişti. Bu derhal başlatılmalı.
5-Herkes gönlünden ne kopuyorsa versin. Kimisi 100 TL, kimisi bin, kimileri ise 5 TL. Hedef 100 bin kişi olmalı. Daha fazla olursa da daha çok kasaya para girebilir. Ama bunu herkes vermeli.
* * *
Geçmişte benzer kampanyalar düzenlendi…
Çok fazla ilgi görmedi…
Bence ilgi görmemesinin ana nedeni de yönetimlere olan güven duygusunun giderek azalmasıydı...
Eskişehirspor bu sezon geçmiş sezonlardan daha zor durumda...
Dışarıdan yardım gelir mi? Gelirse ne zaman kulübün kasasına girer bilinmez…
Dışarıdan destek gelecek diye beklersek belki sezon biter…
Eskişehirspor Kulübünün BAL Lig’inde bir an evvel şampiyon olup TFF 3.Lige çıkması şart…
“Belediyeler söz verdiler. Onlar sözlerinde dursunlar” demek doğru olmaz…
Elbette belediyeler yasaların elverdiği ölçüde destek verecekler…
Bunun çalışmasını yaptıklarını biliyorum…
Önce şehir olarak biz üzerimize düşeni yapalım…
Herkes gönlünden ne kopuyorsa az çok demeden hepimiz fedakârlık yapar, gereken desteği verirsek Eskişehirspor içinde bulunduğu mali sıkıntının büyük bölümünü atlatır…
Anadolu bozkırında açan orkidenin kurumaması için...
Anadolu Yıldızının tüm ülke futboluna ışık saçması için...
Anadolu’ya rol modeli olmuş bir efsanenin...
Anadolu’da 60 yıl önce futbol devrimini gerçekleştiren bir aşk için...
Gün özveri günüdür, fedakârlık günüdür…
* * *
HOCALAR ASİSTAN YOKLUĞUNDAN YAKINIYORLAR
İki gün üst üste Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Hastanesine (Halk dilinde TIP Fakültesi diye geçiyor) gidip geliyorum…
Önemli bir şey yok…
Çok değer verdiğim bir arkadaşımın sağlık sorunları ile ilgili…
Dört ayrı bölümde muayene oldu…
Bölümlerde bir asistan var olduğunu söylediler…
Bölümdeki hocalar bir iş yaptıracak ama asistan bulamıyor…
Yeni mezun doktorlar hasta bakıyor…
Onlara asistanların yaptıkları işleri yaptıramazsınız…
Asistanlar, hocaların eli ayağı…
Hastanede yatan bir hastaya sonda takılacak, pansuman yapılacak ve tansiyon ölçülecek veya bölüm hocalarının verdikleri talimatlar doğrultusunda hastayla ilgilenecek…
Bunları profesörler veya doçentler mi yapacak?
Sıkıntının kaynağı olarak ESOGÜ Hastanesinin hemen hemen tüm bölümlerindeki asistan açığı gösteriliyor...
Zaten hocaların çoğu da asistan yokluğundan yakınıyor…
Konuyu ilgili makamlara iletmelerine rağmen hala çözülemediğini söylüyorlar…
* * *
“Üniversite Hastanelerine neden asistan verilmiyor?” diye araştırdım…
Üniversitelere asistan kadrosunu Sağlık Bakanlığının verdiğini öğrendim…
Sağlık Bakanlığı ise üniversite hastanelerin cerrahi ve dâhiliye bölümlerine asistan vermiyormuş…
Sağlık Bakanlığı üniversite hastanelerine asistan kadrosu vermediği için asistanların yapması gereken hizmetler hemşirelere yaptırılıyormuş…
Haklı olarak da hemşireler, “Biz hemşireyiz. Asistanların yapacakları hizmetleri yapamayız. Bir aksilik olduğunda bizden ‘niye dikkat etmedin’ diye hesap soruluyor” şeklinde yakınıyorlarmış…
* * *
Bu sorun sadece bugünün sorunu değil…
Yıllardır süren kronikleşmiş bir sorun...
Geçmiş yıllarda da aynı sorunu gündeme getiren hocaların bu yakınmalarını Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Gönen’e telefon ederek, “Hocalar asistan yokluğundan yakınıyorlar. Bölümlerin bazılarında 1 veya 2, bazılarında hiç asistan yokmuş. Sorunu size ilettiklerini söylüyorlar. Bu sorun neden kaynaklanıyor?” diye sorduğumda şu yanıtı vermişti:
“Sadi Bey üniversite hastanelerine asistan atamasını Sağlık Bakanlığı yapıyor. Biz ihtiyaç sayımızı Sağlık Bakanlığına bildiriyoruz. Bakanlık bize kadro verirse bizde bölümlere veririz. Rektörlük veya TIP Fakültesi Dekanlığı dışarıdan sözleşmeli olarak asistan alımı yapamıyor…”
Buradan özellikle AK Parti Eskişehir Milletvekilleri Fatih Dönmez, Prof. Dr. Ayşen Gürcan ve Nebi Hatipoğlu’na sesleniyorum…
ESOGÜ Hastanesinin asistan sorunu sıradan bir sorun değil. Direkt olarak halkın sağlığını ilgilendiriyor... Çözmeniz için hocalar sizden yardım talep ediyor…
Bu soruna kulak verip çözebilirseniz onlarında şu anda bağlı olan ellerini kollarını rahatlatmış olursunuz…
Bizden iletmesi. Elçiye zeval olmaz derler…
* * *
